Kuzey-Güney çekişmesi

Aysın Önen

Ortadoğu ülkesi olan Yemen’le bir dönem aynı imparatorluğun sınırlarını paylaşmıştık. Tarihin izlerini Yemen Türküsü, kahve ve yemeni bugün de canlı tutuyor

Osmanlı İmparatorluğu 1500’lü yıllarda topraklarına kattığı Yemen’den 1600’lü yıllarda çekilmişti. Ülkenin kuzeyi 1849’da yeniden girdiği İmparatorluk kontrolünde 1918’e kadar kaldı. 1923 Lozan Antlaşmasıyla bağımsızlığı tanındı. Dönem dönem Osmanlı idaresinde bulunan Kuzey Yemen ile İngiliz yönetimine giren Güney Yemen arasındaki farazi sınır çizgisi varlığını farklı çekişmelerle beslenerek yüzyıllardır koruyor. Teokrasi, monarşi, demokrasi ve komünizm, iki bölüm arasındaki anlaşmazlıkların nedeni ya da bahanesi oluyor. Ülkenin kuzeyiyle güneyi 1990’dan bu yana tek bayrak altında bulunmasına rağmen, farklı ayrılıkçı gruplar halinde faaliyetlerini sürdürüyorlar. Yemen son aylarda Güney Yemen’in kuzeyden ayrılmasını destekleyen gösterilere sahne oluyor. Bunun, El Kaide’nin güneyi şeriatla yönetme hesapları, daha zengin olan güneyin kuzey tarafından sömürüldüğünü düşünmesi, Somalili korsanların Aden Körfezi civarındaki eylemleri sayesinde ülkenin stratejik öneminin artması gibi nedenleri var.

En Yoksullardan
Yemen, merkezi İngiltere’nin başkenti Londra`da bulunan uluslararası düşünce kuruluşu Legatum Institute tarafından 104 ülke arasında yapılan refah sıralamasında Mali ve  Zambiya’yla birlikte son sıralarda yer alıyor. Ülkenin güneyinde 1980’lerden beri petrol çıkartılıyor ve doğal gaz rezervleri bulunuyor, ancak yakın vadede bir iyileşme olacak gibi görünmüyor. Bu yılın ilk çeyreğinde petrol ihracatından elde ettiği gelir yüzde 74 oranında düştü. Zaten nüfusun yarısından fazlasının çalıştığı tarım sektörünün GSYİH’den aldığı pay ancak yüzde 10 ila 20 arasında bir oranda kalıyor.

Aden Limanı

Saba Melikesi Belkıs’ın (Queen of Sheba) ülkesi Yemen binlerce yıl boyunca Afrika, Orta Doğu ve Asya arasındaki baharat yollarının kavşağı olmuş. Başkenti San’a, dünyanın yaşama alanı olma özelliğini sürekli korumuş en eski şehri. Ama ülkenin en büyük kenti, körfeze adını veren ve stratejik bir limana sahip olan Aden.
Bu yıl büyük oranda düşmüş olmakla birlikte, Yemen’de 80’li yıllarda çıkarılmaya başlanan petrolden elde edilen gelir, ihracatın yüzde 90’ını, devlet gelirinin ise yüzde 70’ini oluşturuyor. Ayrıca yaklaşık 400 milyon metreküplük doğalgaz rezervine sahip. Bünyesinde bir rafineri terminali de bulunan Aden Limanı bölgenin en büyük doğal derin su limanı.
Stratejik açıdan önemli bir konumda bulunan Yemen’in limanlarında hem iç çatışmalar hem de korsan eylemlerinden bir güvenlik zafiyeti yaşanıyor.

Ekonomi
Yemen petrolün yanı sıra ham deri, deniz ürünleri, meyve ve sebze ihraç ediyor. Nüfusunun yarısından çoğunun tarım sektöründe çalışmasına karşılık tarım ürünleri ve gıda maddeleri açısından net ithalatçı ülke konumunda. Genel ithalatının yaklaşık yüzde 25’ini gıda maddeleri oluşturuyor. Temel ihtiyaç maddesi buğdayın yüzde 75’i ithal.
Yemen’in ithalat yaptığı başlıca ülkeler: BAE (%14.6), Suudi Arabistan (%11.6), Çin (%9.1), Kuveyt (%5), ABD (%6.3), Hindistan (%4.5)
Yemen’in ihracat yaptığı başlıca ülkeler ise: Çin (%36.5), Şili (%19.2), Tayland (%12.5), Hindistan (%10), Güney Kore (%5.3), BAE (%4.5)
2006’da bir ekonomik kalkınma planını uygulamaya koyan Yemen, bir yandan petrol harici sektörleri desteklemeye, bir yandan da yabancı yatırımcıları çekmeye çalışıyor. Önünde engel olarak duran temel sorunlarının üstüne 1990’da yaklaşık 850 bin Yemenli’nin Basra Körfezi ülkelerinden geri akın etmesi, uluslararası yardımlarda azalma, politik çekişmeler yüzünden 1994’te yaşanan kısa ama kanlı iç savaş gibi sarsıcı gelişmeler eklenmesine karşın, Yemen Orta Doğu’nun en hızlı gelişen demokrasisi olmayı başarıyor.

Bunu Paylaşın