Yassıada Sualtı Arkeopark Projesi, Turizm Bakanlığı’nın hız vermesiyle hayata geçiyor
Bodrum’un Turgutreis beldesinin 3 mil açığındaki sualtında bulunan tarihi batıklar, “Yassıada Sualtı Arkeopark Projesi” kapsamında turizme kazandırılacak. MS II. ve XVI. yüzyıllar arasını kapsayan bir zaman diliminde yirminin üzerinde geminin battığı bilinen Yassıada’nın dalışa açılması amacıyla 2003 yılında başlatılan proje kapsamında çalışmalarını hızlandıran Turgutreis Belediyesi, Kültür ve Turizm Bakanlığı ve Muğla Valiliği’yle de bir protokol imzaladı.
Tropik kuşağın flora-faunası var, Yassıada’nın ise batıkları
Tüm dünyada büyük ses getirecek olan Yassıada projesi kapsamında ada üzerinde konferans salonu, kafeterya, basınç odaları ve restoran yapılacak. Aynı zamanda sualtına yerleştirilecek kameralarla bölgeye gelen dalış tutkunlarına sinevizyon gösterisi yapılacak. Böylece dünyanın dört bir yanından gelecek olan yerli ve yabancı dalgıçlar, Yassıada’da bulunan tarihi batıkları, eskiden şarap ve zeytinyağı taşımak için kullanılan amforaları görme imkânına kavuşacak. Uzmanların verdiği bilgiye göre tropik kuşakta yer almayan ülkemiz denizlerinde sualtı flora-faunası, Kızıldeniz, Uzakdoğu, Karayibler veya Avustralya’daki kadar zengin değil. Ancak özellikle Ege ve Akdeniz’in birleştiği noktada bulunan Turgutreis’in 3 mil açığındaki Yassıada tam bir sualtı müzesi konumunda. Yüzyıllar boyunca Akdeniz’de sefer yapan ticaret gemilerinin rotasında yer alan Yassıada’nın güneybatısındaki ve güneydoğusundaki 2-3 metrelik sığ alan fırtınalı havalarda dönemin gemilerine mezar olmuş ve bu bölgede batan gemiler birbiri üstüne yığılarak günümüzde doğal bir batık müzesi görünümünü almış. 
Roma, Rodos, Bizans ve Osmanlı batıkları, dalış tutkunlarını cezbedecek
Dokuz Eylül Üniversitesi Deniz Bilimleri ve Teknolojisi Enstitüsü Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Harun Özdaş’ın Ege ve Akdeniz’de sürdürdüğü batık araştırmaları kapsamında Bodrum Yarımadası’nda Yassıada civarında rapor ettiği yirminin üzerindeki batıktan üçü üzerinde bugüne kadar bilimsel çalışma yürütülmüş. Yassıada’da bulunan en önemli dört batığın arasında, MS VII. yüzyıl Bizans Batığı, MS IV.-V. yüzyıl Roma Batığı, MS II. yüzyıl Rodos Batığı ve MS XVI. yüzyıl Osmanlı Batığı bulunuyor. Bu dört batıktan Rodos Batığı dışındaki üç batığın bilimsel anlamda kazısı gerçekleştirilmiş durumda. Öte yandan Harun Özdaş’ın verdiği bilgiye göre Yassıada Bizans Batığı’yla başlayan Bodrum Yarımadası’ndaki kazılar sayesinde sualtı kazı teknikleri de geliştirilmiş.
“Dalış turizmi dünyanın gözdesi”
Yassıada’nın dalış turizmine açılmasının Türk turizmine büyük yarar getireceğini belirten Turgutreis Belediye Başkanı Ali Server Yazgan, “Dünyada sualtı turizmi artık ciddi bir önem kazandı. Dalış turizmi dünyanın gözdesi. Sualtı ve dalış turizmine önem veren ülkeler önemli gelirler elde ediyorlar. Yassıada sualtı ören yeri olabilecek bir yer ve her türlü dalgıca hitap eden ve heyecanlandıran bir konuma sahip. Dolayısıyla burası ülke ekonomisine, turizme büyük faydalar sağlayacak. Yassıada turizme kazandırıldığı zaman, dünyanın birçok bölgesinden dalgıçlar Turgutreis’e akın edecek” dedi. Bodrum Sualtı Arkeoloji Müzesi’nde şu an Yassıada batıklarından çıkarılan çok sayıda tarihi amforanın ve batığın sergilendiğini belirten Turgutreis Belediye Başkanı Ali Server Yazgan şunları söyledi: “Turgutreis’in 3 mil açığında bulunan tarihi Yassıada batıkları sadece Türkiye için değil tüm dünya turizmi için büyük önem taşıyor. Bakanlıklarla ve tüm yetkili mercilerle imzaladığımız protokol çerçevesinde gerekli izinleri aldık. Keşif ve yaklaşık maliyet hesaplamaları bitmiş durumda, gerekli çalışmaları zaman kaybetmeden sürdürüyoruz. Tüm dünyanın gözü bir anda Turgutreis’e çevrilecek. Yılın on iki ayı Yassıada da dalış turizmi yapılacak. Tarihimizi tüm dünya izleyecek.”
