ABD cephesinde açıklanan makro verilerin pozitif bir hava yaratması üzerine küresel bazda değer kazanmaya devam eden dolar, hem para birimleri hem de emtialar karşısında güçlü duruşunu sürdürüyor.
Üçüncü çeyrekteki ekonomik büyüme verisinin yüzde 2,6 ile genişleme göstermesi teknik açıdan resesyonda bulunan ABD ekonomisi için bu tehlikenin kısmi de olsa rafa kalkmasına neden oldu. Bu durum Merkez Bankası ile Biden hükûmetinin derin bir nefes almasına zemin hazırladı. Özellikle öncü veriler arasına yer alan işsizlik haklarından yararlanma başvuruları verisinin gerileme göstermesi, gelecek dönemde açıklanacak olan istihdam seviyesinin de istenilen oranlara yakın açıklanabileceğinin sinyalini üretti diyebiliriz. Dolar
Küresel ticaretteki dengeleri gösteren Baltık Kuru Yük Endeksi ise kritik 2000 seviyesinden aşağı yönlü baskılanmaya devam ediyor. Küresel ticarette daralmanın bir süre daha piyasaları etkilemeye devam edeceğini kulağımıza fısıldayan gösterge de gerileme devam ederse hammaddeye ulaşımın kış aylarında daha da zorlaşabileceğini söyleyebiliriz. Olası böyle bir senaryoda ürün fiyatlarındaki artışın tekrar tetiklenebileceği ve bu durumun raflara yansıyabileceği göz ardı edilmemelidir.
ABD tarafında, olumlu gelen makro veriler ve büyüme oranının istenilen seviyede olmamasına rağmen genişleme göstermiş olması Fed’in cephanesinin her geçen gün artmaya devam ettiğini gözler önüne seriyor. Bu durum da kararlı bir şekilde enflasyon ile mücadele eden Fed’in önümüzdeki günlerde agresif olarak hem faiz artışlarına devam edebileceğinin hem de sıkı para politikası ile doları anavatanına çağırmaya devam edeceğinin zeminini hazırlıyor. Rezerv paraya hükmeden ABD cephesinde para politikası değişmediği sürece küresel bazda dolarizasyonun devam edebileceğini hatırlatmakta fayda görüyorum. Böyle bir konjonktürde Altın ons tarafında dip arayışının bir süre devam edebileceğini belirtirsek çok da haksız sayılmayız.
Hem teknik hem de psikolojik açıdan önem düzeyi yüksek olan 1692 ana direnç seviyesi ki 200 haftalık üssel hareketli ortalamaya denk gelmekte; yukarı yönlü aşılamadığı sürece değerli metal üzerinde satıcıların daha etkin bir rol oynayabileceğini belirtmekte fayda görüyorum. 1610 desteğinde yaşanabilecek kırılma satıcılı seyrin sertleşerek momentum kazanmasına neden olabilir. Böyle bir senaryoda ise 1550 kritik seviyesi güncelliğini korumaya devam edecektir.
Bu hafta içinde beklentiler dahilinde 75 baz puan faiz artışına giden Euro Bölgesi’ndeyse işler pek de iyi gitmiyor. Siyasi politik belirsizliklerin yanı sıra bir de enerji krizi ve yüksek enflasyon ile boğuşan Euro Bölgesi’nde parite, 1 seviyesi üzerinde tutunmakta güçlük çekiyor. Faiz artışı sonrası kısmi yükseliş gösterse de kritik 1 seviyesi üzerinde satıcıların tekrar piyasaya girmesi Euro/dolar paritesinde aşağı yönlü algının korunduğuna işaret ediyor. Doların güçlü duruşunun devam etmesi durumunda 0,95 desteği piyasada tekrar konuşulmaya başlanabilir.
Uzun lafın kısası, ABD tarafında makro verilerin olumlu gelmeye devam etmesi Fed’in olası resesyon endişesinden kısmi de olsa kurtulmasına ve var gücü ile enflasyon ile mücadele etmesine olanak sağlıyor. Böyle bir durumda ise yeni faiz artışları kapıda diyebiliriz. Küresel piyasalardaki geminin kaptanı ABD, doları anavatanına çağırmaya devam ederse ki öyle görünüyor; doların ezici üstünlüğü bir süre daha gündemin ana başlığı olarak yol haritası belirlemede pusula görevi görmeye devam edecek.
Barışcan Yücel
Visne Academy Finansal Danışmanlık Y.K.B
Bu haberin/makalenin tamamı ya da bir kısmı kaynak gösterilmeden yayımlanamaz. Kaynak gösterilse dahi aktif link verilerek kullanılabilir. Kaynak göstermeden ve aktif link vermeden yayımlayanlar hakkında yasal işlem başlatılır.