Eylül ortası itibarıyla navlun fiyatları düşüş trendinin 29’uncu haftasına adım attı. Görüntü düşüşün devam edeceği yönünde! Navlun fiyatlarındaki iniş katılaştığına göre; tüketici talebindeki daralma neticesinde yük miktarı azalıyor, haliyle gemilerdeki boş slotlar artıyor diyebiliriz. Demek ki, taşıma hacminde arz fazlası oluşuyor, yani taşıma kapasitesi talebin üstünde kalmaya başlıyor
Taşıyıcılar arasındaki yük kapma oyunlarına hazır olalım! Bu da navlun fiyatlarının rekabetten dolayı düşmeye devam edeceğinin açık bir göstergesidir.
Son dönemde, uzun-dönem navlun kontratları ile spot değerler birlikte düşüyordu ve bu düşüş sırasında uzun-dönemli navlun kontratları spot değerin üstünde seyrediyordu. Şu sıralar ise bu iki değer eşitlenmekle kalmadığı gibi spot değerler daha da azalarak, kontratların altına giriyor. Yanlış hatırlamıyorsam benzer bir trendi 2015 yılında da yaşamıştık. O dönemde de -günümüze benzer şekilde- küresel ekonomik büyüme beklentisi düşük, istikrarsızlık ve navlun savaşları ise sertti.
Bu dönem için navlunların yönü çok normal, spot değerler aşağı inerken yük sahiplerinin daha yüksek maliyetli uzun-dönemli kontratlarına devam etmelerini beklemek naiflik olur. Onlarda yeni kontrat yaparak maliyetlerini indirmek istiyor. Gerçi şunu yazmadan geçemeyiz, spot işlemler, piyasanın küçük bir bölümünü oluşturmaktadır. Yüksek hacimli işlemler uzun-dönemli kontratlar ile gerçekleşiyor. Elbette ki, pazarlık gücü düşük olan, spot fiyattan taşıma yaptıran yük sahipleri, spot değerlerin düşmesi sayesinde önemli bir pazarlık avantajı elde etti. Kimi yük sahipleri de spot değerin daha da düşeceği beklentisi ile kontrat değerlerini spot fiyatların da altına güncellemeye çalıştığı için kontrat değerleri de spot fiyatın altına sarkmaya başladı. Çok normal, iyi beklenti her zaman satın alınır.
Piyasa allak bullak oldu
Hal böyle olunca son birkaç ay içinde piyasa allak bullak oldu. Daha geçen yıl gemide boş yer arayan yük sahipleri, şu sıralar en düşük fiyat teklifini arıyor. Bu durum taşıyıcılar için ani bir tecrübe oldu ama hâlâ pandemi öncesi seviyelerin üzerinde kalmaya devam eden navlun değerleri, fırsat döneminin sona ermediğini gösteriyor. Meselenin ana sebebiyse 2015 yılına benzer şekilde, yakın dönemde yüksek ciro, yüksek satış hacmi yaşayan perakende sektörünün şu sıralar stok havuzunda yüzüyor olması. Tüketim azalmaya başladı. Siparişler erteleniyor ya da iptal ediliyor.
Navlunlar pandemi öncesi değerlere döner mi?
Bu soruyu sıkça cevaplandırmaya gayret ediyoruz. Meselenin iki kanalı var; talep ve arz! Talep ekonomik faaliyete bağlı, tüketim arttıkça talep artıyor. Arz tarafındaysa filo kapasitesinden bahsedebiliriz. HSBC Global Research raporuna göre navlun fiyatlarındaki derin düşüş ileride de yükselen taşıma kapasitesi ile azalan yük miktarının uyumsuzluğuna bağlı olacak. HSBC’ye göre 2022 yılında taşınacak konteyner miktarı yüzde 2, 2023 yılında yüzde 3 oranlarında aşağı inerken filo kapasitesi 2022 yılında yüzde 6,2, takip eden yıl ise yüzde 6,5 yükselecek. Gidişat, kapasite değişimleri ile 2024 yılında navlun fiyatlarının dip seviyelere inerek taşımacı kârlılıklarının günümüze kıyasla bir hayli eriyeceğini gösteriyor.
Sektörde anomali oluşuyor!
Her yükselişin doruk noktasında sektörlerin “kendi tabiatında müthiş” olan “hedef” değeri görülür. Sektör bu değere en az bir defa dokunur. Maalesef ki her sıçrayışın bir inişi de oluyor. Bu durum Kahneman’ın kayıptan kaçınma hikâyesine benziyor. Örneğin, hepimiz iyi biliyoruz ki tüketici talebi fiyatlara göre seyretmektedir. Fiyatı düşenin talebi yükseltmekte, fiyat yükselişleri ise talebi azaltmaktadır. Ama navlun fiyatı düştükçe talep yükselmiyor! Demek ki -pandemi sebebiyle- navlun fiyatlarında bir asimetri oluştu: Fiyat artınca yaşanması gereken talep azalması gerçekleşmediğinden, fiyatlar düşünce de talep artışı yaşanmıyor. Normal bir ekonomi ikliminde, farklı bir sektörde olsa fiyat düşüşleri bir kazanç, fiyat artışları ise kayıp olarak görülmelidir ama yük sahipleriyle navlun fiyatları ilişkisinde böyle olmadı. Fiyatlar düşünce talep artmadı. Çünkü anomali var. Peki anomali nasıl oluştu? Pasta büyürken yapılan pazarlıklar daha rahattır, giderek küçülen bir pasta için sürdürülen pazarlıklar ise zordur çünkü işin içinde büyüyen kayıplar vardır. Pasta küçülmeye başladığı -yani tüketim azaldığı, stoklar şiştiği- için taşıyıcılar kayıptan kaçınmaya çalışırken diğer bir deyişle daha fazla yük peşinde koşarken navlun fiyatlarını süratli bir şekilde aşağı çekmektedir. Bakalım bu iklim ne zaman anomali ortamından kurtulacak?
Burada yer alan bilgi, yorum ve tavsiyeler yatırım danışmanlığı kapsamında değildir.
Bu haberin/makalenin tamamı ya da bir kısmı kaynak gösterilmeden yayımlanamaz. Kaynak gösterilse dahi aktif link verilerek kullanılabilir. Kaynak göstermeden ve aktif link vermeden yayımlayanlar hakkında yasal işlem başlatılır.