Metin Kalkavan 2023 vizyonunu anlattı

MDN İstanbul

İMEAK Deniz Ticaret Odası’nın 2002-2013 yılları arasındaki faaliyetleri ve 2023 vizyonu, Yönetim Kurulu Başkanı Metin Kalkavan tarafından kamuoyuna açıklandı.

DTO Yönetim Kurulu Başkanı Metin Kalkavan ve Meclis Başkanı Cengiz Kaptanoğlu’nun ev sahipliğinde Lütfü Kırdar Kongre ve Sergi Sarayı Anadolu salonunda gerçekleştirilen toplantıya denizcilik sektörünün çeşitli kesimlerinden yaklaşık bin 500 kişi katıldı.

Toplantının açılışında mevcut DTO yönetiminin 10 yıllık dönemde gerçekleştirdiği faaliyetlerin anlatıldığı bir slayt gösterisi yapıldı. Sunumda, DTO’da 30 yıldan bu yana görev yapan tüm başkanlar anıldı. 2002 yılında göreve gelen Metin Kalkavan ve ekibinin geçen 10 yıllık sürede uzak görünen birçok hayali gerçekleştirdiği belirtilerek, mevcut yönetimin yeni hedefleri gerçekleştirmek ve yeni adımları atmak için hazır olduğu vurgulandı.

DTO’nun 10 yıllık icraatları ve 2023 vizyonunu anlatmak üzere kürsüye çıkan İMEAK DTO Yönetim Kurulu Başkanı Metin Kalkavan çıktı.  “Benim büyük ailem. Hoş geldiniz” sözleriyle konuşmasına başlayan Kalkavan, 10 yıllık faaliyetleri hakkındaki konuşmasına şöyle devam etti:

“Ulu Önder Atamızın bize bıraktığı denizciliği milli ülkümüz olarak düşünecek ve ondan hiç vazgeçmeyeceğiz şiarıyla yolumuza devam ediyoruz. Biz 2002’de bayrağı devraldık. Bizden önce çok yapılanlar vardı. Bu oda iki tane küçük odadan doğdu. O günlerde tırnakla kazıyarak bugünlere geldik.”

‘Devlet olmadan hiçbir şey başarılmaz’

“Bizden önce emeği geçen ahirete göç etmiş veya yaşayan bütün büyüklerimize teşekkür ediyorum. DTO 2002’de doğmadı. Temeli onlar attılar, biz çıtayı çok yükselttik. Yükseltmeye de devam ediyoruz. Baktığımızda bütün her şeyi devletimizle yaptık. Devletsiz, idaresiz bu sektörde hiçbir şeyi başarmak mümkün değil. 82’den bugüne, 2002’den bugüne bütün devletimize, hükümetlerimize teşekkür ediyoruz. Özellikle 2002’den sonra Başbakanımız ve milletvekillerimize teşekkür ediyoruz. 400’ün üzerinde kanuni düzenleme yapıldı. Bu son 10 yılda her 5 günde bir denizle ilgili düzenleme yapıldığını gösteriyor. En önemli yaptığımız olay zihniyette büyük değişiklik yaptık. Önce çıtayı beklenti olarak düşürdük. Bizler devletten her şeyi istemedik, doğruyu istedik. Bu devletle bizim aramızda inanılmaz bir uyumu doğurdu. Biz büyük bir filtre görevi gördük. Her şey istenmez ama doğru olanı isteyeceksiniz. Haklı talepleri vardı ve devrim niteliğinde olaylar gerçekleştirdik. Bunlardan bir tanesi ÖTV’siz akaryakıttı. Geldiğimizde ne yapabiliriz, çıtayı yukarıya nasıl çekeriz idi. Oral Erdoğan, Ahmet Yücel hocamız, Mustafa Hocamız bir dünya bilim insanı ile beraber çok çalıştık. Ve burada arama konferansları gerçekleştirdik. Önce hastalığı tespit ettik. Ne yapmamız gerekiyordu diye sonra da hastalığı tedavi ettik.”

‘Beyaz bayrağa geçmek önemliydi’

“Türk donanma ve armatörünün zihniyet değişimini sağladık. Yakalanacaksan Türk limanlarında yakalan, dışarıda değil. Bugünün Savunma Bakanı İsmet Yılmaz’ın müsteşarlığı döneminde, İdaremiz çok sıkı liman denetimleriyle ciddi başarıyı yükseltti. O zaman Denizcilik Müsteşarlığı ve Ulaştırma Müsteşarlığı ayrı birimlerdi ama tamamında ağırlıklı denizciler vardı. Emeği geçen herkese teşekkür ediyoruz. Ama gerçekten çok zordu. Bize neredeyse iğne ile kuyu kazdırdılar. İlk günde bize randevu bile vermeyen kurumlarda zihniyet değişikliği yaptık. İşin Türkçesi kötü bayraklı gemiler değil kirleten iyi bayrağın kötü gemileriyle dünyayı kirleten. Bunların en önemlisi Erika’ydı. Bu bilimsel çalışma ile biz şunu ispat ettik; Kaza bazlı gemilerde Türk bayraklı gemiler İngilizler’den daha az kazaya sebebiyet vermiş. Bu çalışmalar öyle bir başarıyı peşi sıra getirmeye başladı ki, bilimsellikten ödün vermeden hep altı dolu konularla devletimize yaklaştık. Hedefimiz neredeyse belirli senelerde ya başkan ya yönetim kurulu üyesi ama hiç olmazsa delegeler çıkarmaktı. Bu amaçla her denizcilik kurumuna üye olduk. İnşallah sonunda bu verdiğimiz büyük emeklerle geçtiğimiz yıllarda BIMCO’da icra kurulu yapmış Eşref Erdem’in yanı sıra bugün İcra Kurulu olan Şadan Kaptanoğlu’nu BIMCO Başkanı olarak göreceğiz. Daha önce  hayal gibi görünen şeyler değişti. Eskiden Avrupalı, Amerikalı’dan bilgi almaya çalışırdık. Ama öyle bir hale geldik ki, onlar bize gelmeye başladılar. Bu yıldan itibaren Türkiye senede 5 tane uluslararası konferansın yapıldığı bir yer haline geldi.”

‘Türkiye denizcilikte marka ülke oldu’

“Türkiye denizcilikte bir marka olma yolunda yol alıyor. Bir taraftan denizciliğin krizden çıkışı ve yeni yeni toparlanışı, ama öyle bir yere geldik ki denizciliğin neredeyse altın çağı. 2003-2008 yılları denizciliğin en hızlı büyüdüğü dönem oldu. BDDK kayıtlarında 350 milyon dolar iken 2009’da 5 milyar dolara gelmiştir. Böyle baktığımızda, bu arada neler oluyordu. Türkiye’de belki de çok verimli olan bir sistem vardı. 5 Bakanla Ankara’da yapmış olduğumuz bir toplantıda ÖTV’si indirgenmiş akaryakıt, liman ücretlerinin azaltılması gibi taleplerde bulunuldu. Bu çalışmalar bizim toplantılarımızdan çıkmıştır. 6 Haziran 2003’de Sayın Başbakan 6 Bakanı ile birlikte odamıza gelmişti. O gün ÖTV’si indirilmiş yakıtın açıklamasını yaptı. Liman ücretlerinin hızla indirilmesi. Nisan 2004’te sicil terkinde zorluk yaşayan, yurtıdışı finansmanında ayağımıza dolanan konularda kanun değişti. Denizciliğin en iyi olduğu yıllarda hızla özelleştirmeler devreye girdi. Bütün bunlar yapılırken doğal olarak navlunların patlamasıyla gemi inşada patlama oldu. Sonunda tersanelerimiz üç dört yıl dolu aşamasına geldi. Bu kendisiyle beraber yan sanayinin gelişimini yarattı. Korkunç bir yan sanayi ortaya çıktı. Bu hızlı büyüme sonucu istenmeyen olaylar da yaşadık. Sonuçta tersanelerimizde kazalarla karşılaştık. Bu bize ciddi bir imaj kaybı yaşattı. Biz bunu anlatmakta zorluk çektik ama aşmakta zorluk çekmedik. Bugün gemi inşa farklı bir alanda, askeri inşa ve tamir bakım alanında büyümeye başladı.”

‘Krizde bankalar elinden geleni yaptı’

“Sonuçta böyle iyi giden yıllarda denizcilerle ilgisi olmayan bir krizle karşılaştık. Dünya finans krizi çattı. Ama iyi ki oldu diyeceğimiz bir kriz, eğer olmasaydı denizciler çok daha büyük bir kriz yaşayacaktı. Denizcilik emek yoğun ama asıl sermaye yoğun bir sektör. Ciddi kayıplara uğradık. Ben burada kızsanız da kızmasanız da Türk özel bankalarına teşekkür ediyorum. Bu konuda da 6-7 bankamız başı çekti. Gerçekten global ekonomik krizin getirdiği zorluklarda çok şey yapıldı. En somut şey BDDK karşılık yönetmeliğini iki yıl arka arkaya çıkartmayı başardık. Libya müteahhitlere çıkarılmış olan kredilerini ödeyememe durumları, normalde rotatif kredilerdeki karşılık oranlarını 5’den 1’e indiriyordu. Yarım kalmış gemilerimizi tamamlama imkanı bulduk. Esas amaca yaklaşamasak da 400 milyon dolarlık bir varlığı hayata geçirdik. Bu kısa zamanda size 10 seneyi anlatmak mümkün değil. Her seneye 6 dakika yetmez. Bu zamana kadar yaptığımız bir çok şey var. Bunlardan bir tanesi kurumsallık. Kişiye dayalı sistemden çıktık gerçekten ulaşılabiliriz. Cep telefonumu herkese veririm. Nasıl başardığımızı sorarsanız, inandık ve eğer inanırsanız başarırsınız.”

2023 yılında hedef 50 milyon dwt’lik filo

İMEAK Deniz Ticaret Odası’nın 2023 vizyonuna da değinen Kalkavan şunları kaydetti; “2023 vizyonunda öncelikle size bir dünya proje sayabilirim. Bunu yapmayacağım. Ama içinden seçtiğimiz önemlileri anlatacağım. Birkaç tanesi, Denizcilik Müzesi, Deniz Tarihi Enstitüsü kurulması. Ama bunlardan bir tanesi bizim için önemli. Yapacağımız finansal risk yönetimi için Borsa İstanbul bünyesinde indekslenen, göstergelerin tanıtılıp bu araçlardan yararlanılması. Söze güven ilkesi. Bizim önem verdiğimiz söze güvenme modeli , ahlaki ve etik değerlere sahip çıkan bir model. Yine  global filoda 50 milyon dwt’ye ulaşmak hedefimiz. Bizim için olmazsa olmazlardan zihniyetteki değişime devam etmek. Bütün  filonun yenilenmesi gerekiyor. Öncelikli olarak yapılması gereken koster filosunun yenilenmesi ve Greenship Projesidir.”

Avrupa Birliği yaptığı toplantılarda artık Uzakdoğu ile rekabete karar vermiş. AB gemi inşa ve yan sanayi ile yılda 80 milyar Euro ciro yapan denizcilik sektörüne gizli teşvik uygulamaya devam ediyor. Bizim de önerimiz bugünkü şartlarda koster filosunu yenilemek. Hurdaya çıkması gereken gemileri verilecek teşvikle hurdaya çıkarmak. Karada otomobiller için verilen teşviklerden yararlanmak. Bizim motorcularımız ve balıkçılarımız için her zaman söylediğimiz yeni teknolojiye geçmek zorundayız. Green dediğimiz çok daha az enerji tüketen teknelere geçmek zorundayız. Türkiye nerede olması lazım diye baktığımızda taşımacılıkta 50 milyon dwt’yi aşacak, ihracatta 10 milyar doları aşacak, özellikle içeride kullanılan tekneler tamamıyla yeşil olmalı. Kosterde yeşile dönmek zorundayız. Yine diğer bir vizyonumuz da eğitim. Bugün birçok kardeşlerimizin de burada olduğunu görüyorsunuz. Yegane, belki de en önemli proje Piri Reis Üniversitesi.”

Hedef doğruyu yapmaktır

“Herkesi memnun etmek gibi bir hedefimiz hiçbir zaman olmadı. Bundan sonra da olmayacak. Doğruyu yapmak en büyük hedefimizdi. Ama sizler benim en büyük ailemsiniz. Esas hedefim herkes tarafından saygı görmek. Çekirdek aileme teşekkür etmek istiyorum. Bana çok emeği geçmiş olan eşim, annem, babam, kardeşlerim, ağabeylerim, ablam, amcalarımı bende büyük katkısı var. Onların vakitlerini aldım. Çok emekleri var. Yaptığımız işten şunu bekliyoruz. Hatalarımız olacak, eksikliklerimiz olacak ama artılarımız ve fazlalıklarımız çok daha fazla olmaya devam edecek. Bizim gibi insanlar için en önemli söz ‘Yiğidi öldür, hakkını ver’ sözüdür. En güzel şey değer bilmek ve Allah razı olsun demektir.”

Ekip arkadaşlarıyla birlik fotoğrafı

Kalkavan sözlerini tamamlarken “Uzmanlar çok uzatmayın, insanları sıkarsınız dedi. Ama bu takım oyunu. Bu dönemin son konuşmasıydı. Allah nasip ederse yarın akşamdan itibaren yine konuşmaya başlarız. Hakkınızı helal edin, helal olsun. Bir takımı huzurlarınıza çağırıp alkışlatmak istiyorum. 10 yılda çok iyi bir takımımız vardı. İnanın çok iyi başarılar ancak uyumla geliyor. Biz devletle hiçbir zaman kavga etmedik. Bütün kurumlarımızla çok iyi olduk, bundan sonra da çok iyi olacağız” dedi ve ardından İMEAK Deniz Ticaret Odası’nda 10 yılda görev yaptığı ekip arkadaşlarını kürsüye davet etti.

Toplantının sonunda Metin Kalkavan, 10 yıl içinde görev yaptığı isimlerle sahnede birlik ve beraberlik fotoğrafı çektirdi. İşte o isimler:

Gündüz Kaptanoğlu, Sefer Kalkavan, Eşref Cerrahoğlu, Erol Yücel, Cengiz Kaptanoğlu, Bedri İnce, Faruk Ürkmez, Turgut Kaptanoğlu, Levent Karaçelik, Halim Mete, Rıdvan Kartal, Kenan Torlak, Alp Özalp, Ömer Faruk Miras, Bahri Mete, Emin Akbaşoğlu, Bülent Kaptanoğlu, Hüsnü Çöllü, Serdar Şekerci, Cengiz Divilioğlu, Yaşar Naiboğlu, Hakan Karakaya, Mustafa Yılmaz, Tamer Kıran, Şadan Kaptanoğlu, Servet Yardımcı, Recep Düzgit, Salim Erdem, Erhan Bayraktar, Asım Barlın, Nazım Kalkavan, Sualp Ürkmez, Alev Tunç, Faruk Okuyucu, Koray Deniz, Başak Akdemir, Şükrü Ergün, İrfan Erdem, Hasan Mengi,, Gündüz Nalbantoğlu, Ahmet Erol, Şaban Arıkan, Bülent Kavsak, Geza Dologh, Atalay Mülayim ve Erdoğan Yılmaz.

Bunu Paylaşın