Türk Limanları arasında yapılan kabotaja ilişkin gümrük mevzuatında gerçekleşen düzenlemeler deniz taşımacılığının önünü açtı. Düzenlemelerin mart ayında Resmi Gazete’de yayınlanmasının ardından gümrüklü sahalarda kabotaj eşyasının tecridine, depolanmasına ve boşaltılmasına izin verilmesiyle, büyük gemilerin uğrak yapmadığı ancak aktarma gemilerinin yanaşabildiği limanlardan, ana limanlara yük hareketi başladı. Böylece, küçük çaplı limana sahip bölgelerden büyük şehirlere ve sanayi bölgelerine karayolu ile yapılan taşımalar yerini denizyolu taşımalarına bırakıyor. Başta sanayiciye maliyet avantajı sağlayan sistem, karayolları üzerindeki yükün ve çevre tahribatının azaltılması, trafik sıkışıklığının çözülmesi ve kazaların asgariye indirilmesi gibi olumlu gelişmeleri de sağlayacak. Arkas, eylül ayı içinde Türkiye’de konteynerle Mersin Limanı’ndan İstanbul Ambarlı’daki Marport Limanı’na kabotaj taşıması gerçekleştirerek bir ilke imza attı.
Mersin’den İstanbul Marport Limanı’na Türkiye’nin ilk konteynerli kabotaj taşımasını gerçekleştirildi
Mersin’deki müşterisinin fabrikasından aldığı yükü Mersin Limanı’na götürerek gemiyle İstanbul’a oradan da fabrikasına kadar ulaştıran şirketin Mersin – İstanbul arası ilk kabotaj yükü 250 ton seramik yapıştırıcı ve çimento esaslı dolgu malzemesiydi. Toplam 10 adet 40’lık standart konteyner, Mersin’den İstanbul’a EMES, limandan fabrikaya ise Arkas Ulaştırma şirketleri ile kapıdan kapıya teslim edildi. Karayoluna göre ton başına yaklaşık yüzde 15 maliyet avantajı sağlayan kabotaj taşımaları, yüksek tonajlı taşımalarda firmanın iş yükünü de azaltıyor. Özellikle tonajı fazla olan ve 20-30 araçla karayolu kullanılarak birkaç günde tamamlanabilecek bir taşıma, denizyolu ile tek seferde istenilen limana tek elden yapılabiliyor. Yüklerin bozulmadan ve hasar almadan konteynerle taşınması da müşteriye kazanç sağlıyor.
