Bu yazı dizisinin birinci ve ikinci bölümlerinde, modern Osmanlı Bahriyesi’nde hizmet veren gemi tiplerini genel olarak tanıtmaya çalıştım. Bu bölümde ise bahriyede bulunan gemilerden örnekler vererek devam edeceğim.
Osmanlı Donanması, modernleşen Batı donanmaları ekseninde, çağın gereklerine uygun olarak Abdülaziz Dönemi’nde daha hızlı bir şekilde modernleşmeye başlamıştı. Bu alandaki teknik ilerleme gemi ithal edilerek kazanılıyordu. Gemi alımı için öncelikle İngiliz ve Fransız tezgâhları seçilmiş ve yeni siparişler bu ülkelerde bulunan tersanelere verilmişti. Aynı zamanda Osmanlı tersanelerinde de gemi inşa faaliyetleri devam etmişti. 1860’lı yıllarda Zühaf, Beyrut, İskenderiye, Utarid, Merih, Mansûre, Muzaffer ile Ertuğrul ahşap fırkateyni; Selîmiye ahşap fırkateyni; Zîver-i Deryâ sınıfı dört gambot; 1870’li yılların başında Mukaddime-i Hayr ve Hamîdiye zırhlıları tezgâhlarda yerini almıştı.1 Osmanlı’da gemi inşa devam ediyordu fakat esas problem, gemilerin mali sıkıntılar neticesiyle tamamlanamaması ya da uzun inşa süreleriydi. Uzun yılları alan inşalar, Osmanlı tersanelerinde kalite ve personel problemlerini arttırma nedeni halini almıştı.
Modern dönemlerin Osmanlı Donanması; yurt dışından satın alınan, yabancı ya da yerli tersanelerde onarıma alınarak iyileştirilen, çok yaşlandığı için hizmet dışına çıkarılan ya da yerel imkânlarla yeni inşa edilen gemilerden oluşmaktaydı. Bu nedenle yıllar içerisinde filonun sayısı ve niteliği değişiklik gösterdi. Örneğin, 93 Harbi sırasında Osmanlı Donanması’nda aktif olan gemiler döneme ait arşiv kaynaklarında, Mesudiye, Azîziye, Osmaniye, Âsâr-ı Tevfik, Necm-i Şevket, Feth-i Bülend, Âsâr-ı Şevket, Lütf-i Celil, İclâliye, Hıfzu’r-rahmân, Fethiye, Şadiye, Hudâvendigâr, Selîmiye, Sinop, Muzaffer, Edirne, Lübnan, İzmir, Sultaniye, Şiar-ı Nusret, İsmail, Asîr, Tâif, İzzeddin, Resmo, Arkadi, Feyz-i Bahrî, Hanya, Âsâr-ı Nusret, Kavâid, Eser-i Cedîd, Gemlik, Akka, Sünne, Musul, Müjde-resân, Seyyar, Şeref-resân, Sâhir, Pesendide, Mecidiye, Beyrut, Vâsıta-i Ticâret, Babil, Şehid, Ereğli ve Seddü’l-bahr gemileri olarak listelenmişti. 2Donanmada aktif görev alan gemiler hizmet dışına ya da bakım onarıma alındığında bu listeler değişiklik gösterirdi. Bu nedenle tarih akışı içerisinde hazırlanan raporlarda ya da bürokratik belgelerde donanmada rol alan gemi isimlerinin hızlı bir şekilde değiştiği görülmektedir.
Osmanlı Bahriyesi’nde bir dizi değişimin gözlendiği 1890’lı yılların başında Birleşik Krallık’ın Osmanlı’nın da içerisinde bulunduğu çeşitli raporlar hazırladığı görülmektedir.3 Bu raporlar, o yıllarda Osmanlı Bahriyesi’nde görevde olan gemilerin listelerini de vermektedir. Bu bilgiler yalnızca gemilerin isimleri değil aynı zamanda teknik özellikleri ile gemi planlarını dahi içermektedir. Ayrıca, gemilerin mevcut durumları da açıkça belirtildiğinden gemilerin ne kadar modern oldukları anlaşılabilmektedir. Zira deniz kuvvetleri, salt gemi sayısına değil, bu gemilerin ne kadar denize elverişli ve modern olduklarına da bağlıdır. Bu nedenle yalnızca kemiyet, özellikle deniz kuvvetleri için çok az şey ifade etmektedir.
İlginizi çekebilir: Modern Osmanlı Bahriyesi’nde Gemi Tipleri-II
Yıllar ilerledikçe Osmanlı Devleti için gerçekliğini koruyan mali bunalıma rağmen donanma için gemi ithalatı devam ediyordu. 1900’lü yılların başında İngiltere, Almanya, Fransa, ABD ve İtalya’ya çeşitli tip ve boylarda gemi siparişi verildi ve aynı zamanda hazır ama yaşlı gemiler de alındı. Osmanlı Donanması sayıca iyileştirilirken yeni gemi siparişleri sayesinde modernleştirilmeye çalışılıyordu. Gemi alımlarına ek olarak gemilerin onarımı ve silâh sistemlerinin yenilenmesi için benzer ülkelerle çalışıldığı görülmektedir. Örneğin İtalyan Ansaldo firmasına tamir için gönderilen korvetlerle birlikte sipariş edilen torpido botlar, 160 tona varabilen ağırlığa ve her biri iki adet 45 cm’lik torpido kovanına sahipti. Fransız Schneider firmasından ise Demirhisar sınıfı olarak adlandırılan 97 tonluk dört adet ikinci sınıf torpido bot alındı. Samsun, Basra, Yarhisar ve Taşoz isimli dört adet Samsun sınıfı muhrip siparişi verildi. Gemi ve silâh sistemlerinde çeşitlilik artarak devam etti ve bu süreç içerisinde Osmanlı Donanması’nda yelkenli ve buharlı gemi mevcudu sürekli bir şekilde değişti.
1911 yılında Trablusgarp Harbi’nin başlarında Osmanlı donanmasına ait gemiler şu şekilde belirtiliyordu:4
Âsâr-ı Şevket, Orhaniye, Hamîdiye, Hıfzu’r-rahmân, Osmaniye, Azîziye, Mahmûdiye, Mukaddeme-i Hayr, Necm-i Şevket, Mesudiye, Feth-i Bülend, Âsâr-ı Tevfik, Avnullah, Mu‘în-i Zafer, Fethu’l-İslâm isimli toplam on beş zırhlı gemi 92.240 ton olup seksen dört büyük topa sahipti. Hamîdiye, Mecidiye, Heybet-nümâ, Lütf-i Hümâyun, Kilidü’l-bahr, Zühaf, Berk-i Satvet, Peyk-i Şevket, Nimet, Peleng-i Deryâ, Şahin-i Deryâ isimli toplam on bir adet kruvazör 16.000 ton olup otuz adet büyük topa sahipti. Burhaneddin, Tevfik, Eser-i Terakkî, Timsah, Tîr-i Zafer, Satvet, Şan-âver, Şimşîr-i Hücum, Şihab, Saika, Tarık, Tayyar, Kilyum, Fâtih, Mecidiye, Mehâbet, Nusret, Nâsır, Vesîle-i Nusret, Basra, Samsun, Yarhisar, Taşoz, Berk-i Efşan, Nâsır, Ejder, Pervin, Alpagot, Akhisar, Ankara, Antalya, Draç, Kütahya, Musul, Tokat, Urfa, Hamidabad, Sultanhisar, Sivrihisar, Demirhisar olmak üzere toplam kırk torpido bot, 3.458 tondu. Tahtelbahir bot Abdülhamid ve Abdülmecid olarak iki gemi; Sultaniye, Âsâr-ı Nusret, Medar-ı Zafer, Fuad, İsmail, İzzeddin, Talya, İstanbul, Resmo, Hasiye, Kandiye, Nûru’l-bahr, Arkadi, Süreyya, Muâsır, Ertuğrul, Müjde-resân, Söğütlü padişah yatı, Sâhir, Zîver-i Deryâ, Seyyar, İskanköy, Tîr-i Müjgân, Bezm-i Âlem, Aynalıkavak, Alos, Bozcaada, Tevfikiye, Hudâvendigâr, Hayreddin, Ziynet-i Deryâ, Zafiros, Suda, Sakız, Şahin, Şems, Şat, Sılahiye, Sarıyer, San’a, Utarid, Fırat, Lütf-i Hümâyun, Musul, Mecidiye, Midilli, Memdûhiye, Mansûre, Kılıç Ali, Gemlik, Nimet-i Hudâ, Yalıköşkü olmak üzere toplam 52 vapur vardı. Marmaris, Seyyad-ı Deryâ, Seddü’l-bahr, Ayıntab, Malatya, Ordu, Taşköprü olmak üzere toplam 1.692 ton olan yedi gambot bulunmaktaydı.
Arşiv belgeleri tarihte yüzen gemiler üzerine liste yapmaya ve bilgi toplamaya yardımcı olurken, Batı’nın 18’inci yüzyıldan itibaren gemi kayıtlarını tutması ve 19’uncu yüzyıl itibarıyla da her ülkenin savaş gemilerini listeleyen yıllıkları, farklı bir tarih kaynağıdır. Conway’s All the World’s Fighting Ships isimli yayın bunlardan birisidir. Bu kaynakta modern Osmanlı gemileri, sınıflarıyla ve teknik özellikleriyle beraber detaylı bir şekilde aktarılmıştır. Ana muharebe gemileri, kruvazörler, lojistik amaçlı kullanılan gemiler, torpidobotlar ve gambotlar, görsellerde görüldüğü şekliyle, tek tek listelenmiştir.
Warships at a Glance isimli yayın, Osmanlı’nın sahip olduğu tüm gemilerden ziyade 1865 ile 1916 yılları arasında görevde kalmış ana harp gemilerine ilişkin bilgi veren bir başka kaynaktır.5
Görüldüğü üzere, Modern Osmanlı Donanması’na ait gemi listelerine, Türk arşivlerinden ulaşılabileceği gibi, yabancı kaynaklar ve referans kitaplar vasıtasıyla da ulaşılabilmektedir. Bu kaynakların karşılaştırılması vasıtasıyla dönemlere ilişkin doğru listeler oluşturulabilmektedir.
Bir sonraki yazımda Osmanlı’nın gemi tedariki konusunu yazı dizisine dahil ederek Osmanlı askerî gemilerini anlatmaya devam edeceğim.
- 1Funda Songur, Osmanlı Bahriyesinde Lojistik-İmkânlar, Kabiliyetler ve Üslerin Durumu (1867-1914). Timaş Akademi, 2022.
↩︎ - 2Eski Deniz Tarihi Arşivi, Muhasebe, Dosya No: 689, Sayfa No: 49.
↩︎ - 3Türkiye, Greece and Roumania: War Vessels and Torpedo Boats, Great Britain: Admiralty, 1891.
↩︎ - 4Ali Haydar Emir Alpagut, Osmanlı Devleti Tarihi, Türkiye-İtalya Deniz Savaşları (1327-1328), İstanbul: Bahriye Matbaası, 1339.
↩︎ - 5Fred T. Jane, Warships at a Glance: Silhouttes of the World’s Fighting Ships, Third Edition, London: Sampson Low, Marston & CO., LTD., 1914.
↩︎
Bu haberin/makalenin tamamı ya da bir kısmı kaynak gösterilmeden yayımlanamaz. Kaynak gösterilse dahi aktif link verilerek kullanılabilir. Kaynak göstermeden ve aktif link vermeden yayımlayanlar hakkında yasal işlem başlatılır.