Denizcilik sektörü krizden çıkışın yollarını konuştu

MDN İstanbul

Yıl boyunca dünyanın büyük finans merkezlerinde denizcilik alanında konferanslar düzenleyen Marine Money International, İstanbul Denizcilik Finans Forumu’nu mayıs ayı içerisinde İstanbul’da gerçekleştirdi. Euro bölgesi krizinden Avrupa’daki seçimlere, bankaların denizcilik sektörüne verdiği kredilerden kuru yük taşımacılığında yaşanan sorunlara kadar birçok konunun tartışıldığı konferanslar ve panellerde konularının uzmanı katılımcılar denizciliğin geleceğine dair temkinli ama umutlu mesajlar verdiler

9. Marine Money İstanbul Gemi Finansı Forumu Swissotel- The Bosphorus Hotel’de 10 Mayıs 2012 Perşembe günü düzenlendi.  Denizcilik dünyasından yerli ve yabancı birçok önemli konuşmacının ve dinleyicinin katıldığı konferansta, başta gemicilik ve gemi ticaretinin sorunları olmak üzere uluslararası gündemi meşgul eden konular üzerine önemli analizler ve farklı çözüm önerileri ortaya konuldu.
Tüm yıl boyunca dünyanın önemli finans merkezlerinde denizcilik ile ilgili forum ve konferanslar düzenleyen Marine Money, artık gelenek haline gelen İstanbul Denizcilik Forumu’nda yine birbirinden önemli konukları ağırladı. Denizcilik dünyasını ilgilendiren tüm konular üzerine derinlikli tartışmalar ve beyin fırtınaları yapılmasını sağlayan forumda, katılımcılar önemli konular üzerinde düşüncelerini ve geleceğe dair beklentilerini açıkladılar.

Türk armatörler daha umutlu

Euro Bölgesi krizinin ve krizin küresel etkilerinin ana gündemi oluşturduğu konferansta konuşmacılar, geleceğe dönük olumlu mesajlar verdiler. Fransa ve Yunanistan’daki seçim sonuçlarının hemen sonrasına denk gelen konferansta, Yunanistan’ın Euro Bölgesi’nden çıkmasının da tartışıldığı dönemde istikrarın önemi vurgulanarak, Türkiye’deki istikrardan ve Türk ekonomisinin krizdeki performansından tüm katılımcılar övgüyle bahsettiler. Türk denizciliğinin durumu ve geleceği hakkında da çeşitli konuşmalar ve paneller düzenlenirken, Türk denizciliğinin sahip olduğu büyüme potansiyeli ve krizdeki performansı üzerine analizler yapıldı. Türk armatörlerin kriz dönemindeki alternatif pazar arayışlarından yeni tersaneler kurulması ihtiyacına ve büyük kargo taşımacılığına kadar tüm konularda çeşitli görüşler dile getirildi.  Sektördeki genel ve spesifik birçok meselenin tartışıldığı, sektörün nabzının tutulduğu konferansta, özellikle Türkiye’den katılan konuşmacılar temkinli ama umutlu mesajlar verdiler.
Türk bankalarının krizde Türk denizcilerine verdiği kredi desteği ve banka temsilcilerinin geleceğe dair beklentileri ve önerileri de başlıca panel konuları arasındaydı. Yapılan yeni yatırımların değerlendirildiği ve denizcilik sektöründeki yeni arayışların da analiz edildiği panellerde değişik fikirler ve görüşler ortaya konuldu. Eko-gemiler hakkında farklı parametrelerin değerlendirildiği tersanelerin bu yeni gemiler hususunda aldığı tutumun da sektörün önemli tartışma konularından biri olduğu görüldü. Gemi sahiplerinin yatırımlarını yeni sektörlerle çeşitlendirmesi konusunda farklı fikirler savunulurken Türk gemicilerinin sektörel çeşitlendirme konusunda istekli ve cesaretli oldukları dikkati çekti. Gemi sahiplerinin likidite sorunları ve denizcilik endüstrisini fonlayabilmek için yeterli likiditeye sahip olup olmamalarının yanında, borçlanmanın krizde sektörü ayakta tutmak için bir alternatif olabileceği konusu da tartışıldı.
Deniz Ticaret Odası (DTO) Yönetim Kurulu Başkanı Metin Kalkavan konuşmasında Türkiye’nin 2023 hedefleri doğrultusunda ilerlediğini,  Cumhuriyetin 100. yılında Türk denizciliğinin 3 kat büyümesini beklediğini açıkladı. Türk gemi filosunun da en az 3 kat büyüyeceğini beklediklerini söyleyen Kalkavan, Türk denizciliğinin geleceği hakkında umutlu konuştu. Herkesin aynı geminin içinde olduğunu ve krizden çıkış yolunun dayanışma ve birlik içerisinde olmaktan geçtiğini söyledi. Bu yıl yeni gemi inşasının durgun olduğunu, gemi tamiratı ve bakımı sektörüne daha fazla ağırlık verilmesi gerektiğini söyleyen DTO Başkanı Kalkavan, eko-gemiler konusunda ise beklentilerin çok yükseltilmemesi gerektiğine değindi. Türk armatörlerinin son 10 yılda tüm kazandığını yatırım yaparak tekrar gemicilik sektörüne aktardığını vurgulayan Kalkavan, “Mevcut gemi motorunun üstüne ufak bir modifikasyon ile üretilen eko-gemilerde kazanım çok yüksek değil ve şu an için sadece iyi bir pazarlama ürünü gibi görünüyor. Eko-geminin gelişimini dikkatli takip etmek lazım” dedi. DTO Başkanı Kalkavan ayrıca “Çin’deki büyümenin denizciliğe pek olumlu etkisi olmuyor, önemli olan yüzde 10 büyümek değil, bunun denizciliğe pek bir yararı yok, mühim olan kazanmak ve yatırım yapmak. Çin’deki suni büyüme rakamları şu an dünya deniz ticareti için büyük bir tehlike” diye konuştu.
Geden Lines Yönetim Kurulu Üyesi Tuğrul Tokgöz, Avrupa bankalarının mevcut anlaşmaları desteklemeye devam ettiklerini ancak Euro krizinden dolayı denizcilik sektöründeki yeni yatırım ve anlaşmaları destekleyemediklerini söylerken; Türk bankalarının denizcilikte deneyimsiz olduklarını ve genel olarak sınırlı destek verebildiklerini belirtti. Gemicilikte likidite sorunu yaşandığından dolayı yeni gemi siparişlerinde problemler yaşandığını, ancak gelecekte daha çok gemi siparişi verileceğine inandığını söyleyen Tokgöz, yeni eko-gemilerin mevcut durumda yeterli kârlılıkta görülmediğini ancak alternatifler yaratmanın yararlı olduğunu belirtti.
Kaptanoğlu Holding Yönetim Kurulu Üyesi Şadan Kaptanoğlu, Avrupa bankalarının Türk gemicilerine kriz döneminde destek veremediklerini, buna karşın Türk bankalarının gemicilik sektöründe deneyimsiz olmalarına rağmen sektöre son 10 yılda giderek daha iyi destek verdiklerini belirtti. Ancak armatörler ile bankaların beklentilerinin farklılık gösterebildiğine değindi. Şirketlerin yapısına bağlı olarak son yıllarda gemicilik sektörünün gelişim gösterdiğini vurgulayan Kaptanoğlu, sektörel çeşitlendirme konusunda dikkatli olunursa iyi sonuçlar alınabildiğini ama kriz döneminde en iyi bildikleri işi yapmalarını daha doğru bulduğunu vurguladı. Kaptanoğlu, “Biz grup olarak her zaman çeşitlendirme yapıyoruz ama yeni sektörlere atılarak yatırımları çeşitlendirmek her zaman beklenen kârlılıkta olmuyor ve pahalı bir yatırım. Ama dikkatli olunursa bu yararlı ve çok kârlı olabilir” diyerek sözlerini tamamladı.
Konferansın panel bölümünde soruları cevaplandıran Dünya Denizcilik Yönetim Kurulu Başkanı Suay Umut, Türk bankalarının gemicilik sektöründe pek deneyimli olmadığını ama yine de son yıllarda sektörü desteklemeye çalıştıklarını söyledi. Umut “Türk bankaları gemicilik sektörünü kredilendirme konusunda pek deneyimli değiller ama gemi sahiplerini son kriz döneminde desteklediler. Bazı konularda bankalara ben kişisel olarak ekspertiz verdim” diye konuştu. Bankalar ve gemi sahipleri arasındaki bağlantıların güçlendirilmesini vurgulayan Umut, bankaların gemi inşası konusunda sektörü destekleyebileceğini söyledi. Tersanelerde yeni gemi üretiminin durduğundan bahseden Umut, “Yeni gemi üretmemek çok önemli değil, eldeki mevcut gemileri kullanarak da bu kriz dönemini aşabiliriz” dedi. Eko-gemi konusuna da değinen Umut, “Tersaneler armatörleri yeni eko-gemilere yönlendiriyor. Bu konuda dikkatli olunmalı, sadece yeni gemi siparişi almak önemli değil. Eldeki mevcut gemiler kriz sonrası dönemde de önemli olacak” dedi. Umut, yeni sektörlere yatırım yaparak sektörel çeşitlendirme konusunda ise “Para kazanmak başka bir şey, doğru olanı yapmak bambaşka bir şey. Benim herkese tavsiyem kriz döneminde en iyi bildikleri işi yapmaları” diye konuştu.
ISTFIX Başkanı Salih Zeki Çakır, Cumhuriyet öncesinde ağırlıklı olarak Karadeniz’de başlayan Türk kıyı tekneciliğinin bugün dünyaya tam entegre bir Türk gemiciliğine dönüştüğünü anlattığı konuşmasında, Türk gemiciliğinin son yıllarda büyük bir aşama kaydettiğini vurguladı. Salih Zeki Çakır “Türk gemi filosu 2009 yılından bu yana her yıl küçülüyor. Son 3 yılda küresel ve bölgesel krizlerden ötürü filomuz yüzde 18 küçüldü” diye konuştu. Çakır, Arap baharının ve Euro krizinin negatif etkilerinin geçmediğini, düşük kredi imkanlarından ve artan ambar fiyatlarından dolayı daha küçük kıyı taşımacılığına yönelinmesinin daha doğru olacağını düşündüğünü belirtti. Küçük segmentlerde kargo taşımacılığında riskin daha az olduğunu vurgulayan ve “Küçük taşımacılıkta risk az. Büyük miktarlarda gemi ticaretinde risklerde büyük” diyen Salih Zeki Çakır, konuşmasında gemi sahiplerini daha küçük riskler almaları konusunda uyardı.
Beşiktaş Şirketler Grubu CEO’su Yavuz Kalkavan konuşmasında önceki yıllarda yüzde 80 gemi inşası, yüzde 20 gemi tamiri ile ilgilendiklerini ancak yaşanan kriz nedeniyle gemi inşa siparişlerinde yaşanan azalmanın da etkisiyle 2012 yılı planlarının yüzde 60 oranında gemi tamiratı ve bakımına ağırlık vermek olduğunu dile getirdi. Türkiye gemi inşası ve tamiri konusunda, Yunanistan’da yaşanmakta olan krizin de etkisiyle Türkiye’nin önemini artırdığını, coğrafi konumunun avantajını kullanarak bu rolünü pekiştirdiğini ve kilit ülke haline geldiğini vurguladı. Türkiye’nin güneyinde daha büyük tersanelere ihtiyacı olduğuna inandığını belirten Kalkavan, çevresinde ekonomisi hızla büyüyen ülkeler olan Türkiye’nin sektördeki deneyimi ile bundan faydalanabileceğini söyledi. Yavuz Kalkavan Türk denizciliğinin Rusya ve eski Sovyet devletleriyle olan gemi inşa ve deniz ticareti ilişkilerinin geliştirmesinin önemini vurguladı. Kriz öncesi dönemde kapasitesini ikiye katlayan Türk tersanelerinin şimdi kapasitelerini doldurmakta problemleri olduğunu, offshore gemi inşasına ağırlık verilerek bu sektörde farklı ortaklıklar kurulabileceğini söyledi. Ayrıca Volga & Hazar bölgesi için nehirlere uygun gemi inşasının, küçük petrol tankerleri ve kıyı tekneleri üretiminin Türk tersaneleri için iyi alternatifler oluşturabileceğini kaydetti.
Bora Gemi Kiralama Hizmetleri Ltd. Şti’den Oktay Soner ise konuşmasında, Türkiye’de son yıllarda kimyasal tanker ve gemi taşımacılığında yaşanan gelişmeleri değerlendirirken Türkiye’nin kimyasal tanker sayısındaki artışının önemini vurguladı. Soner “Türkiye’de 2011 yılında 61 gemi ticaret hayatına başladı ve Türk tersanelerinde 2006 yılından bu yana 204 kimyasal tanker inşa edildi” dedi. Avrupa’daki resesyonu, Asya ve ABD’de yaşanan krizleri iyi analiz etmek gerektiğini vurgulayan Soner, “Türkiye için kötü günler geride kaldı ama önümüzdeki 6 ayda dikkatli olup beklentileri yükseltmemek lazım” diye konuştu.
Denizcilik ile ilgili birçok konunun sektörün farklı kesimlerinden gelen konuşmacılar tarafından tüm gün boyunca ele alındığı, panel ve soru-cevap bölümlerinin özellikle ilgi çektiği konferans, katılımcılar tarafından büyük bir memnuniyetle takip edildi. Ayrıca 10. Marine Money Gemi Finansı Forumu’nun gelecek yıl mayıs ayında İstanbul’da düzenleneceğinin duyurulduğunu da söyleyebiliriz.

ETİKETLER:
Bunu Paylaşın