Deniz taşımacılığı globalleştikçe kurallar da uluslararası standartlara bağlanmış ve bu gelişmenin ilk sonuçları kolonici ülkelerin oyları ile 1924’de yürürlüğe giren Lahey (Hague Rules) kurallarında görülmüştür. Lahey kurallarına göre armatör/taşıyıcı gemisini sefere çıkmadan hemen önce yüke ve denize elverişli hale getirmek zorundadır ve konşimento denilen bir belge ahdinde yüke gelebilecek her türlü hasar, noksanlık ve zarardan sorumludur. Lahey kuralları zamanla yeterli görülmemiş ve 1978’de yürürlüğe giren Hamburg Kuralları ile armatör/taşıyıcılar kendi suçsuzluklarını ispat edemedikleri sürece yükün başına gelebilecek her türlü olaydan sorumlu tutulmaya devam edilmişlerdir. Günümüze gelindiğinde Hamburg Kuralları da yeterli kalmamış ve 2009’da yürürlüğe giren Roterdam Kuralları ile armatörlerden bu kez gemilerini sadece sefere çıkmadan önce değil tüm sefer esnasında denize ve yüke elverişli tutmaları gerektiği kuralı getirilmiştir; aksi takdirde yükün başına gelebilecek her türlü zarar, ziyan ve noksanlıktan yine sorumlu tutulabileceklerdir.
Anlayacağınız, 1924’den bugüne geçen 86 yıl zarfında uygulanan üç ana kurallar dizininin tek ortak yönü ne yapıp edip taşıyıcıları sorumluluktan kurtarılamaz hale getirmek olmuştur.
Titre ey taşıyıcı!
Bunu Paylaşın
