9’uncu Deniz Sistemleri Semineri’nde ‘Milli Denizaltı’ projesi müjdelendi

MDN İstanbul

AFCEA-TR, ODTÜ-BİLTİR, TSS Haber Grubu, Savunma Sanayii Başkanlığı (SSB) ve Deniz Kuvvetleri Komutanlığı desteği ile bu yıl 9’uncusu düzenlenen Deniz Sistemleri Semineri, ODTÜ Kongre ve Kültür Merkezi’nde 14-15 Eylül tarihinde gerçekleştirildi.İki gün süren Seminer’e; İdare, Deniz Kuvvetleri Komutanlığı ve savunma sanayinden çok sayıda davetli katılırken, milli deniz sistemleri hakkında da çeşitli konu başlıklarında oturumlar gerçekleştirildi. 9’uncu Deniz Sistemleri Semineri’nin açış konuşmasında, seminerin savunma sanayi sektörü için verimli ve yaratıcı düşünceler üretebilmesini dilediğini belirten Dz. Y. Müh. Kd. Albay (E) Zafer Betoner, ‘‘2008 yılında ilk Deniz Sistemleri Seminerimize başladığımızdan beri vurguladığımız iki husus var. Birincisi, üretmeden tüketmek felaket getirir. İkinci husus ise kendi özgün savunma sanayine sahip olmayan ülkeler, özgürlük ve bağımsızlığını koruyamaz. Burada yaptığımız tüm fedakarlıklar ve çabalar bunun içindir. Hep birlikte el ele çalışmaya devam edeceğiz. Bu sektör, yani gemi inşa sektörü yurtiçinde ve yurtdışında çok büyük başarılara imza atmıştır ve atmaktadır. İhracatımıza katkıları çok büyüktür. Bu nedenle askeri gemi inşa sektörümüz en üst seviyede ve her türlü desteğe layıktır. Ancak Donanmamız için önemli gemiler inşa eden sivil tersanelerimizi, ne sponsor olarak ne de katılımcı olarak aramızda görememiş olmaktan da üzüntü duyuyorum,’’ dedi.

Zafer Betoner

‘‘Milli Denizaltı projesi başlatıldı’’
Yüzün üzerinde gemiyi dünya denizlerine açabilen sayılı ülkelerden biri olduğumuzu ve bunun arkasındaki en büyük güçlerden birinin de Tersaneler Genel Müdürlüğü olduğunu belirten Milli Savunma Bakanlığı Tersaneler Genel Müdür Yardımcısı Mehmet Sarı; suüstü gemilerini hayal edemeyen konumdan denizaltı üreten konuma yükseldiğimizi dile getirerek, Milli Denizaltı projesinin başladığını müjdeledi. Askeri tersanelerimizin güncel yeterlikleri hakkında da bilgiler veren Sarı, ‘‘Milli denizaltı projesi uzun zaman sonra başlatıldı. İlk değerlendirmemizi yaptık. Bu projede yer alan veya almayan, daha ileriki projelerde yer alacak arkadaşlarımıza çağrımız şudur. Gerekli belirlemelerimizi yapıp, gücümüzü, birikimimizi kullanıp, projeyi hızlandırıp, en kısa zamanda sonuca ulaşalım. Üç tane askeri tersanemiz var. 1926 yılında kurulan Gölcük Tersanemizin Kocaeli’de 117 bin metrekare kapalı alanı var, toplamda 312 bin metrekare. İstanbul’un fethinden iki yıl sonra Fatih Sultan Mehmet tarafından kurulan Haliç Tersanemiz, 1941’de Taşkızak’a dönüştü. 1999’da Pendik Tersanesi ile birleşmek suretiyle İstanbul Tersane Komutanlığı olarak şu an Pendik’te görevine devam etmektedir. İzmir’de de Alaybey Tersanesi bulunmaktadır.

Mehmet Sarı

Görevlerimiz neler? Gölcük Tersanemiz’de denizaltı inşa ediyoruz, savaş gemisi, denizaltı onarımı ve modernizasyonu yapıyoruz. Denizaltı projesi 2009’da imzalandı, 2015’te efektif oldu. İlk denizaltımızı birkaç ay içerisinde havuza çekeceğiz. Yaklaşık bir buçuk iki sene tecrübe süresinden sonra da operasyonel Yenitip Denizaltı projesi kapsamında burada büyük bir kabiliyet kazandık. Bu kabiliyetlerimizi de Milli Denizaltı projemizle kullanacağız. Gölcük 88, İstanbul 168, İzmir 79 gemiye hizmet ediyor. Gölcük’teki gemilerimiz büyük olduğu için 1,200 değişik sisteme, İzmir’de de 710 değişik sisteme hizmet veriyoruz. Şu anki personel sayımız 6 bin 500. Sivil tersanelerde özellikle işe başlayan arkadaşlar proje bittiği zaman veya yeni proje alamadığı zaman maalesef arkadaşlara yol veriyorlar. Ekonomiyi düşünmek zorundalar tabi. Bizde bu bilgi birikimi kaybolmaz, her zaman buradadır. Bir iki sene proje olmasa da o adamlar ordadır. Tecrübe ve bilgi birikiminin kaybolmaması çok önemli. Bu kadar geniş yelpazede hizmet veren başka bir yer de zaten yok. Her bir sistem için yurtdışından eğitim alınıyor. Bu eğitimler kolay ulaşılabilen eğitimler değiller ve oldukça pahalılar.

Kendi savaş gemisini üretebilen on ülkeden biriyiz. Denizaltı üreten 16 ülkeden bir tanesiyiz ve denizaltı dizaynı yapan ülkelerden bir tanesi olacağız. Denizaltı kapsamında özellikle Gölcük Tersanemiz çok büyük kabiliyet kazandı,’’ şeklinde konuştu. Doğu Akdeniz’e hizmet etmek üzere Ege Bölgesi’nde kapsamlı bir tersane oluşturmak için çalışmalara başlandığını da belirten Sarı, sözlerine şöyle devam etti, ‘‘Yeni Tip Denizaltı projesi kapsamında özellikle Gölcük Tersanesi çok büyük imkân ve kabiliyetler kazandı. Bu kapsamda savunma sanayimize ve savunma sanayi komitesinde STM’ye çok teşekkür ediyoruz.

Tersaneye gerçekten o kadar güzel kabiliyetler kazandırdı ki biz yabancı heyetlere gösterdiğimiz zaman bize de denizaltı yapın şeklinde talepler geliyor. Belki ilk noktada yabancı ortağımızla bir şeyler yapabiliriz ama bir sonraki adım eş bazlı bilgi ile inşa edilen kendi denizaltımız olacaktır.

Yüzer havuz tedariği gerçekleştiriyoruz, peki neden gerçekleştiriyoruz? Bunu özellikle İzmir Tersanesi için yapıyoruz. İzmir Tersanesi’ni inşa tersanesine dönüştürmek suretiyle Ege Bölgesi’ndeki eksikliği kapatmak istiyoruz. Artık Milli Güvenlik Kurulu tavsiyesi gereği Tersaneler Genel Müdürlüğü Doğu Akdeniz’de, orada kazanılacak büyük bir kabiliyet, liman ile tersane noktasında Güvenlik Kurulu ile beraber çalışıyor. Orada da güzel bir kabiliyet kazanacağız. Çünkü orada çok fazla savaş gemimiz var.Sadece bizim değil Enerji Bakanlığı’nın araştırma sondaj gemileri, Sahil Güvenlik ve Jandarma’ya da teknik destek oluyoruz. Dolayısıyla yüzer ve sabit havuzlara çok daha fazla ihtiyacımız olacak.’’

Ramis Akın

‘‘Elde edilen başarı seviyesinin artırılarak sürdürülmesi temel hedefimiz olacaktır’’
Deniz Kuvvetleri Komutanlığı Deniz Teknik Komutanı Ramis Akın, Kıbrıs Barış Harekâtı ile başlayan ambargo döneminin Deniz Kuvvetleri Komutanlığı’nın kendi ihtiyacını karşılamak üzere milli ve yerli Ar-Ge faaliyetlerinin ilk kıvılcımını tutuşturduğunu belirterek, ‘‘O dönemde ambargoya rağmen isimleri Atatürk tarafından daha önceki gemilerde ilk defa kullanılmış 2 adet muhrip TCG Berk 1972’de ve TCG Peyk 1975’de Gölcük Tersanesi Komutanlığı’nda büyük bir gururla inşa edilip Donanma’nın hizmetine verilmişti.

2000’li yılların başında, önce Gabya Sınıfı fırkateynlerin komuta kontrol sisteminin modernizasyonunu sağlayan GENESİS’in gerçekleştirilmesi ile başlayan Deniz Kuvvetleri Komutanlığı uygulamalı Ar-Ge ivmesi, daha sonra hızlanmış ve yine kendi mühendislik ve işçilik gücü ile her türlü gemi inşa sürecinin yürütülmesi suretiyle Milli Gemi MİLGEM’in gerçekleştirilmesine vesile olmuştur.

2004 yılında başlatılan MİLGEM projesinin ilk gemisi olan TCG Heybeliada’nın 2011 yılında hizmete girmesinin ardından 2013 yılında TCG Büyükada ve 2018 yılında TCG Burgazada Donanma’ya katılmış, tatbikatlardaki başarıları sadece milli kaynakta değil, uluslararası kaynaklarda da ilk defa bir Türk ürünü farklılık taşıyacak seviyede yankı uyandırmıştır.

İşte bu şövalye ruhlu ekip, çalışmaktan yılmayarak bu yıl MİLGEM’in 4’üncü gemisi TCG Kınalıada’yı Ağ Merkezli Harp Yeteneği’ne sahip Deniz Kuvvetleri Komutanlığı Milli Savaş Yönetim Sistemi ‘ADVENT SYS’ ile donatıp, hizmete sokmuştur. Gururla belirtmek isterim ki ADVENT SYS, Mavi Vatan’ın savunulmasındaki başarısını fiili atışlar ile tüm dünyanın gözü önünde tescil etmiştir. Böyle bir komuta kontrol sistemini dünyada yapabilen çok ülke yoktur,’’ dedi.

Özel tersanelerde inşa edilen gemilerin de testlerini son derece başarılı bir şekilde tamamlayarak hizmete girdiğini belirten Akın, ‘‘Önümüzdeki dönemde başta stratejik öneme sahip Çok Maksatlı Amfibi Hücum Gemisi projesi olmak üzere diğer projelerde de erişilen başarı seviyesinin artırılarak sürdürülmesi temel hedefimiz olacaktır. Tabi ki sadece gemi dizaynı ve inşası alanında değil, gemiyi oluşturan alt sistemlerin önemli bölümünde de dünya standartlarında özgün ve milli ürünler büyük başarı ile gerçekleşmiştir.

Atmaca projesini hepimiz yakından takip ediyoruz. Denizden yapılacak ilk atışın, TCG Kınalıada üzerinden kasım ayı başında yapılması planlanmaktadır. Dünyada iki, üç örneği bulunan Çok Amaçlı Faz Dizinli Radar ÇAFRAD’ın prototip halinin çok başarılı olduğunu Fiili ESSM G/M atışı ile ispatladık. Nihai ÇAFRAD üretimini kısa zamanda TF2000 hava savunma muhribimizde faal hale getirmeye yönelik faaliyetler devam etmektedir.

AKYA torpidosunun da bir kuvvet çarpanı olarak erkenden denizaltılarımızla buluşması için tüm paydaşların özveri ile çalışmalarını sürdürdüğünü görmekten mutluluk duyuyoruz. Milli olarak ortaya koyduğumuz ürünler, sahip oldukları yüksek standartlarla tercih edilebilir konuma gelmektedir. Pakistan MİLGEM projesi bunun güzel bir örneğidir,’’ şeklinde konuştu.

Soldan sağa: Ramis Akın, Alper Köse, Oramiral Adnan Özbal

‘‘Uluslararası pazarda rekabetçi üstün tasarımların geliştirilmesini amaçlıyoruz’’
Savunma Sanayi Başkanlığı Deniz Araçları Daire Başkanı Alper Köse ise yaptığı sunumda, askeri gemi inşası için gerekli olan sistem, cihaz ve malzemelerin yurtiçinde üretimine yönelik yerli sanayinin kabiliyetlerinin geliştirilmesinin, 2018-2020 savunma sanayi deniz araçları sektör stratejisi olduğunu belirterek; askeri gemi tasarımı tecrübesi sağlanarak uluslararası pazarda rekabetçi üstün tasarımların geliştirilmesinin amaçlandığını dile getirdi. Köse, Savunma Sanayi Başkanlığı-Deniz Araçları Daire Başkanlığı tarafından çok sayıda projenin yürütülmekte olduğunu belirterek, ‘‘Sözleşmesi yürürlükte olan projelerimize baktığımızda Amfibi Gemileri Grubu’nda Çok Maksatlı Amfibi Hücum Gemisi (LHD) ve Lojistik Destek Gemisi (LDG); Destek Gemileri Grubu’nda Denizde İkmal Muharebe Destek Gemisi (DİMDEG) İnşa Projesi ve Acil Müdahale ve Dalış Eğitim Botu; Karakol Gemileri Grubu’nda Test ve Eğitim Gemisi, Yeni SAT Botu, Süratli Devriye Botu ve Kontrol Botu Tedariki; Harp Gemileri Grubu’nda ise Yeni Tip Denizaltı Tedariki, PREVEZE Sınıfı Denizaltı YÖM, BARBAROS Sınıfı Fırkateyn YÖM, MİLGEM projesi 5. Gemi Tedariki, MİLGEM projesi İ Sınıfı Fırkateyn DAS Tedariki ile Denizaltılar İçin Akustik Aldatıcı Sistemi projesi (Lançer) devam etmektedir. Hava Yastıklı Çıkarma Aracı (HAYÇA), Çok Maksatlı Açık Deniz Römorkörü Tedariki, Kıyı Liman Römorkörü, Milli AUV Cihazı Geliştirilmesi, Araştırma Gemisi, Hava Savunma Harbi Muhribi (TF-2000) Tasarımı projesi, Türk Tipi Hücumbot Tasarımı projesi ile Küçük Deniz Araçları ise Planlama/İhale aşamasında olan projelerimizdir,’’ dedi.

Bunu Paylaşın