Kafkasya sarmalında grift ilişkiler

MDN İstanbul

Dünyanın bazı bölgeleri sürekli istim üstünde ve jeopolitik kırılganlıklarıyla ön planda, bu bölgelerde sular nedense hiç durulmuyor. Kimi bölgelerin jeopolitik önemleri paha biçilmez, hâl böyle olunca küresel ve bölgesel oyuncuların da ilgisi ve dahli kaçınılmaz oluyor.

Küresel güçlerin bilek güreşi yaptıkları bölgelerde istikrarın tesis edilmesi görece mümkün değil. “Coğrafya kaderdir” sözünün çıkış noktasıdır kadim kriz bölgeleri… Örnek mi? Bu yazıya konu olan Kafkasya Bölgesi… Eylül ayında yaşanan gelişmelerle yine ve yeniden gündemin ön sıralarına yükselen Kafkaslar’ın ateşi ve tansiyonu düşecek gibi görünmüyor.

Ermenistan’ın stratejik körlük dönemi

Paşinyan sonrası dönemde yönünü Batı’ya dönmeye çalışan, bu istikamette hamleler yapan Ermenistan, jeopolitik hatalarını ısrarla sürdürmeye devam ediyor. Rus hegemonyasına son vermek adına sıklıkla hesap hatası yapan, bölge dışı aktörlerin kurguladığı ve bölge dinamikleriyle uyuşmayan stratejiler izleyen Ermenistan, geçmiş hatalarından da ders almıyor.

Dahası komşusu Gürcistan’ın geçmiş dönemde yaşadığı Rus askerî gücüyle hizaya sokulma tecrübesini okuma zafiyeti gösteriyor. İlginç, ama Ermenistan epeydir jeopolitik körlük dönemini yaşıyor. Rasyonel olmayan tercih, yönelim ve stratejileriyle sadece kendisinin değil bölgenin de istikrarını tehlikeye atıyor. Stratejik körlük hâlindeki Ermenistan bu rolü bilerek ve isteyerek oynuyor.

ABD’nin geleneksel Rusya politikası

Ukrayna savaşı bir bilinmeyene doğru ilerlerken paydaşların tümü farklı varyasyonlara ve açılımlara kafa yoruyor. Tıkanan bu süreçte çıkış arayışları hızlanmış durumda.1 Sıklıkla temas ettik, Ukrayna savaşının uzaması bilinçli bir strateji olabilir, Rusya’nın yıpratılmasını hedeflese de gelinen noktada Ukrayna’nın tükenme noktasına geldiği, Avrupalı aktörlerin de yapılan hesap hatası nedeniyle kendilerinin yıprandıkları bir sürece giriyoruz. Uzayan sürece karşın Rusya umulandan daha mukavim bir görüntü veriyor.

ABD’nin Rusya politikası, Rusya’nın sıkıştırılmasını ve güneyden kuşatılmasını öngörüyor. Dozajı artan ve agresifleşen bu strateji nedeniyle Ukrayna savaşı patlak verdi. Kırmızı çizgileri aşındırılan ve sinir uçları test edilen Rusya askerî harekâta başladı. Rusya’nın güneyden baskılanması stratejisinde NATO üyesi Romanya ve Bulgaristan dışında Moldova, Gürcistan ve Ermenistan’ın öne çıktığını sıklıkla vurguladık. Bu bölgeler mevcut konjonktürde yüksek gerilimli risk bölgeleri olarak öne çıkıyor. Üstelik ABD’nin Rusya’ya karşı Ukrayna dışında Kafkasya’dan da bir cephe açmak istemesi bir sır değil. ABD son kertede Karadeniz’i “NATO gölü” haline getirmeyi hedefliyor.

Bu noktada Rusya’nın gücünün örselenmesi, dikkatinin dağıtılması ve Ukrayna cephesinin askerî düzlemde olmasa da siyasi-politik marjda geniş bir alana yayılması bakımlarından Ermenistan önemli bir figür, adeta jeopolitik bir düğüm görünümü sergiliyor. Ermenistan üzerinden yapılan provokatif hamlelerle Rusya’nın ekolojik gücü test ediliyor, reaksiyonu ve kapasitesi ölçülmeye çalışılıyor. Tuhaf olan ise Ermenistan, senaryosu dışarıda yazılan bu oyunda sürekli ve gönüllü olarak yer alıyor, katma değer sağlıyor. Arka planda ise Ermeni diasporası Ermenistan’ı ateşe atıyor.

Küresel aktörler arasında sıkışan Ermenistan

Ermenistan 2020 yılının sonbaharında Azerbaycan karşısında uğradığı hezimetten hiç ama hiç ders almadı. Yüzünü Batı’ya dönmeye çalışan Ermenistan, Rusya’dan ilk kopma hamlesi sonrası Rusya-Türkiye- Azerbaycan aksında sıkıştı ve jeopolitik harakiri yaptı. Dağlık Karabağ’da bozguna uğrayan Ermenistan devam eden süreçte adeta komaya girdi. Gayrihukuki olarak onlarca yıllardır işgal ettiği Azerbaycan topraklarını kısa sürede kaybeden Ermenistan esasen zayıf, korunmaya muhtaç bir uydu devlet olduğunu da gözler önüne serdi.

Uzun zamandır Rusya yörüngesinde hareket eden ilintili devlet görünümündeki Ermenistan, Batı’ya dümen kırıp yörünge değiştirmeye çalışınca Rusya tarafından Azerbaycan’a yol verilmek suretiyle cezalandırıldı. Bu noktada dost Azerbaycan Ordusu’nun yıllarca Türkiye tarafından eğitilip donatıldığını ve uygun zamanın beklendiğini hatırlatalım.

Türkiye’nin Rusya ile bölgesel işbirliğini önceleyen ilişkilerinden yararlanarak ve Rusya’nın açmazlarından istifade ederek uygun konjonktürün oluştuğunu değerlendirmesi sonrası Azerbaycan’a yol vermesi sonucu 2020 sonbaharında yapılan askerî harekât ile Dağlık Karabağ Bölgesi kısa sürede kurtarıldı. Rusya-Türkiye- Azerbaycan aksı karşısında dayanamayan ve savaşı kaybeden Ermenistan’da iç karışıklık baş gösterdi. Buna karşın tuhaf bir şekilde Paşinyan koltuğunu korumayı başarabildi.

Ermenistan’ın Batı’ya penetre olma çabaları

Dağlık Karabağ Bölgesi’nin kaybı sonrası travma yaşayan Ermenistan için stratejik milât olan bu hadise Rusya karşıtlığını körükledi ve Batı’ya daha fazla angaje olma çabaları ile sonuçlandı. Türkiye, Rusya ve Azerbaycan’ın çağrılarına kulak tıkayan Ermenistan, Batılı ülkelerin telkin ve tavsiyesi ile geçen 3 yılda barış anlaşması akdetmeye yanaşmadı.

Dahası, Rusya ve Türkiye’nin ve zımnen İran’ın “Dağlık Karabağ Bölgesi Azerbaycan’a aittir” söylemine karşın, Ermenistan bölgenin bir gün geri alınabileceği hayaline inandırıldı ve bölgenin istikrarsızlaştırılma çabalarında gönüllü kaldıraç görevi gördü. Geçen süreçte Erivan, ABD desteğine güvenerek barış görüşmeleri sürecini bilerek çıkmaza soktu.

ABD-Ermenistan ortak tatbikatı: Eagle Partner 2023

Ermenistan’ın ikircikli dış politikası 2020 sonbaharı sonrası Ukrayna savaşı ile bağlantılı olarak ABD’ye yaklaşma, Rusya’dan uzaklaşma şeklinde seyretmeye başladı. Bir kısım odaklar Dağlık Karabağ travmasından Rusya’yı sorumlu tutarak, Rusya düşmanlığını körükleme çabalarını ivmelendirdi. Son olarak Ermenistan Savunma Bakanlığı tarafından eylül ayı başında yapılan bir açıklamayla, 11-20 Eylül tarihlerinde ABD ile ortak bir askerî tatbikat yapılacağı duyuruldu. Hâl böyle olunca tüm gözler yeniden Kafkasya’ya çevrildi.

Bakanlıktan yapılan açıklama ile tatbikatın “Uluslararası barış koruma misyonlarına katılım hazırlıkları çerçevesinde” gerçekleşeceği ve Ermenistan topraklarında yapılacak tatbikata “Eagle Partner 2023” ismi verildiği duyuruldu. ABD askerlerinin ilk defa katılacağı bu tatbikat bölge dinamikleri bakımından bir ilk olarak kayıtlara geçti.

Ermenistan tarafının açıklamasının mürekkebi kurumadan, NATO’nun Avrupa Genişleme Komitesi Başkanı Gunther Fehlinger, tatbikatın arka planını ifşa ediverdi. Fehlinger, Ermenistan’a Kuzey Atlantik İttifakı’na katılma çağrısı yaparak bölgedeki gerilimin daha da artmasına neden oldu. Bu hamle ile Ermenistan’ın cesaretlendirildiği, Rusya’nın ise yakın coğrafyasında rahatsız edilmek istendiği sonucuna varabiliriz.

Saldırgan bir NATO ülkesinin Güney Kafkasya’ya sızma çalışması

Tatbikatın gündeme gelmesiyle Kafkasya’da sular ısınmaya başladı. Bölgenin ba şat aktörleri Rusya, Türkiye, Azerbaycan ve İran süreci yakından takip etmeye koyuldu. Beklendiği gibi ilk tepki Rusya’dan geldi. Kremlin Sözcüsü Dmitry Peskov, Ermenistan ve ABD arasındaki ortak askerî tatbikatı yararsız olarak nitelendirerek, “Bu koşullarda, söz konusu tatbikatın yapılması bölgenin istikrara kavuşturulmasına ve karşılıklı güven ortamının güçlendirilmesine katkıda bulunmayacaktır” açıklamasında bulundu.

Erivan’a “dost olmayan” politikası nedeniyle nota veren Moskova, Ermenistan’a güçlü bir uyarıda bulundu. Rusya, Azerbaycan’la ilişkilerin normalleşmesine yönelik Rusya ile varılan üçlü anlaşmaların geçerliliğinin sorgulanması, Uluslararası Ceza Mahkemesi Roma Statüsü’nün onaylanması ve Paşinyan’ın eşinin insani yardım ulaştırmak için Kiev’e gitmesi başlıklarından duyduğu hoşnutsuzlukları gündeme getiriverdi.

Peskov’un açıklamalarını Rusya Dışişleri Bakanı Lavrov detaylandırdı. Hindistan’ın başkenti Yeni Delhi’de düzenlenen G20 Zirvesi’nin ardından Ermenistan ve ABD’nin gerçekleştireceği ortak tatbikat ile ilgili değerlendirmede bulunan Lavrov, “Saldırgan bir NATO ülkesinin Güney Kafkasya’ya sızmaya çalışmasının hiçbir iyi yanını görmüyoruz. Bunun, Ermenistan dâhil olmak üzere hiç kimse için iyi olduğunu düşünmüyorum. Ermeni yönetiminin bu yöndeki eylemlerinden üzüntü duyuyoruz” açıklamasında bulundu.

Ağzındaki baklayı çıkaran Lavrov devamla, Ermenistan’ın iki yıldır Kolektif Güvenlik Anlaşması Örgütü (KGAÖ)’nün tatbikatlarına katılmayı reddettiğini, bu nedenle Erivan’ın eylemlerinin özellikle tuhaf göründüğünün altını çizdi. Esasen Lavrov, KGAÖ faaliyetlerini dışlayan ancak ABD ile tatbikat düzenleyen Ermenistan’ın tutum değişikliğinin Rusya bakımından kabul edilemez olduğunu, karşılık göreceğini ilan etti.

NATO Vilnius Zirvesi’nde verilen şifreler

Bu noktada bir parantez açalım. Geçtiğimiz yaz Vilnius’ta yapılan son NATO Liderler Zirvesi’nde NATO’nun yeni stratejik konsepti belirlendi.2 Bu konsept ile NATO komutanlıkların yeniden yapılandırılması, NATO planlarının revize edilmesi ve NATO kuvvet yapısının yeniden düzenlenmesi kararları alındı. Diğer taraftan Zirve sonuçlarına yansıyan Rusya’ya yönelik yaklaşımlar ve Kafkasya Bölgesi’ne yapılan atıflar dikkat çekti. ABD öncülüğünde NATO, Rusya’nın kuşatılması bağlamında Karadeniz, Ukrayna, Gürcistan ve Kafkasya Bölgesi’ni optiğine aldığını gösterdi. Bu ilgi Zirve Sonuç Bildirgesi’nde adı zikredilmese de Ermenistan’ı da kapsadı. Ez cümle Ermenistan marjında birtakım hareketliliklerin olacağı geçtiğimiz yazdan belliydi.

Ve Azerbaycan, Dağlık Karabağ’da antiterör operasyonu başlattı

Ermenistan’ın uzlaşmaz tavrıyla istim üstünde olan bölge, 19 Eylül’de Ermeni silâhlı güçlerinin mayınlarıyla 7 Azerbaycan polisinin ölümü sonrası patladı. Azerbaycan, Karabağ’da antiterör harekâtına başladığını duyurdu. Azerbaycan’ın bu sürpriz hamlesi bölgede paradigma kaymasına neden oldu. Azerbaycan Savunma Bakanlığı tarafından yapılan açıklamada, “Karabağ’da anayasal yapının yeniden tesis edilmesi amacıyla terörle mücadele operasyonu başlatıldığı” belirtildi, devamında Ermeni askerî hedeflerinin yok edildiği kaydedildi.

Bakanlığın açıklamasında, Dağlık Karabağ’a atıfla “Terörle mücadele operasyonları bağlamında Ermeni Silahlı Kuvvetleri’nin mevzileri cephe hattında ve derinlikte yüksek hassasiyetli silahlarla etkisiz hâle getiriliyor” ifadelerine yer verildi. Bu açıklamasıyla Azerbaycan derli toplu ve kararlı bir görüntü verdi.

Azerbaycan’ın askerî harekâtı sonrası Ermenistan’ın Avrupalı hamisi Fransa, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’ni acilen toplantıya çağırdı. Ermenistan Başbakanı Paşinyan, Birleşmiş Milletler’e Rusya’ya karşı harekete geçme çağrısında bulundu. Fransa Dışişleri Bakanı, Azerbaycan’ın Karabağ’daki operasyonunu “yasa dışı, haksız ve kabul edilemez” olarak niteledi. Tüm bu mesnetsiz açıklamalara karşın Azerbaycan kararlılıkla ve sadece 20 saat sürdürdüğü harekât ile Ermeni ayrılıkçıları sürklase etti.

Ermenistan hazırlıksız yakalandı

Azerbaycan’ın hamlesi oyalama taktiği izleyen Paşinyan’ın beklediği bir hamle değildi, zira hazırlıksız yakalanan Ermenistan kısa süre içinde dağıldı ve ülke karıştı. Nitekim Paşinyan Ermenistan’ın askerî operasyonlara dâhil olmadığını, bazı iç ve dış güçlerin Ermenistan devletini saldırıya uğratmaya teşebbüs ettiğini ve Ermenistan’da farklı kesimlerin darbe çağrısında bulunduğunu açıklamak durumunda kaldı. Buna karşın Ermenistan kamuoyunu yatıştırmak mümkün olmadı.

Azerbaycan’ın antiterör harekâtı nedeniyle Rusya’yı örtülü hedef alan Paşinyan’a Moskova’nın cevabı sert oldu. Rusya Dışişleri Bakanlığı yaptığı açıklamada bölgede yaşanan gelişmelerin Ermenistan ile Batı’nın işbirliğinden kaynaklandığını ortaya koydu. “Dağlık Karabağ sorununun kaderi, Ekim 2022 ve Mayıs 2023’te AB himayesinde yapılan zirvelerde Erivan’ın Dağlık Karabağ’ı Azerbaycan topraklarının bir parçası olarak tanımasından dramatik bir şekilde etkilendi” argümanını kullanan Moskova, Ermenistan’ın Batı tarafından kışkırtıldığını ileri sürdü. Rusya, “Azerbaycan kendi topraklarında meşru terörle mücadele operasyonu yapıyor” açıklamasıyla Paşinyan’ı iyice köşeye sıkıştırdı ve izole etti.

Ermeni ayrılıkçılar silâh bıraktı ve ateşkesi kabul etti

Azerbaycan’ın 20 saat süren dinamik ve etkili harekâtı kısa sürede sonuçlarını verdi. Kendini “Artsakh Cumhuriyeti” olarak adlandıran Dağlık Karabağ’daki Ermeni ayrılıkçılar, uluslararası kamuoyundan destek alamamaları üzerine Bakü’nün tüm şartlarını kabul ettiklerini açıkladı.

Ateşkes şartları gereğince Ermenistan ordu birlikleri ve yasadışı Ermeni silâhlı örgütler; silâh bırakmayı, askerî mevkileri terk etmeyi, Ermenistan ordu birlikleri Azerbaycan topraklarından çıkmayı, yasadışı Ermeni silâhlı örgütleri feshetmeyi kabul etti. Gelişmeler üzerine Azerbaycan, Dağlık Karabağ’da başlattığı terörle mücadele harekâtını sonlandırdığını açıkladı.

Ermenistan Başbakanı Nikol Paşinyan, ülkesinin ayrılıkçı Dağlık Karabağ Bölgesi’ndeki çatışmaları sona erdirmek için ilan edilen ateşkes anlaşmasının hazırlanması sürecinde yer almadığını, ancak çatışmaların durmasının çok önemli olduğunu açıklayarak, “Askerî tırmanışın sona ermesi ve Rus barış gücü askerlerinin yükümlülüklerini tam olarak yerine getirmesini” umduğunu dile getirdi.

Günün sonunda ne oldu?

ABD, Ukrayna’da kilitlenen savaşı Kafkasya Bölgesi üzerinden yaptığı hamlelerle aşmayı deniyor. Bölgede cephe sayısını artırmayı hedefleyen ABD, Gürcistan ve Ermenistan üzerinden de Rusya’yı sıkıştırmayı öngörüyor. Rusya ise yakın coğrafyasındaki gelişmelere kayıtsız kalmamak adına Azerbaycan orijinli hamlelerle muhatabına karşılık veriyor. Türkiye ve Rusya’nın desteğini alan Azerbaycan’ın 20 saat süren terörle mücadele harekâtı bölge dışı aktörlerin istikrarı bozma, bölgeye penetre olma planlarını kadük bıraktığı gibi jeopolitik kazanımları da beraberinde getiriyor.

Aktörlerin birbirlerini test ettiği son hadise Rusya bakımından hem Azerbaycan hem de Ermenistan’ı aynı anda idare etme döneminde sona gelindiğini göstermesi bakımından da önemli. Son dönemde Rusya tercihini Azerbaycan’dan yana kullanan stratejiler izleyerek Batı’ya yanaşmaya çalışan Ermenistan’ı cezalandırıyor.

Azerbaycan’ın Ermenistan’a karşı elde ettiği başarılarda kuşkusuz bölgesel işbirliği mekanizmaları belirleyici oluyor. Rusya ve Türkiye’nin bölge dışı aktörlerin bölgeye dahlini engellemeyi önceleyen tutumları Azerbaycan’a jeopolitik avantaj sağlıyor. Azerbaycan’ın Ukrayna bağlamında Rusya’yı rahatsız etmeyen bir politika izlediğinin de altını çizelim. Günün sonunda kaçınılmaz olarak kaybeden, Paşinyan sonrası dönemde Batı yanlısı politikalar izleyen ve bölgesel işbirliği mekanizmalarını askıya alan Ermenistan oluyor.

Ermenistan’ın tercihlerinin bölge jeopolitiğine yansımaları

Dağlık Karabağ’daki Ermeni azınlığı korumak adına Putin hakkında tutuklama kararı çıkaran Uluslararası Ceza Mahkemesi’nin kuruluş anlaşmasını onaylayan dahası ABD ile ikili tatbikat yapan Ermenistan’ın Rusya’yı provoke eden ve bölgeyi istikrarsızlaştıran bu ve benzeri hamlelerinin karşılıksız kalması mümkün değil. Rasyonel olmayan tercih, yönelim ve stratejileriyle sadece kendisinin değil bölgenin de istikrarını tehlikeye atan Ermenistan stratejik körlük rolünü bilerek ve isteyerek oynuyor. Bölge dinamiklerine aykırı hamlelerine karşı “şimdilik” Azerbaycan üzerinden hizalanmaya çalışılan Ermenistan’ın, ders almaması durumunda Rusya tarafından cezalandırılması ihtimâl dâhilinde görünüyor.

Hatırlatalım, Paşinyan’ın sürdürdüğü ABD destekli stratejiler Dağlık Karabağ’daki tabloyu tamamen Ermenistan’ın aleyhine evirdi, üstelik ülke içinde istikrarsız bir iklimin oluşmasıyla sonuçlandı. Ermenistan’da yakın gelecekte siyasi istikrarsızlığın ivmelenmesi, halkın tepkisinin kontrolden çıkması ve Paşinyan’ın iktidarını kaybetmesi gibi olasılıklar gündeme gelebilir. Paşinyan’ın konumunu sürdürmesi durumunda ise Ermenistan marjinal stratejilerini sürdürebilir ancak bölgeden tecrit edilme riskiyle karşı karşıya kalabilir. Ermenistan’ın kısa vadede alacağı kararlar ve yapacağı tercihler bölge jeopolitiğine doğrudan etki edecektir.

(1) Marine Deal News Eylül 2023 sayısı “Ukrayna ve Stratejik Hazımsızlık”. https://www.marinedealnews.com/ukrayna- ve-stratejik-hazimsizlik/

(2) MarineDeal News Ağustos 2023 sayısı “Vilnius Zirvesi’nin ardından Hint Pasifik Bölgesi’ne yönelim”. https://www.marinedealnews. com/vilnius-zirvesinin-ardindan- hint-pasifik-bolgesine-yonelim/

Bu haberin/makalenin tamamı ya da bir kısmı kaynak gösterilmeden yayımlanamaz. Kaynak gösterilse dahi aktif link verilerek kullanılabilir. Kaynak göstermeden ve aktif link vermeden yayımlayanlar hakkında yasal işlem başlatılır.

Bunu Paylaşın