Kıyı yapılaşmalarına dikkat

MDN MEDIA

İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Coğrafya Bölümü Öğretim Görevlisi Prof. Dr. Sedat Avcı, Küresel Denge Derneği ile yürüttükleri proje kapsamında yapılan araştırmalarda, İzmir’de fırtına kabarmaları sonucu deniz seviyesinin yükselip, yaşam alanlarını etkileyeceğini söyledi

İklim Dinamiği ve Ekoloji Uzmanı Prof. Dr. H. Nüzhet Dalfes ve denizlerin su seviyesinin artışına yönelik araştırmalar yapan Prof. Dr. Sedat Avcı, Küresel Denge Derneği’nin İstanbul ve İzmir İlleri için Deniz Seviyesi Yükselmesi ve Olası Etkileri raporu kapsamında, fırtınalar nedeniyle kabaran denizlerdeki artan su seviyesinin yaşam alanlarını da etkileyeceğine dikkat çekti.

Deniz suyu yeraltı sularına da karışabilir

Son dönemde yaşanan kabarmalar nedeniyle su seviyesinin 100 metre ilerleyerek kıyı yapılarına ulaştığını belirten Avcı, deniz suyunun yeraltı sularına karışabileceğini de ekledi.

Fırtına kabarması binaların temeline yaklaşıyor

Avcı, “İzmir’in Karşıyaka ilçesinde Uçan Yunuslar Heykeli’nin bulunduğu bölgede deniz seviyesinde olası bir yükselmede, gelecekte neler olabileceğini günümüz koşullarında görebiliyoruz. Fırtına kabarmalarında su seviyesi ne kadar yükselirse, gelecekte de denizdeki su seviyesinde o kadar yükselme olabilir. Fırtına kabarmalarında 60 santimlik bir yükselme söz konusu olabiliyor. İki gün önce yağışlı bir hava vardı. Uçan Yunuslar Heykeli’nde yeşil alan tamamen deniz suyundan etkilendi. Fırtına kabarması olduğunda bu su, iç kesimlere doğru demir yolunu, kara yolunu geçiyor ve binaların temeline yaklaşıyor. Girne Caddesi’ne kadar gidebiliyor. Mesafe 100 metreyi bulabiliyor” dedi.

Tedbir almak için zaman var

Konak ilçesinde Saat Kulesi’nin olduğu bölgede de aynı durumla karşılaştıklarını belirten Avcı, deniz seviyesinin bugünden yarına yükselmeyeceğini ve hâlâ tedbir almak için zaman olduğunu söyledi. Bu durumdan daha az etkilenmek için kıyıdaki yapıların buna göre ayarlanması gerektiğini ekledi.

Tarımsal alanlarda, taban suyu özelliğini kaybedebilir

Kıyıda yapılaşma olmayan yerlerin başka şekillerde etkileneceğine dikkat çeken Avcı, “Bazı kıyılarda yapılar söz konusu değil; deniz seviyesinin yükselmesi, bu durumda farklı değişikliklere yol açacak. Örneğin Gediz Deltası, Çamaltı Tuzlası’nda üretimin devam etmesi için farklı önlemler alınması gerekiyor. Tarımsal alanlarda deniz suyunun yükselmesi taban suyunun özelliğini kaybetmesine de yol açacak. Bu ciddi bir problem olarak karşımıza çıkıyor. Deniz seviyesi yükseldiği zaman yeraltı suyuna deniz suyundan bir sızma olacak. Bu da bitkileri sulamak için kullanacağımız sularda kayıp anlamına gelebiliyor” dedi.

DHA

Bunu Paylaşın