Antalya’nın Kemer ilçesi Tekirova bölgesi açıklarındaki Üç Adalar’da serbest dalış yapan Çağdaş Özsarı, drone ile çekim yaparken, tesadüfen nesli kritik seviyede tehlike altında bulunan Akdeniz foklarından birini görüntüledi
Görüntüler ile ilgili değerlendirmelerde bulunan Sualtı Araştırmaları Derneği (SAD-AFAG) Koordinatörü Cem Orkun Kıraç, koronavirüsün insanları eve kapatmasının doğanın nefes almasını sağladığını söyledi. Kıraç, 1987’de kurulan SAD-AFAG’ın, nesli tehlike altındaki Akdeniz fokunu, yaşam alanlarıyla birlikte Türkiye kıyılarında korumak adına 33 yıldır mücadele ettiğini belirtti.
Akdeniz foklarının yaşam alanlarının hem kıyı denizler hem de karasal kıyı olduğunu söyleyen Kıraç, “Genelde el değmemiş bakir kıyılar. Çünkü habitat, yaban canlıları, yaşam alanı olmadan türler de var olamaz. Bundan dolayı SAD-AFAG kurulduğu günden bu yana yaşam alanlarının korunmasına ayrı bir önem veriyor. Türkiye’de Karadeniz, Marmara, Ege ve Akdeniz toplam 8 bin 500 kilometre kıyı uzunluğu var. Hepsi çok özel,” dedi.
Akdeniz fokunun Karadeniz’de en son gözlem kaydının 1997’de alındığını söyleyen Kıraç, “Ne yazık ki Karadeniz’de tükendiğini düşünüyoruz. Marmara’da çok az var. Esas popülasyon Ege ve Akdeniz’de. Türün dünyadaki nüfusu yaklaşık 750 birey. Türkiye’de de 100-110 Akdeniz foku var. Dört ana ülkede, Akdeniz’de Türkiye ve Yunanistan, Doğu Atlantik’te ise Portekiz Madeira Adası ve Moritanya’da,” diye konuştu.
Kıraç, Akdeniz fokunun yok olmasının beş nedeni olduğunu belirtti ve “Birincisi kıyıların betonlaşması ve insan baskısı. İkinci etken uzmanlık konusu olmamasına rağmen bazı doğa korumacıları tarafından deniz içindeki mağaralara verilen rahatsızlıklar. Üçüncüsü, kasıtlı olarak veya balıkçı ağlarına takılarak öldürülmeleri. Dördüncüsü, deniz trafiğinin artması. Beşincisi, deniz kirliliği. Birinci faktör yüzde 80, diğerleri yüzde 20 oranında sebep oluyor,” ifadelerini kullandı.
Kaynak: DHA
