IMF küresel büyüme tahminini yüzde 3.3’e indirdi

Uluslararası Para Fonu (IMF), ABD’de keskin şekilde azalan kamu harcamaları ve Avrupa ekonomilerindeki yavaşlamaya bağlı olarak bu ve gelecek yıla dair küresel büyüme tahminlerini düşürdü. IMF yayımladığı Dünya Ekonomik Görünüm raporunda küresel ekonomi için yaptığı büyüme tahminini Ocak ayında açıkladığı yüzde 3.5 düzeyinden yüzde 3.3’e indirdi. Gelecek yıla dair büyüme tahminini de yüzde 4.1’den yüzde 4’e düşürdü. IMF, Türkiye ekonomisi için bu yılki büyüme tahminini Ekim ayında açıkladığı yüzde 3.5 düzeyinden yüzde 3.4’e indirdi. Büyüme tahminlerini aşağı yönlü revize eden IMF, buna rağmen azalan finansal riskler nedeniyle küresel ekonomik görünümün son aylarda iyileştiğine dikkat çekti.
Raporda, “Küresel ekonomik görünüm iyileşmeye devam etti. Ancak gelişmiş ekonomilerde toparlanmaya giden yolda engeller var” denildi. IMF, görünümün daha zayıf olduğu ABD ve Avrupa ülkelerini göz önüne alarak gelişmiş ülkelere dair büyüme tahminini yüzde 1.2’ye indirirken, gelecek yıla dair büyüme tahminini yüzde 2.2 olarak açıkladı. Kurumun gelişmekte olan ülkelerin bu yılki büyümesine dair tahmini yüzde 5.3’e inerken, gelecek yıl için yüzde 5.7 düzeyinde bulunuyor. IMF Türkiye’nin gelecek yıla artan dış talep ve sermaye akışlarının etkisiyle yüzde 3.7 büyümesini öngörüyor. Hükümetin resmi beklentilerini içeren orta vadeli programa göre GSYH’nin bu yıl yüzde 4 artması bekleniyor. IMF’nin tahminlerine göre cari açığın GSYH’ye oranı bu yıl için yüzde 7.1’den yüzde 6.8’e revize edildi. Gelecek yıl için cari açık/GSYH beklentisi ise yüzde 7.3 seviyesinde. IMF bu yıla dair yıllık ortalama tüketici enflasyonu beklentisini yüzde 6.6 olarak açıkladı.
IMF Başkan Yardımcısı David Lipton, uzun süreli bir durgunluk ihtimali bulunduğu için Avrupalı yetkililerin bölgeye ilişkin ekonomik büyüme beklentilerini güçlendirmek amacıyla harekete geçmeleri gerektiğini söyledi. Lipton, Londra’da yaptığı konuşmada euro bölgesinde gelecek yıl yeniden büyümeye geçileceği yönündeki IMF tahminine ilişkin riskler bulunduğunu; hükümetlerin politikalarının daha fazla büyüme amaçlı olması gerektiğini belirtti. Lipton, “Avrupa’da durgunluk yaşanması riski de söz konusu ki, bunun hane halkı, şirketler, bankalar ve diğer temel kurumlar üzerinde çok ciddi etkileri olabilir. Bu tehlikeli durumdan kararlı bir biçimde kurtulabilmek için yetkililer büyüme beklentilerini güçlendirmek amacıyla harekete geçmeliler” dedi.