Yunanistan ne yapmaya çalışıyor?

MDN İstanbul

Türkiye ile Yunanistan arsındaki istaikşafi görüşmeler 25 Ocak’ta İstanbul’da yeniden başlayacak. Türkiye görüşmelerde ön koşulsuz her konunun konuşulmasından yana tavır alırken Yunan tarafı ise uluslararası hukuka aykırı bir biçimde istediği kıta sahanlığını genişletme konusunu masaya yatırmak istiyor.

Maksimalist ideallerinden vaz geçmeyen Yunanistan son olarak istikşafi görüşmeler öncesi Parlamentosunda karasularının genişletilmesini gündeme getirdi. Yunanistan Dışişleri Bakanı Nikos Dendias, Türkiye tarafına bakan Girit Adası’nın doğusu da dahil pek çok bölgede kıta sahanlıklarını 12 mile çıkarmayı planladıklarını açıkladı.

Yunanistan bu tavrını sürdürerek nereye varmak istiyor? Diplomasi yoluyla gerçekleşmesinin imkansız olduğu isteklerini gerilim yaratarak mı mümkün kılmaya çalışıyor?

MarineDeal News olarak Ege ve Doğu Akdeniz konularında okurlarımızı sürekli uyarıyor ve bilgilendiriyoruz. Yaklaşan istikşafi görüşmeler öncesi devletimizin haklarından taviz vermeden uluslararası hukuk çerçevesinde hareket edeceğini ve diplomasi yolundan şaşmayacağını öngörüyoruz.

Bu amaçla;

Dz. Kurmay Albay (E) Serter Tuçaltan’ın Mart 2019 sayımızda yer alan “Türkiye’nin Ege ve Doğu Akdeniz’de kaybetme lüksü yoktur!’’ başlıklı makalesinde yer alan çıkarımlarını tekrar hatırlamakta fayda görüyoruz;

Değerlendirme
Ekim ayında Dışişleri Eski Bakanı Kocias’ın devir teslim konuşmasında ortaya koyduğu çalışmaların somut sonuçlarını içeren bu gelişmelerin tümü birbirleri ile bağlantılıdır.
Hatırlanacağı üzere Kocias Yunanistan’ın; Bulgaristan, Romanya ve Sırbistan’ı kapsayan enerji, güvenlik ve alt yapı merkezli Balkan inisiyatifinden bahsetmiş, Doğu Akdeniz’de Yunan MEB’inin tesis edilmesi ve enerji güvenliği kapsamında GKRY ile birlikte Lübnan, Ürdün ve Filistin ile yeni ortaklıklar kurmak, İsrail ve Mısır ile mevcut ilişkileri geliştirmek, ABD, Fransa ve İtalya ile üçlü projeler yapmak istediğini ifade etmiş, Kıbrıs bağlamında Türk askeri varlığının, güvenlik ve garantiler meselelerinin ön plana ve müzakere masasına getirilmesini başardığını belirtmiştir.

Kocias aynı konuşmasında Yunanistan’ın Arnavutluk, İtalya ve Mısır ile MEB sınırlandırması yapmak üzere ciddi adımlar attığını, ayrıca “ülke egemenliğinin genişletilmesi” kapsamında karasuyu genişliklerini 6 nm üzerine çıkarmak üzere hazırlıklarını büyük ölçüde tamamladıklarını da ifade etmiştir.

Mevcut durum Yunanistan’ın önümüzdeki dönemde ülke batısından başlamak üzere akdedeceği anlaşmalara istinaden MEB ilan edeceğini ve kademeli olarak karasularının genişletilmesi adımlarını atacağını bu adımların da başta AB olmak üzere destekleneceğini göstermektedir.

Benzer şekilde Fransa ve ABD’nin sözde GKRY MEB’inde TOTAL ve EXXON’un yapacağı çalışmaları himaye edebileceklerini işaret etmektedir.

Yunanistan; DAGF ile Türkiye’nin güneyinde, Doğu Akdeniz’de geliştirdiği Türkiye karşıtı stratejik ekseni ve hatta artık “ittifakı” genişletmektedir.

Güneyde oluşturduğu ittifakı kuzey-kuzey batıya genişletmek üzere Balkan inisiyatifini hayata geçirmekte, Karadeniz’de ve Balkanlarda Türkiye’nin etkinliğini azaltmaya çalışmaktadır.

TANAP hattının TAP ile birleştirilmesi ile zemin kazanan Yunanistan, Türk Akımı projesi ile konumunu güçlendirmek, Balkanlar ve Avrupa için enerji düğüm noktası olmak, bu konuda şart ve koşullarını azami ölçüde Türkiye ile eşit veya Türkiye’nin ilerisinde tutmak, nihayetinde transit gelirlerden istifade etmek istemekte, Balkan İşbirliği Konseyi’ne İsrail’i davet etmek suretiyle enerji ve politika olarak güney ve kuzeyi irtibatlı hale getirme yönündeki stratejisini ortaya koymaktadır.

“Balkan İnisiyatifi” çerçevesinde Karadeniz ve Ege arasında Türk Boğazları’na alternatif olacak (Bükreş-Rusçuk-Varna-Burgaz-Kavala-Selanik) hat ile Tuna ve Ege’yi (Belgrad-Üsküp-Selanik) irtibatlandıracak hatta İzmir ve İstanbul bağlantısını da ekleyerek merkez ülke konumunu kazanmak, bölgesel ulaşım ve ticarette de enerjide olduğu gibi düğüm noktası konumunu elde etmeyi amaçlamaktadır.

“Ekümenik Patrikhane” ve “Ruhban Okulu” ile dış siyaset bağlamında istifade edebileceği “güçlü bir silah ve etki aracı” yaratmaya çalışmaktadır.

Sonuç
Yunanistan’ın girişimlerine karşı Deniz Kuvvetleri Komutanlığı tarafından yürütülen faaliyetler ile araştırma ve sondaj gayretlerine devam edilirken ilave adımların da atılması gerekmektedir. Bu adımlar aşağıdadır:

Balkanlar ve Doğu Akdeniz’de Türkiye’nin yalnızlaştırılmasına yönelik Yunan stratejisi akamete uğratılmalıdır.

Bu maksatla Türkiye ve KKTC’nin deniz yetki alanlarında enerji kaynaklarının araştırılması ve işletilmesi konularında denge unsuru olabilecek ciddi ortaklıklar tesis edilmeli, aleyhimize sınırlandırma anlaşmalarının imzalanmasını önleyebilecek diplomatik adımlar atılmalıdır. Bu bakımdan RF, Çin, Suriye, Lübnan, Mısır ve Libya’ya özel önem atfedilmelidir.

Türkiye’nin MEB sınırlarının belirlenmesine yönelik teknik çalışmalar tamamlanmalı, tercihen KKTC ile yapılacak bir MEB anlaşmasına istinaden MEB ilan edilmelidir.

Ege ve Doğu Akdeniz’deki aidiyet konusu kurumsal bir politika haline getirilmelidir. Ege’de aidiyet meselesinin açıklığa kavuşturulmasından önce karasuyu genişliği ve dolayısıyla hava sahası ve kıta sahanlığı konularının çözümünün mümkün olmadığı temel yaklaşım olarak benimsenmelidir.

Ege’deki ve Kaş açıklarındaki Fener Adası ve Karaada dahil olmak üzere Doğu Akdeniz’deki EGAYDAAK sahiplenilmeli, Türkiye’nin egemenliğinde oldukları ilan edilmeli, hukuki süreç için hazırlıklı bulunulmalıdır.

Yunanistan’ın karasularının genişletilmesi kapsamında kendi batısında ve Girit’te atabileceği adımlara karşı hazırlıklı bulunulmalı; Arnavutluk, İtalya, Libya ve Mısır’ın kilit rolleri dikkate alınmalıdır.

Yunan medyasında yer alan Ege’de, ana karalar dahil farklı bölgelerde farklı karasuyu genişliğinin uygulanmasına yönelik modelleri de kapsamak olmak üzere; karasuları genişliğinin 6 deniz mili üzerine çıkarılmasının hiçbir şekilde ve hiçbir surette kabul edilmeyeceği siyaset üstü bir tavırla açıklanmalıdır.

Önümüzdeki dönemde de stratejik önemi haiz konularda en doğru analizlerin yapıldığı ve faydalı öngörülerin yer aldığı yazılarımızı sizlerle paylaşmayı sürdüreceğiz.

Bu haberin/makalenin tamamı ya da bir kısmı kaynak gösterilmeden yayımlanamaz. Kaynak gösterilse dahi aktif link verilerek kullanılabilir. Kaynak göstermeden ve aktif link vermeden yayımlayanlar hakkında yasal işlem başlatılır.

Bunu Paylaşın