Karavanla hızlı bir Güney Avustralya geçişi: 6 günde 3000 km

Gürcan Elbek

gurcanelbek@marinedealnews.com

Avustralya’nın güneyinde, Adelaide’den başlayarak Perth’e varmak üzere doğudan en batıya hızlı bir şekilde bir motokaravanla geçmiştim. Hızlıydı, çünkü karavanı en geç 6-7 gün içinde teslim etmem gerekiyordu. Bu tür araç kiralamaya “Relocation” adını veriyorlar

“Relocation”…

“Relocation” türü araba kiralama şirket aracını bir yerden bir yere götürme işlemi. Siz gideceğiniz güzergâhtaki bu yolculuğu yaparken, normalden çok daha az bir kiralama ücreti ödüyorsunuz, şirket de aracını nakletmiş oluyor.

Yolculuk elbette hızlı olmalıydı zira 3000 km civarında mesafeyi 6-7 günde almak için günde 500 km dolayında yol yapmak gerekiyordu. Doğa yapısı itibarıyla aradaki bazı noktalar haricinde durmak istemediğimden, bana uyan ve hesaplı bir yöntem olmuştu “relocation”. Pahalı bir ülke olan Avustralya’da konaklama işini de ilk olarak karavanda yapacağım için heyecanlıydım. Karavan, her türlü ihtiyacıma cevap verebilecek nitelikte bir araçtı.

Yol uzun, zaman kısaydı. Ana rotadan sapıp Adelaide civarındaki bağları görmek için hızlı bir tur yaptım. Kısıtlı süre uygun motivasyonla birleşince insanın zamanı etkin kullanmasına yardımcı oluyor.

Adelaide civarı Barossa Vadisi’ndeki bağlar ve şaraphaneler…

Seçtiğim bölge Barossa Vadisi olmuştu. Harika manzaralar eşliğinde yolculuk yaparken hızlıca bir iki şaraphanede durarak şaraplarını tatma şansını buldum. Avustralya şarapları genelde metal kapaklı olup rahat açılırlar. Aklımda kalan ayrıntılardan biri bu. Çok geniş alanlar ülkesi olan Avustralya’nın bu bölgesi gerçekten yaşanmaya değer doğal, sakin, tertemiz bir bölge. Adelaide’a yolu düşenlerin bu şarap turlarını gönlünce yapmasını öneriyorum.

Soldan trafik sağda direksiyon…

Araç normal arabalardan uzun olunca manevralara alışmak için deneyim gerekiyor. Özellikle dönüşlerde dikkatli olmak lâzım. Tabii ki trafiğin soldan işlediğini ve direksiyonun sağda olduğunu hatırlatmalıyım. Soldan trafik beni zorlamadı, yola çıkar çıkmaz adapte oldum ancak aracın uzunluğu manevra yaparken, arabayı bir trafik levhasına sürttürmem ile sonuçlandı. Bereket çok sert bir temas olmayınca ufak çizilmelerle atlatılmıştı. 3300 km’lik yolculukta bundan başka büyük bir sorun yaşamadım.

GHAN Treni…

Avustralya’nın bakir ve engin doğasını Adelaide’den en kuzeye kadar kat eden efsanevi bir tren rotası var. Bu rotada işleyen trene, “GHAN Train” diyorlar. “Outback” denilen boşluklar içinde uzanmış çok az yerleşime sahip doğada 1800’lerin ortasından itibaren Adelaide-Darwin arasında ulaşımı sağlayan bu maceralı tren yolculuğunun başlangıç istasyonlarından bazıları rotam üzerinde olduğundan kısa bir ziyarete fırsat buldum. Tren yolculuğu meraklıları için yaklaşık 3000 km’lik bir rota da bu.

Balina yavrulama seyri, “Head of Bight”…

Yol üzerindeki bir başka durağım da balinaların yavrulamak için geldikleri dik yamaçların okyanusa indiği bir koy olan “Head of Bight” oldu. Dev balinaları izlediğim koyda bir müze ve açık havada izleme ve gezi rotaları var. İnsanların neredeyse bulunmadığı birçok alanı olan kıta ülke Avustralya’nın bu noktasında olmak heyecan vericiydi. Bu alan “Bight Marine Park” olarak geçiyor ve bilimsel araştırmalar da yapılmakta.

“Nullarbor” Düzlükleri, bitmek bilmez düz yollar, …

Araba kullananları hipnotize edecek kadar dümdüz uzanan yollar “Nullarbor” Düzlükleri olarak geçiyor. Hele bir bölgesi var ki burada yol tam 146 km dümdüz; en ufak bir kavis bile yok, cetvelle çizilmiş hipnotize edici bir rota.

Karavan veya arabayla bu 3000 km’yi aşan yolu geçmek başlı başına bir macera. Nullarbor da bu baş döndürücü deneyimde bir odaklanma ve sabır sınavı. Çıkmadık cana eziyet denebilir ama gezginliğin içinde bu tür deneyimler mutlaka bulunuyor. Bu düzlüklerde araba kullanmış olmak Avustralyalılar için bile bambaşka bir deneyim.

“RFDS” pistleri ve ölü kangurular…

Yollar engin biçimde sürerken bazı geçiş yerlerinde RFDS (Royal Doctors Flying Service) uçakları için iniş bölgesi olduğunu gösteren levhalar görüyorsunuz. Bu Kraliyet Uçan Doktorlar Hizmeti, kuş uçmaz kervan geçmez bölgelere sağlık hizmeti götürmek için planlanmış bir organizasyonun parçası. Eski dönemde ve bazen hâlâ sağlık hizmetini en uç noktalara götürmenin yolu.

Tabii ki insanın olmadığı bu boş doğal alanlardan geçen yollarda seyreden araçlar da kangurulara vurup kazalara neden oluyor. Bu kazalarda sadece kangurular değil, insanlar da araçlarıyla tehlike yaşıyorlar. Bu nedenle yollarda doğal hayata kanguru, devekuşu, wombat geçişlerine dikkat çeken trafik uyarı levhaları var.

Batı Avustralya’ya girişte yiyecek sokma yasağı…

Güney Avustralya Bölgesi’nden Batı Avustralya’ya, aynı gümrük kapısı gibi kontrollü bir geçişle ulaşılıyor. Bu sınırdan geçerken çoğu gıda ürününün geçişine izin verilmiyor. Bunu bilen karavancılar veya arabalar elmaları, armutları, yemeklerini sınır geçişi öncesinde tüketiyorlar. Tabii ki bu yolculukta karavan kampları buluşma alanı oluyor. Ben de gezginlerle akşam yemeğimi paylaşıp Batı Avustralya’ya geçmeden önce böyle bir karavan kampında konakladım. Karavanda geçen bu gecede de bilgisayarımda bulunan filmlerden “Kış Uykusu” bana eşlik etti. Serin bir geceydi, yolculuk da psikolojik bir sınav halini almıştı.

Fırtınalı havada, yollarda araba sürmek çok heyecan vericiydi. Bitmek bilmez gibi görünen bu yolu yapıp, bu macerayı yaşadığım için heyecan duyuyordum.

“Wave Rock”…

Perth’e girmeden önce son gezeceğim yer de bir jeoloji harikası olan bölgeydi. Kayaların milyonlarca yıl içinde aşınmasıyla oluşan sanki bir okyanus dalgası görünümündeki “Wave Rock” ve civarındaki doğal oluşumlar harika bir doğal güzelliğe dokunmamı, onu görmemi sağlıyordu. Bu deneyimi yaşadığım için şükrediyordum.

Nazar boncuğu…

Tam Perth’e 50 km kala öndeki bir aracın fırlattığı taş ön camımı çatlatmasın mı? Aracı teslim ederken sadece bu minik çatlak için 150 Avustralya Doları ödemeyi, bu uzun ve zahmetli yolculuktaki nazar boncuğu olarak kabul ediyorum.

Perth’e varış…

Sonuçta Perth’e ulaşmış olmanın mutluluğunu yaşıyordum. Yolda gelirken anlaştığım “Couchsurfing” ev sahibim aracı teslim ettiği yerden beni aldığında bir macera kapanıyor, tüm Batı Avustralya sahilini ve kuzeyi geçeceğim başka bir macera başlıyordu. Ancak bu yeni macera 3000 km’lik çoklu biniş inişli otobüsler ile yapılacak bir yolculuk olacaktı. Öncesinde bir hafta kadar Perth’i gezecektim.

Hiç insan bulunmayan yerlerde konaklamak, bomboş arazilerde binlerce kilometre araç kullanmak, doğal hayatı bir film gibi izlemek, aradaki harika duraklarda gördüklerimle zenginleşen bu deneyimi hayatım boyunca unutmayacağım.

Sağlık, huzur, mutluluk ve sevgiyle kalın.

Bu haberin/makalenin tamamı ya da bir kısmı kaynak gösterilmeden yayımlanamaz. Kaynak gösterilse dahi aktif link verilerek kullanılabilir. Kaynak göstermeden ve aktif link vermeden yayımlayanlar hakkında yasal işlem başlatılır.

Bunu Paylaşın
gurcanelbek@marinedealnews.com