Demir cevheri ticaretinin 2010 yılında 1 milyon tonu aşması bekleniyor
2009 yılında deniz yoluyla yapılan demir cevheri ticareti 2008’e göre yüzde 10,6 arttı. 2010 yılında ise yüzde 9’un üzerinde artarak 1 milyon tonu aşması bekleniyor. 2008 yılında toplam ticaretin yarısını gerçekleştiren Çin 2009 yılında bu oranı 3’te ikiye çıkardı. 2008 yılında toplam 443.7 milyon ton demir cevheri ithal eden Çin’in 2009 yılı toplam demir cevheri ithalatının 1/3 oranında artarak 600 milyon tonu aşması bekleniyor. Bu, ayda ortalama 50 milyon ton ithalat anlamına geliyor.
Dünya çelik üretiminin bu yıl yüzde 10 azalması bekleniyor
Çelik hakkında piyasa bilgileri veren bağımsız İngiliz şirketi MEPS’e göre 2009 yılında dünya çelik üretimi 1,2 milyar ton olarak gerçekleşecek. Bu tahmin gerçekleşirse, bu yıl çelik üretimi geçen yıla göre yüzde 9,5 azalacak. Aslında bu tahmin 2009 yılı başında yapılan tahminlerin oldukça üzerinde. AB, Kuzey Amerika ve Okyanusya gibi sanayileşmiş ülkelerdeki çelik sektörleri ekonomik krizden en fazla etkilendi. 2010 yılında dünya çelik üretiminin 2009 yılına göre yüzde 13’e yakın artacağı tahmin ediliyor.
Çin çelik üretiminde
beklentilerin üzerine çıktı
2009 yılı başında 460 milyon ton ham çelik üretmesi beklenen Çin’in, bu tahminin çok üstünde çıkarak 2009 yılında yaklaşık 573 milyon ton ham çelik üretimi gerçekleştirmesi bekleniyor. 2008 yılında Çin toplam 500.5 milyon ton ham çelik üretmişti. Çin çelik fabrikalarının yıllık üretim seviyelerinin 700 milyon tona ulaştığı bildiriliyor. Ülke metal sektöründe aşırı arz sorunu ile karşı karşıya ve hükümet buna karşı çeşitli önlemler almayı planlıyor.
Çin’in 2010’da beklenen ham çelik üretimi 620 milyon ton civarında. Bu miktarı 2,5 ile çarparsak ihtiyaç duyduğu demir cevheri ortaya çıkıyor ki bu da 1550 milyon ton. İç üretimi 2008 yılında 906 milyon ton olmuştu. İhtiyaç miktarından iç üretimi çıkarırsak ithalat ihtiyacı 650 milyon ton civarında diyebiliriz.
Kömür ticaretinde de beklentiler yüksek
Deniz yoluyla yapılan termal kömür ticaretinin 2009 yılındaki 598 milyon ton seviyesinden 2010 yılında yüzde 4’ün üzerinde artarak 624 milyon ton seviyesinde gerçekleşmesi bekleniyor. Kok kömürünün ise yüzde 10,5 artışla 219 milyon tondan 242 milyon tona ulaşması bekleniyor. Avrupa’nın termal kömür ithalatı 2008 yılında 150 milyon ton iken 2009 yılında 132 milyon tona gerilemiş görünüyor. Kok kömürü ithalatı ise 46 milyon tondan 33 milyon tona geriledi. Avrupa’nın 2010 yılında 137 milyon ton termal, 41 milyon ton kok kömür ithal etmesi bekleniyor. Asya termal kömür ithalatının ise 2010 yılında 2009 yılı seviyesinde kalması bekleniyor.
Dünyanın en önemli termal kömür ithalatçısı Japonya’nın termal kömür ithalatının 2010 yılında da 2009 yılındaki seviyesinden 6 milyon artacağı, diğer bir deyişle 101,5 milyon tonda kalacağı tahmin ediliyor. Japonya 2008 yılında 111 milyon ton termal kömür ithal etmişti. Kömür ithalatındaki 2008 yılına göre düşüş olması ülkenin çevre ile ilgili endişeler yüzünden gittikçe daha fazla nükleer enerji kullanmasından kaynaklanıyor.
Diğer önemli bir kömür ithalatçısı olan ve bu yıl 42 milyon ton civarında kömür ithal etmesi beklenen Hindistan’ın 2010 yılı kömür ithalatının ise, termal ve kok kömür birlikte, 70 milyon tonu bulması bekleniyor.
Hindistan gibi kömür ithalatının artması beklenen diğer bir ülke ise Çin. Bu yılki ithalatının (termal ve kok) 110 milyon tonu aşması beklenen Çin’in gelecek bir kaç yıl içerisinde ithalatının 200 milyon ton civarında gerçekleşmesi bekleniyor.
Bu arada Asya’nın en büyük kömür ihracatçısı olan Endonezya, Hindistan ve Çin’e olan satışlarını artırmaya çalışıyor. Endonezya 2008 yılında 53 milyon ton olan üretimini 2009 yılında 100 milyon tona çıkardı.
Hububat ticareti düşecek
Uluslararası Hububat Konseyi IGC son raporunda; 2008/09 sezonunda 247 milyon ton düzeyde gerçekleştiğini tahmin ettiği küresel hububat ticaretinin temmuz 2009 – haziran 2010 sezonunda, 2008’in rekorunun 19 milyon ton altında, 228 milyon ton olarak öngörüyor.
IGC 2008/09 ile kıyaslandığında, Kuzey Afrika ve Yakın Doğu Asya’nın iyi rekolteleri sonrasında daha az ithalat yapacaklarını tahmin etmektedir. Ayrıca, ABD dışındaki ve Avustralya hariç çoğu lider ihracatçı ülkelerin ihracatlarında önemli miktarlarda düşme beklenmektedir.
