68 ülkeden 1.344 Ceo 2014 yılından umutlu

MDN İstanbul

Küresel ekonomide gözler ABD Merkez Bankası FED’in atacağı adımlara odaklanırken, 2014 yılı için dünya ekonomisinin ve küresel ticaretin gideceği yönü kestirmek oldukça zor görünüyor. Dünya ekonomisinin seyrine yönelik ışık tutan en önemli çalışma ise hiç kuşkusuz bu yıl 17.’si yapılan PwC Küresel CEO Araştırması. Dünyanın önde gelen şirketlerinin CEO’ları ile görüşülerek yapılan bu araştırma yılın kalan bölümü için ekonomi ve iş dünyasına ışık tutan veriler içeriyor. Bu yıl 68 ülkeden 1.344 CEO’nun katıldığı PwC Küresel CEO Araştırması’na göre Global CEO’ların önemli bir bölümü ekonominin iyileşmekte olduğunu düşünürken yüzde 39’u şirketleri için büyüme öngörüyor. Araştırmaya göre, aşırı regülasyon, bütçe açıkları ve vergi politikaları hakkındaki endişeler ise tüm zamanların en yüksek seviyesine ulaştı. PwC’nin bu yıl “Gelecek için hazır olmak: Küresel trendlerden fayda sağlamak” başlığıyla yayınladığı 17. Yıllık Küresel CEO Araştırması’na göre dünya genelinde önümüzdeki 12 ayda küresel ekonominin iyileşme kaydedeceğini düşünen CEO’ların sayısı geçen yıla göre iki kat arttı. Araştırmaya katılan CEO’ların yüzde 39’u 2014 yılında şirket gelirlerinin artacağından “oldukça emin” olduklarını söyledi. Araştırma sonuçlarına göre, önümüzdeki 12 ayda küresel ekonomide iyileşme öngören CEO’ların sayısı geçen yıl sadece yüzde 18 iken, bu yıl 2 kattan fazla artışla yüzde 44’e ulaştı. Küresel ekonomide düşüş yaşanmasını bekleyen CEO oranı ise, 2013’te yüzde 28 iken  bu oran, hızlı bir düşüşle bu yıl sadece yüzde 7’de kaldı. CEO’ların yüzde 39’u, kendi şirketleri için önümüzdeki 12 ayda gelir artışı yaşayacağından “oldukça emin” olduklarını belirtiyor. Bu görüşte olan CEO’ların oranı geçen yıl yüzde 36 iken, bu yıl yüzde 39’a yükseldi. Gelir artışına yönelik duyulan güven ise, 2009 yılında yüzde 21 seviyesindeydi.

Türkiye büyüme potansiyeli olan ülkeler arasında
CEO’ların en fazla büyüme öngördükleri ülkelerin başında Çin ve ABD geliyor. Türkiye yüzde 8’lik bir oranla CEO’ların iyi büyüme göstereceklerini düşündüğü ülkeler arasında yer alıyor. Araştırma sonuçlarını değerlendiren PwC Türkiye Başkanı Haluk Yalçın, “Dünyada ve ülkemizde 2014’e oldukça yüklü bir gündem ile girdik. Tüm dünyada bu zor döneme iyice ısınan CEO’larda olumluya dönüş beklentisi artmış durumda. Kaptanlar gemilerini bir yandan dalgaların etkisinden sakınırken bir yandan da rotayı tekrar büyüme ve kârlılığa doğru çevirmenin yollarını arıyorlar.  Dünya ekonomisinin geleceğine imza atacak demografik değişim, küresel ekonomik gücün akışı, hızlanan şehirleşme, iklim değişimi ile teknolojideki müthiş ilerleme gibi temel trendleri dikkate almak doğru rotanın belirlenmesi açısından çok önemli. Tüm dünyada CEO’lar artan regülasyon ve ağır makro koşullara rağmen gelecekten daha umutlu.  Türk CEO’lar ise içinde bulunduğumuz coğrafyanın zorlukların farkında olmakla birlikte dalgalı deniz deneyimlerini konuşturmaları gereken zamanlarda olduğumuzun farkındalar.  Türkiye’nin gelişmekte olan ekonomiler kategorisindeki yerini sağlamlaştırmak üzere zorlu geleceğe ihtiyatlı ancak istekli bir yönelim var.  Birçok alanda kısa vadeli güçlüklerin farkında ancak büyümeye istekli bir CEO beklentisi Türk CEO’larını içinde bulundukları gruptan ayrıştırıyor.  Önümüzdeki dönemde Türkiye’nin büyüme potansiyeli açısından dikkat çeken bir konumda olması Türkiye’den katılan 43 CEO’nun görüşlerine yansımış durumda.  İlerleyen günlerde Global anketimizin Türk CEO’larının görüşleri ile kıyaslamalı yorumları ile birlikte olacağız” diye konuşuyor.

Global Ceo’ların güveni yerine geldi
Araştırma sonuçlarını değerlendiren PwC Küresel Başkanı Dennis M. Nally ise CEO’ların güveninin yerine gelmeye başladığına dikakt çekiyor. Ekonomik krizi başarılı bir biçimde atlatmaları için şirketlerini başarılı bir şekilde yönlendiren CEO’ların şu anda hem gelirlerini hem de küresel ekonomiye yönelik beklentilerini artırabilecekleri konusunda iyimser olduklarının altını çizen Nally, “Ancak, kriz sonrası ekonomide, özellikle de gelişmekte olan pazarlarda yavaşlayan büyüme gibi değişken koşullarla başa çıkarken sürdürülebilir büyüme sağlamanın hâlâ zor olduğunun bilincindeler. Aşırı regülasyon, bütçe açıkları ve vergi yükünün en üst seviyeye ulaşması ile ilgili endişeleri devlete açık bir biçimde belirten CEO’ların üzerindeki kara bulutlar varlığını sürdürmeye devam ediyor” diyor.
Küresel CEO Araştırması’nda öne çıkan detaylı sonuçlar ise şöyle: Koşulların iyileşmesiyle birlikte, kısa vadeli küresel ekonomik tahminlere yönelik en büyük güveni bölgesel ölçekte Batı Avrupalı CEO’lar duyuyor. Bu bölgeyi, Ortadoğu (yüzde 49), Asya Pasifik (yüzde 45), Latin Amerika (yüzde 41), Kuzey Amerika (yüzde 41) ve Afrika (yüzde 40) takip ediyor. Yüzde 26 ile en az güveni Orta ve Doğu Avrupalı CEO’lar duyuyor.  Sektöre göre bakıldığında, gelecek 12 aya ait tahminlere yönelik en fazla güveni (yüzde 46) Konaklama ve Eğlence sektöründeki CEO’lar gösteriyor. Bu sektörü, Bankacılık ve Sermaye Piyasaları (yüzde 45), Perakendecilik (yüzde 44), Finansal Hizmetler (yüzde 44), Varlık Yönetimi (yüzde 44), Haberleşme (yüzde 44) ve Mühendislik ve İnşaat (yüzde 41) izliyor. En az güven duyanlar ise yüzde 19 ile metal sektöründeki CEO’lar.

Endişe, devlet müdahalesi
Yüzde 69 ile kısa vadede gelir artışına yönelik en fazla güveni Ortadoğu’daki CEO’lar duyuyor. Bu oran geçtiğimiz yıl yüzde 53 olarak kayıtlara geçmişti. Geçtiğimiz yıl ulaştığı yüzde 36’lık orandan artış kaydederek bu yıl yüzde 45’e ulaşan Asya Pasifik, bu bölgeyi takip ediyor. Batı Avrupa’da ise, gelir artışına ilişkin güven seviyesi geçen yıla göre yüzde 8 artarak yüzde 30’u buldu. Buna karşın, Afrika’da gelir artışına güven duyanların oranı düşüş yaşamayı sürdürdü. Afrikalı CEO’ların sadece yüzde 40’ı 12 aylık büyümeye oldukça emin bir şekilde yaklaşıyor. Bu oran, geçen yıl yüzde 44, 2012’de ise yüzde 57 idi. Güven oranı ayrıca Latin Amerikalı CEO’lar arasında aşağı yönlü bir eğilim gösteriyor. Geçen yıl yüzde 53 olan ilgili oran bu yıl yüzde 43’te kaldı. Bu arada, Kuzey Amerika’daki CEO’ların gelir artışına duyduğu güven yüzde 33 ile istikrarını koruyor.
Güven oranları ülke bazında önemli ölçüde değişiklik gösteriyor: gelir artışından çok emin olan CEO’lara ilişkin en yüksek oran yüzde 53 ile Rusya’da görülürken 2014’teki gelir artışına çok güvenle bakan CEO oranının yüzde 10 olduğu Arjantin takip ediyor.
Ekonomiden beklentileri yüksek olan CEO’ların temel endişeleri de değişiklik gösteriyor. Devlet müdahalesi ya da devlet müdahalesinin eksikliği CEO’ların endişelerinin başında geliyor. Aşırı regülasyon konusunda endişe duyan CEO’ların oranı yüzde 72 iken, bütçe açığı konusunda da yine aynı oran görülüyor ve  bu alanda hiç olmadığı kadar endişe duyulduğunu ortaya koyuyor. CEO’ların özellikle aşırı regülasyon konusunda endişeli olduğu ülkeler yüzde 88 ile Fransa, yüzde 85 ile Avustralya, yüzde 82 ile Hindistan ve yüzde 77 ile Almanya. ABD’de yüzde 92 oranla CEO’ların en fazla endişe duydukları konuyu bütçe açıkları oluşturuyor ve ABD’yi yüzde 90 ile Arjantin ve yüzde 84 ile Fransa takip ediyor. CEO’lar, gelişmiş pazarlardaki durgun büyüme konusunda ne kadar endişe duyuyorlarsa (yüzde 71) gelişmekte olan ekonomilerdeki düşüş konusunda da neredeyse o kadar endişelendiklerini (yüzde 65) belirtiyorlar. Vergi yükündeki artış (yüzde 70), yetenekli insan kaynağının bulunabilirliği (yüzde 63), döviz kurundaki dalgalanma (yüzde 60) ve sermaye piyasalarının istikrarsızlığı (yüzde 59) da en fazla endişe duyulan konular arasında yer alıyor.

Gelecekteki büyüme için ne gerekiyor?
Gelecekteki büyüme için neyin gerekli olduğu sorulduğunda, CEO’ların yüzde 35’i yeni ürün ve hizmet geliştirmenin en önemli fırsatlar olduğunu belirtiyor. Bu oran, geçen yıl yüzde 25’ti. Bir sonraki yıl için birleşme ve satın alma ya da stratejik iş ortaklığı faaliyetleri yürütmeyi planlayanların sayısı, geçen yıl yüzde 17 iken bu yıl yüzde 20 oldu. Ayrıca, CEO’lar, BRIC (Brezilya, Rusya, Hindistan ve Çin) ötesindeki ülkelerdeki büyüme olanaklarını keşfettiklerini ve Endonezya, Meksika, Türkiye, Tayland ve Vietnam’da gelecek üç ila beş yıl içinde önemli büyüme fırsatları gördüklerini belirtiyor. ABD, Almanya ve İngiltere’de üst sıralarda yer alıyor.
CEO’lar, önümüzdeki yıl için çalışan sayısını artırmaya yönelik planlar konusuna daha olumlu bakıyorlar. Geçen yılki yüzde 45’lik orana kıyasla, bu yıl CEO’ların yarısı önümüzdeki 12 ay boyunca işe alım yapmayı planlıyorlar. İş olanaklarının en olumlu göründüğü sektörler arasında, teknoloji (yüzde 63), iş hizmetleri (yüzde 62) ve varlık yönetimi (yüzde 58) yer alıyor. Küresel ekonominin istikrar kazanmasıyla birlikte, CEO’lar da önümüzdeki beş yıl içinde işletmelerini dönüştürecek önemli trendleri belirlediler. Bunların başında, CEO’ların yüzde 81’inin belirttiği teknolojik gelişmeler geliyor. Bunu, yüzde 60 ile demografik değişim ve yüzde 59 ile küresel ekonomik güçteki değişim takip ediyor. CEO’lar, bu ve diğer zorluklarla başa çıkabilmek için yetenek stratejilerini (yüzde 93), müşteri büyümesini ve elde tutma stratejilerini (yüzde 91), teknoloji yatırımlarını (yüzde 90), organizasyon yapısı/tasarımını (yüzde 89) ve veri kullanımı ve yönetimini değiştireceklerini söylüyorlar. CEO’ların yarısından fazlası, mevcut plan döneminin üç sene olduğunu belirtirken, yüzde 40’ı ise zaman çerçevesinin ideal olduğunu söylüyor.

Bunu Paylaşın