Rusya Doğu Akdeniz’de kiminle hareket etmeli

MDN İstanbul

Hakan Mehmet Köktürk
Dz. Kur. Kd. Alb. (E) Hakan Mehmet Köktürk bu ayki makalesinde; Rusya’nın GKRY ile olan ilişkilerinin AB ve ABD tarafından köreltilmekte olduğuna, eğer Doğu Akdeniz’de varlığını sürdürmek istiyorsa Türkiye ve KKTC’nin desteğine ihtiyaç duyacağına dikkat çekiyor

Doğu Akdeniz’e göndermiş olduğumuz ikinci sondaj gemisi Yavuz’un hedefine ulaşmasının ardından, Rusya’nın “Kıbrıs’ın egemenliğine saygı duyulmalı” şeklinde açıklama yapması ülkemizde şaşkınlık yaratmış ve “Rusya’dan beklenmedik açıklama” olarak basına yansımıştır.
Bu şaşkınlığın en önemli nedeni ise yapılan açıklamanın; ABD ile S-400’lerin alınması başta olmak üzere birçok konuda sorunlar yaşanırken ve Avrupa Birliği (AB)’nin Kıbrıs açıklarındaki doğalgaz arama faaliyetlerimizin “uluslararası hukuka aykırı olduğu” gerekçesiyle ülkemize karşı yaptırım uygulama kararları alırken, son dönemlerdeki olumlu ilişkiler neticesinde toplumumuzda oluşan “Rusya dostumuz” algısına ters bir açıklama olmasıdır.
Rusya’nın Doğu Akdeniz’de GKRY lehine açıklama yapmasını beklememe nedenlerimizden birisi de ülkemizin deniz yetki alanları sınırlandırmasında sorun yaşamadığı tek denizin Rusya ile kıyıdaş olduğumuz Karadeniz olmasıdır. Ülkemiz, Karadeniz’de 1986 yılında Münhasır Ekonomik Bölge (MEB) ilan etmiştir. Müteakiben Türkiye’nin ve Sovyetler Birliği’nin karşılıklı mektupları ile iki taraf ilan ettikleri MEB’leri kabul ettiklerini birbirlerine bildirmişlerdir.
Türkiye ve Rusya arasında MEB açısından sorun olmaması sayesinde Mavi Akım ve Türk Akım boru hatları Karadeniz’in altında inşa edilebilmiştir.
Rusya ile GKRY arasındaki ikili ilişkileri incelediğimiz de ise; 1960’lı yıllarda başlayan ilişkiler Soğuk Savaş sonrası dönemde daha da üst seviyeye çıkmıştır. GKRY Rusya’ya en fazla yatırım yapan beş ülkeden biridir. GKRY’den Rusya ekonomisine yapılan yatırımlar 200 milyar doları aşmış durumdadır. GKRY ekonomisine yapılan yabancı yatırımlarda ise yüzde 80 pay Rusya’ya aittir. Rus milyarderlerin kaçırmak istedikleri paralarını GKRY’deki banka hesaplarında tuttuğu, GKRY bankalarındaki her iki eurodan birinin Rus vatandaşlarına ait olduğu belirtilmektedir.
2004’de AB’ye üye olması sonrasında ise, GKRY’nin özellikle kara para aklama merkezi olarak kullanılmasının engellenmesi yönünde AB talepleri gündeme gelmiştir. AB’nin bu kapsamda bir uyarı mektubu gönderdiği, GKRY Maliye Bakanlığı’nın yasa dışı faaliyetlerden elde edilen gelirlerin yasallaştırılmasının engellenmesi ve buna karşı mücadele edilmesiyle ilgili kara para aklama yasasında değişiklik yapılmasını öngören öneriyi apar topar meclisine gönderdiği, Şubat 2019’da basında yer almıştır.
AB’nin GKRY’nin kara para aklamasını önleme çabalarının başarılı olması durumunda Rusya bu maksatla GKRY bankalarını kullanamayacaktır. Bu süreçte GKRY ve Rusya’nın karşılıklı bağımlılığı azalacaktır. AB Rusya ile GKRY’nin bağımlılığını azaltıcı tedbirler almak için çaba harcarken, Doğu Akdeniz’deki doğalgaz sondaj çalışmaları nedeniyle ülkemize karşı yaptırım kararı alarak GKRY’yi desteklediklerini göstermek için ilave çaba harcamaktadır.
Aynı kapsamda Rus yapımı S-400 hava savunma sistemlerin ülkemize gelmeye başlamasının ardından, ABD GKRY’ye 1987’den bu yana uyguladığı silah ambargosunun kaldırılmasını düzenleyen yasayı kabul etmiştir. Aynı yasanın GKRY ABD’den silah satın alırsa, Rusya’ya ait savaş gemilerinin GKRY limanlarını kullanmasına da izin verilmemesini içerdiği basına yansımıştır.
Rusya ulusal güvenliğini Akdeniz’den itibaren kademeli olarak tesis etmeyi planlamakta ve bu maksatla donanmasına ait birkaç gemiyi düzenli olarak Akdeniz’de bulundurmaktadır. Rus gemilerinin Suriye’nin Tartus Limanı’nda mevcut askeri deniz üssünü yaşanan iç karışıklıklar sebebiyle istediği gibi kullanamadığı ve Rusya’nın GKRY’nin Baf şehrinde bir askeri üs sahibi olmak istediği daha önceki dönemlerde gündeme gelmiştir.
Ayrıca GKRY, ileride Rus doğalgazına rakip olacak Doğu Akdeniz gazını denizaltından Avrupa’ya ulaştıracak bir boru hattı yapılması için İsrail, Yunanistan ve İtalya ile işbirliği anlaşması imzalamıştır.
ABD ve AB’nin girişimlerinin GKRY tarafından kabullenildiği, GKRY ile Rusya arasındaki karşılıklı bağımlılığın zaman içinde azalacağı, GKRY’nin ABD ve AB tarafına yaklaşacağı görülmektedir.
Ülkemiz ile Rusya arasında Türk Akımı ve Mavi Akım gaz boru hatları ile enerji ve ekonomi alanındaki karşılıklı işbirliği ve ekonomik bağımlılık gittikçe artmaktadır. Rus doğalgazı Türk Akımı Boru Hattı projesiyle 2019 yılı sonunda ülkemiz üzerinden Avrupa’ya ulaşacaktır. Türk Akımı Boru Hattı projesine entegre bir petrol boru hattı ile Doğu Akdeniz’de çıkaracağımız doğalgazın Avrupa ülkelerine ulaştırılması mümkündür.
Rusya, ulusal güvenliği için Doğu Akdeniz’de varlığını sürdürmek ve yaşam alanı bulmak istiyorsa, bunu bölgedeki politikalarını kararlılıkla sürdüren ülkemizi ve Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’ni destekleyerek sağlayabilecektir.

Bunu Paylaşın