Hazine kritik viraja girdi

MDN İstanbul

ABD bankalarının açıklanan ikinci çeyrek bilançoları ve Royal Bank of Scotland analistlerinin 3 ay içerisinde küresel piyasalarda “büyük çöküşe hazır olun” başlıklı raporları piyasaların tadını iyice kaçırdı. Bankaların mortgage zararlarının üçüncü çeyrekte de varlığını sürdürüyor olması ve petrol, emtia ve gıda fiyatlarının aşırı yükselmesiyle ortaya çıkan enflasyon endişeleri de yatırımcıları likit kalma yoluna itiyor.

“Var mısın, yok musun?”
Yurtdışı piyasalarda bu gelişmeler yaşanırken, İstanbul Menkul Kıymetler Borsası (İMKB) ise kelimenin tam anlamıyla yönünü arıyor. 38 bin puan seviyelerine “demir atan” endekste, bu seviyede bir anlamda “var mısın, yok musun?” oynanıyor. Çünkü endeks 38 bin puanın altına iner inmez yeni alımlar geliyor ve tekrar 38 bin seviyesine yerleşiyor. Ancak ne aşağı ne de yukarı yönlü bir trend yaşanmıyor. Yatırımcılar, “Global piyasalar toparlar mı? Bizim piyasalar buradan kısa dönem bir toparlanma yaşar mı?” yönünde bir kararsızlık ve umutlu bekleyiş içindeler. Yaşanan bu süreçte hisse senedi piyasasında hacimin çok azaldığı göze çarpıyor. Fiyatların düşmesiden daha çok piyasaya ilgisizlik arttı. Mevduat faizleri yükselince, insanlar yüzde 21-22 faizi bulunca borsaya olan ilgi zayıfladı.

Hazine’nin eli zayıf
Global krizde yeni bir çalkantılı dönemine girilirken yurtiçinde siyasi belirsizliğin giderek artacağı bir döneme giriliyor. Hazine’nin yapacağı yüksek iç borç geri ödemeleri de tam bu döneme denk geliyor. Hazine’nin temmuz (22,6 milyar YTL) ve ağustosta (17,6 milyar YTL) toplam 40,2 milyar liralık itfası bulunuyor. Bu rakam Hazine’nin altı aylık itfasına eşit. Küresel dalganın bulunduğu bir ortamda bu itfanın önceden eritilmemesi büyük bir hata olarak yorumlanıyor. İki ayda 40 milyar lirayı bulan itfaya karşılık Hazine’nin 20 milyar liraya yakın bir parası hazır bekliyor. İtfanın diğer yarısını borçlanarak karşılamak ise konjonktürden dolayı kolay olmasa da, mümkün. Ama bedelini de ödemek şartıyla. Yabancı yatırımcılar sermaye zararı yazmamak için başka faktörler yanında Merkez Bankası’nın faiz artışının tamamlanmasını bekliyor. Aynı beklentiyle yerli yatırımcılar da bono tahvil alımına istekli olmazsa, Hazine ihalelerde düşük taleple karşılaşabilir. Koşullardan dolayı bu kez Hazine’nin eli zayıf, borç verenlerin ise güçlü görünüyor.

Bunu Paylaşın