Deniz Kurmay Yarbay (E) Özhan Bakkalbaşıoğlu, mayıs ayında yaşanan önemli denizcilik olaylarını kronolojik bir sıralamayla değerlendirdi
Türk Tarihi’nde Ağustos zaferler ayıdır. Türkiye Cumhuriyeti’nin kurulmasına giden 26 Ağustos Başkomutanlık Meydan Muharebesi’nin yapıldığı aydır. Atatürk’ün “Ordu’lar ilk hedefiniz Akdeniz’dir” dediği ve gelecekteki Türk Deniz Stratejisinin temeli olan emrin verildiği aydır.
26 Ağustos’ta yapılan bu savaş ile bağımsızlığımıza giden Zafer’in yolunu açan ay ise Mayıs’tır.
Bir avuç kendisine inananla 19 Mayıs 1919’da Bandırma vapuru ile Samsun’a çıkan Mustafa Kemal Paşa, deniz yolu ile Kurtuluş Savaşı’nı başlatmıştır. Bir avuç kahraman Bahriye subayı da ufak gemilerle Karadeniz’i kontrol ederek onlara lojistik destek sağlamıştır. Mayıs ayı, Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluşuna giden yolu açan bir aydır. Eski ve bakımsız bir gemi ile Karadeniz’in fırtınalarına göğüs gererek azimle seyre devam eden Bandırma gemisi personeline bu millet çok şey borçludur.
Özellikle 15 Mayıs Bahriyeliler içinde bir dönencedir. Gerçek bahar 15 Mayıs ‘ta gelir çünkü Bahriyeliler kış boyunca giydikleri siyah elbiselerini çıkarır, baharın müjdecisi olarak beyaz elbiselerini giyerler. Siyah ne kadar asalet veriyorsa, beyaz da temizliği simgeler. Aydınlık ufuklara giden yolda birleşen Bahriyeliler, kamuoyunda eskiden beri saygınlığını korumaktadır. Ülkemize gelen tüm yenilik ve değişimler Bahriye vasıtası ile olmuştur dersek, yanılmayız.
Mayıs ayının Bahriyedeki kronolojik seyrine bir göz atalım.
19 Mayıs 1090 Koyun Adaları Deniz Muharebesi, Emir Çaka Bey tarafından Doğu Roma (Bizans) donanması mağlup edilmiştir. Türklerin resmi olarak 1071’de Anadolu’ya girdikleri göz önünde tutulduğunda çok kısa bir zamanda Ege Denizi’nin stratejik önemi İzmir Beyi Çaka Bey tarafından görülmüş ve Midilli, Sakız gibi önemli adalar ele geçirilmiştir.
Mayıs 1332 Gazi Umur Bey Ege Adaları’nı ele geçirerek Eğriboz Adası’nı Venediklerden almış ve Korent Bölgesi’nde gemilerini karadan çektirerek Patras Körfezi’ne inmiştir.
28 Mayıs 1534, Barbaros Hayrettin Paşa 68 kadırga ile İtalya sahillerine akınlar yapmış; Venedik, Papalık, Malta ve İspanya donanmaları karşı çıkamamış, Akabinde Fransa’ya yardım maksadıyla Toulon Limanı’nda uzun süre kalmış ve Nice şehrini almıştır.
11-13 Mayıs 1560 İspanyol donanması ile Cerbe Deniz Savaşı yapılmış, bu savaş İspanya’nın Doğu Akdeniz ve özellikle Kuzey Afrika’dan çekilmesine neden olmuş ve 11 gemi hariç İspanyol donanması yok olmuştur.
19 Mayıs 1654 Beşike Deniz Savaşı Venedik donanması ile Girit seferi esnasında olmuş ve Venedik donanmasının yok olması ile bitmiştir.
14 Mayıs 1821 ilk defa 2’nci Mahmut Dönemi’nde Boğazlar’dan geçen özellikle yabancı gemilerin kontrol edilmesi ve gereğinde el konulması usulü başlamıştır. Bir yerde Montrö Anlaşması’nın çekirdeği olan bir karardır.
21 Mayıs 1823’te Yunan isyanı sırasında, İzbandut adı verilen isyancı Rumların 120 parçalık donanmaları Kaptan-ı Derya Hüsrev Paşa komutasındaki Türk Donanması tarafından mağlup edilmiştir.
7 Mayıs 1830, ABD ile “dostluk ve seyr-i sefanın” anlaşması imzalamıştır. Gizli maddede ABD’de yapılacak gemiler ABD gemileri kalitesinde olacak ve fiyatları ABD’deki gemiler için ödenen miktarda olacaktır yazmaktadır. Ayrıca İstanbul’da inşa edilecek gemilerin malzemeleri ABD’den gemilerle getirilecektir. Ancak İngiltere Türk Donanması’nın güçlenmesini istemediğinden, ABD Senatosu bu maddeyi siyasi bir sorun olmaması için kabul etmemiş fakat ABD bazı gizli maddeleri uygulamış ve gemi inşa mühendislerini göndermiştir.
18 Mayıs 1909, Donanma Cemiyeti’nin halktan topladığı paralarla 4 muhrip inşa siparişi verilmiş ve 1910 yılında teslim alınmıştır.
13 Mayıs 1915, İngiliz donanmasından 13,150 tonluk Goliath zırhlısı Morto Koyu’nda Binbaşı Ahmet Bey komutasındaki 620 tonluk MUAVENET-İ MİLLİYE muhribi tarafından iki adet torpille batırılmıştır. (Bu muhrip donanma cemiyetinize yaptırılan gemidir)
27 Mayıs 1919, Karadeniz’de görevli Preveze ve Aydınreis gambotları kömürsüz kaldıklarından seyre çıkamaz hâle gelmiştir. Havzada bulunan Mustafa Kemal Paşa, Harbiye Nezareti’ne telgraf çekerek kömür istemiş ve isteği kabul görülerek gambotları karakol görevlerini icra etmişlerdir.
15 Mayıs 1925 Bahriye’de şapka giyilmesi kanunlaşmış ve 25 Kasım 1925 tarihinde kabûl edilen şapka devriminden önce olmuştur.
12-20 Mayıs 1926’da Donanmamız ilk defa Ege’de tatbikat icra etmiştir. Yaklaşık 100 yıldır bu sularda görünmeyen Cumhuriyet Donanması Atatürk’ün emri ile ve bizzat katıldığı tatbikatla sancak göstermiştir.
11 Mayıs 1965, “güçlü bir Donanma oluşturmak” maksadı ile 1909 yılında kurulan Donanma Cemiyeti 1919’da kapanmış ve 1965’te tekrar kurulmuştur. Donanma Vakfı olan bu kuruluş Kıbrıs Barış Harekâtı’nda kullanılan çok sayıda çıkarma gemisi inşa etmiştir. Üzülerek söylemek gerekirse 1980 darbesi sonunda diğer terör ve sakıncalı vakıflarla bir tutularak kapatılmış ve bilahare Türk Silahlı Kuvvetlerini Güçlendirme Vakfı’nın bünyesine girmiştir.
Burada Atatürk’ün Donanmaya ve onun görevlerine olan hassasiyetini görmekteyiz. Havza’da Amasya tamimi hazırlıkları ve o kargaşalı ortamda Donanma’ya olan bakışı Cumhuriyet’in ilanından sonra da devam etmiştir. Özellikle Mareşal Fevzi Çakmak ve diğer yakın silah arkadaşları, kıyıları koruyan küçük ve mayın gemileri ağırlıklı bir donanma istemişler, Atatürk buna karşı çıkmış ve Yavuz zırhlısının onarılması için bizzat emir vermiş; İtalya’da ve Almanya’da yaptırılan 4 muhrip ve 4 denizaltı ile Donanmayı güçlendirmiştir.
Dikkat edilirse 19 Mayıs 3 büyük zaferi barındırıyor. Tüm olumsuzluklara ve bilimsel bütün kuralların aksine ve de Ordusu, Donanması dağıtılmış, işgal edilmiş bir ülkenin 11 yıl savaşan askerinin bir bağımsızlık ateşi etrafında toplanması Atatürk’ün azim ve iradesinin başarılmış bir zaferdir.
Bunun yanı sıra Koyun Adaları Deniz Savaşı, Türk Deniz Kuvvetlerimizin kuruluş yılı olarak kabul edilmiştir. Beşike Deniz Savaşı ise Venedik donanmasının artık Ege ve Doğu Akdeniz’den uzaklaştığı ve Girit Adası’nın alınması ile sonuçlanmış bir zaferdir.
Bu yazımda kronoloji ile vermeye çalıştığım olaylar aslında bir farkındalık yaratmak içindir. Sayfaları karıştırdıkça zafer, yenilgiler ve önemli olayları görebilmekteyiz. Bu tarih bilincini benimsersek ve özellikle deniz tarihimizi bu bakışla incelersek neden Mavi Vatan dediğimiz çok daha iyi anlaşılacaktır. Bugün yeniden, denizlerimize sahip çıkma mücadelesi veriyoruz. Osmanlı İmparatorluğu’nun çöküşünün nedenleri arasında donanmaya verilmeyen önem ilk üç sıranın içindedir.
Denizlerimize sahip çıkarsak Türk teşkilatının, Orta Asya topraklarından denize açılması kolay olur. Türk Cumhuriyetlerinin limanı olarak, enerji kaynaklarının dağıtımında bir köprü vazifesi gören Anadolu’nun denizlerden korunması ve ekonomik düzeyimizin yükselmesini istiyorsak Mavi Vatan doktrinine sahip çıkmak zorundayız, Türkiye’nin bekası denizlerdir.
19 Mayıs Gençlik ve Spor Bayramı Türk ulusuna kutlu olsun.Aynı zamanda Deniz Kuvvetlerimizin kuruluşu olan bu gün tüm Bahriye camiasına kutlu olsun, her zaman pruvaları neta, denizleri sakin olsun.
Bu haberin/makalenin tamamı ya da bir kısmı kaynak gösterilmeden yayımlanamaz. Kaynak gösterilse dahi aktif link verilerek kullanılabilir. Kaynak göstermeden ve aktif link vermeden yayımlayanlar hakkında yasal işlem başlatılır.