Rosengren: “Türkiye, Wärtsilä için kilit ülke konumunda”

MDN İstanbul

Yeni anlaşmalar yapmak üzere üst düzey yönetim ekibiyle birlikte İstanbul’da bulunan Wärtsilä Başkanı ve CEO’su Björn Rosengren Türkiye’de sadece MarineDeal News gazetesine verdiği özel röportajda Türk denizcilik sektörünün geleceğiyle ilgili umutlu ve olumlu mesajlar verdi

Gerçekleştirdiğimiz özel röportaja Başkan Björn Rosengren’in yanı sıra, Wärtsilä Başkan Yardımcısı Rakesh Sarin, Avrupa ve Afrika Enerji Santralleri Başkan Yardımcısı Tore Björkman, Batı Avrupa Bölge Direktörü Christer Strandvall, Wärtsilä Türkiye Ülke Başkanı Ufuk Berk ve Wärtsilä’nın Türkiye’de birçok başarılı projeye birlikte imza attığı Karadeniz Holding Yönetim Kurulu Başkanı Osman Karadeniz katıldı.
Enerji santralleri ve gemi makineleri sektöründe satış ve satış sonrası servis hizmetleriyle dünyada ve Türkiye’de sektör lideri konumunda olan Wärtsilä, geliştirdiği yeni teknolojilerle önümüzdeki yılların trendlerini belirlemeye hazırlanıyor.

“2015 zorlu bir yıl olacak”
Türkiye’de bulunmaktan dolayı memnuniyetini ifade ederek söze başlayan Wärtsilä Başkanı Björn Rosengren “Üst düzey yönetim ekibimizle Türkiye’de bulunmamız Türk denizcilik sektörüne verdiğimiz önemin çok güçlü bir göstergesi olarak değerlendirilmeli” diyerek Türkiye ziyaretine verdiği önemi ifade etti.
2014 yıl sonu itibarıyla global olarak yüzde 5,5 civarında büyüme beklediklerini kaydeden Rosengren 2015 yılının da tüm dünyada zorlu geçeceğini ancak herhangi bir resesyon beklemediğini ifade etti.
“Wärtsilä olarak bizim ana segmentlerimiz arasında; denizcilik sektörü, enerji santralleri ve bunlarla ilgili servis faaliyetlerimiz bulunuyor. Dünya ekonomisindeki durgunluğa rağmen 2014’ün bizim için faaliyet gösterdiğimiz tüm segmentlerde çok iyi bir yıl olduğunu söylemeliyim.
2008 yılından bu yana tüm dünyada denizcilik sektörü baskı altında ancak tüm sektörlerde olduğu gibi denizcilikte de çeşitli fırsatlar ortaya çıkıyor. Biz de Wärtsilä olarak bu dönemde; Offshore sektörüne, özel maksatlı gemilere, gaz tankerlerine, feribotlara ve kruvaziyer gemilerine ağırlık vererek bu tip gemilerdeki makine ve ekipman tedariğinde önemli pazar payı elde ettik. Bu yıl Ship power (üzerinde enerji santrali bulunan gemi) sektöründe yüzde 24 büyüme gerçekleştirdik. Ayrıca Çinliler ile yaptığımız 2 stroke makinelerdeki gelişmeler 2014’te bizim için çok önemli olaylardan biriydi.
Ancak genel olarak gelecekte gaz sistemlerinin hem gemilerde hem de enerji santallerinde yakıt ve enerji kaynağı olarak kullanımının daha da artacağını öngörüyoruz. Şu an dünyada 160 ülkede enerji santrali kurmuş durumdayız. Sattığımız enerji santrallerinin yüzde 80’i gaz yakıtı veya çift yakıt sistemi kullanıyor. Gazı dünyanın farklı yerlerine taşırken limanlarda kurulacak LNG terminalleri gazı sıvıya dönüştürecek. Bunlarda bizim için önemli bir hedef pazar olarak öne çıkıyor. Özellikle Hamworthy şirketini satın alarak LNG teknolojisi konusunda önemli bir adım attık.”

“Petrol fiyatlarındaki değişimi yakından izlemek gerek”
Özellikle ABD kaya gazının yakıt ve enerji fiyatlarında önemli gelişmeler yaşanmasına sebep olduğunu belirten Rosengren, petrol fiyatlarındaki düşüşün kısa süreli olması halinde piyasayı etkilemeyeceğini kaydetti.
“Petrol fiyatlarının düşmesinin sebebinin; üretimin fazla olması, ABD’de kaya gazında yaşanan gelişmeler, Norveç’teki yeni petrol kaynakları gibi gelişmeler olduğunu düşünüyorum. Ancak uzun süreli bir projeksiyon yapmak şu an için kolay değil. Ancak petrol fiyatlarının uzun süre bu şekilde devam etmesi, sektörde birçok şeyi değiştirebilir. Ancak şu an için bu konuda daha fazlasını söylemek sağlıklı değil.
Denizcilik sektöründe şu an yüzde 25 kapasite fazlası bulunuyor. Gemilerde verimliliği artırmak için önemli teknolojik gelişmeler ve yeni sistemler yapıldı. Eko-gemiler yakıt fiyatlarının yukarı çıkmasıyla büyük önem kazandığından dolayı, yakıt verimliliğini artıran makineler konusunda, Wärtsilä çok önemli teknolojik ilerlemeler gerçekleştirdi. Deniz taşımacılığında düşük navlun fiyatları devam ettiği sürece yakıt giderleri düşse de, yakıt ekonomisi çok önemli olmaya devam edecek.”

“Türkiye en çok enerji santrali ihracatı yaptığımız ülke”
Wärtsilä’nın gerçekleştirdiği satışın yüzde 55’inin gelişmekte olan ülkelerde olduğunu kaydeden Rosengren, 170 çalışanla hizmet verdikleri Türkiye’nin Wärtsilä için uzun yıllardır çok önemli bir pazar olduğunu kaydetti.
“Türkiye çok etkileyici bir ülke ve çok hızlı büyüyen bir pazar. Türkiye’deki enerji santrallerinin yüzde 17’si Wärtsilä motoru kullanıyor.
Bizim en büyük enerji santrali pazarımızın Türkiye olduğunu söylemeliyim. Enerji santrali segmentinde; Türkiye’de 3,5 gigavat gücünde enerji santrali kurduk ve bu inşası devam eden santraller katıldığında 4 gigavat’a çıkacak. Türkiye  enerji santrali segmentinde ihraç yaptığımız en büyük pazar haline geldi.
Gemi inşa pazarı daha yavaş olsa da, bu sektörde Türkiye’de uzun yıllara dayanan bir geçmişimiz var. En son Seaspan’ın Sedef Tersanesine verdiği LNG’li çift yakıtlı teknolojili feribotların makinesi Wärtsilä olacak. Karadeniz Holding ile mükemmel bir işbirliği içinde ship power gibi çok başarılı projelere imza attık. Karadeniz ile işbirliğimiz artarak devam ediyor.”

“Türkiye pazarında önümüz açık”
Wärtsilä’nın önümüzdeki yıllarda Türkiye pazarında etkinliğini artıracağının altını çizen Rosengren, Türkiye’nin kendileri için birçok sektörde fırsatlar barındırdığını ifade etti.
“Özellikle Türkiye gaz piyasasında çok önemli hedeflerimiz bulunuyor. Esnek enerji kaynakları konusuna yoğunlaşarak bu alandaki talebi karşılayacağız. Smart power generation (akıllı enerji üretimi) adıyla geliştirdiğimiz teknoloji yenilenebilir enerji kaynaklarına çok uygun. Gaz en temiz enerji kaynağı olduğu için rüzgar ve güneş enerjisi sektöründe yaşanan gelişmelerin, bizim  destek motorlarımızın kullanılması açısından Türkiye’nin iyi bir pazar olduğu görüşündeyim. Ayrıca Türkiye’de son dönemlerde inşasına başlanan Nükleer santral projelerinde geliştirdiğimiz destek motoru (support ve back-up motoru) teknolojisiyle önemli katkılar sağlayabiliriz.
Gemi makineleri segmentine baktığımızda ise; Avrupa’da ne yazık ki Türkiye dışında pek fazla tersane kalmadığını görüyoruz. Gemi inşa sektörünün daha çok Asya’daki ülkelere kaydığı söylenebilir. Türk tersaneleri  özel maksatlı gemilerin inşasında çok önemli bir merkez haline geldi. Bu zor zamanlarda gemi inşa sektöründe Türkiye’de çok önemli işlere imza atarak pozisyonumuzu da iyileştirdik. Ayrıca Karadeniz Holding gibi birçok Türk şirketiyle dünyanın farklı yerlerindeki yatırımlarında işbirliği yapıyoruz.”

“Türkiye enerji sektörü çok hareketli”
Wärtsilä Başkan Yardımcısı Rakesh Sarin kısa bir süre önce Enerji Santrali Birimi Başkanlığına getirildiğini kaydederek, bu sebeple Türkiye pazarındaki gelişmelerle  çok daha yakından ilgilendiğini belirtti. “Türkiye’de enerji sektöründe çok hızlı bir büyüme yaşanıyor. Planlanan santraller hayata geçerse, burada iş yoğunluğumuz çok artacak. Karadeniz Holding ile yaptığımız enerji gemileri bizim için çok önemli bir proje. Dünyada ilk olan bu projede yer almaktan Wärtsilä olarak çok memnunuz. Esnek enerji çözümleri konusunda Wärtsilä teknolojisi ve sistemleri çok uygun. Yüzen gemilerde enerji santrali kurmak bunun güzel bir örneği. Karadeniz’in Powership projesi hem bizim hem de Türkiye için çok önemli.”

“Hedefimiz; müşterilerimizin en değerli iş ortağı olmak”
Wärtsilä Türkiye Başkanı Ufuk Berk şirketin geçmişte olduğu gibi gelecek yıllarda da Türkiye’nin önemli enerji projelerinde ve gemi inşa projelerinde yer alacağını vurguladı.
“Müşterilerimizin en değerli iş ortağı olmak için müşterilerimize elimizden gelen her türlü desteği veriyoruz.  Karadeniz Holding ile yaptığımız işbirliği bizim çalışma şeklimizin önemli bir örneği. Ship power projesi ve Karadeniz Holding bizim için çok değerli. Aynı prensiplerle gelecekte de çalışmalarımıza devam edeceğiz. Kara bazlı enerji kaynakları segmentinde işlerimiz önümüzdeki yıllarda büyüyerek devam edecek. Ship power pazarında çok önemli bir pazar payımız bulunuyor.
Ayrıca Türkiye Elektrik İletim şirketi (TEİAŞ) ile çok iyi ilişkilerimiz bulunuyor. Primer frekans kontrol ve ikincil frekans kontrolde TEİAŞ tarafından kabul edilen bir şirketiz. Türkiye’nin özellikle 1000 megavatt’ın üstündeki santrallere çok fazla ihtiyacı var. Akıllı enerji üretimi ve akıllı şebeke teknolojimiz, büyüyen ve ihtiyacın giderek arttığı bu piyasada çok önemli avantajlar sağlıyor. Önümüzdeki dönemde bu alanda da olumlu gelişmeler bekliyoruz.”

‘Powership projesiyle 1.6 gigavat enerji üretiliyor’
Karadeniz Holding Yönetim Kurulu Başkanı Osman Karadeniz, Wärt-silä yöneticileriyle yaptığımız özel röportaja katılarak Karadeniz Holding’in powership projesi ve yeni dönem projeleriyle ilgili bilgiler verdi. Wärtsilä gibi alanında dünya lideri olan bir şirketle yaptıkları işbirliğinden duyduğu memnuniyetini ifade eden Karadeniz, gelecekte de hem Türkiye’de hem dünyanın farklı yerlerinde beraber yeni projelere imza atabileceklerini vurguladı.
“Dünyada ilk defa yapılan powership gemilerinde Wärtsilä teknolojisi kullandık. Yüzebilir enerji santrali konseptiyle inşa edilen KPS1, KPS3, KPS 4 ve KPS 5  powership gemilerinin motorunu tedarik eden Wärtsilä, inşası devam eden KPS 10 ve KPS 11 powership gemilerinin de teknolojisini sağlayacak. Bunlar sayesinde; 1,6 gigavat enerji Wärtsilä sistemiyle üretilmiş oluyor.Powership’lerin dışında 4 farklı gemimiz de Wärtsilä motoruyla çalışıyor. Bu da bizim Wärtsilä ile çalışmaktan duyduğumuz memnuniyeti gösteriyor.
Karadeniz Holding, global şirket olma yolunda ilerlerken böyle güçlü global şirketlerle çalışmayı tercih ediyor. Wärtsilä Finlandiya ve Wärtsilä Türkiye ile işbirliğimiz 20 yıldır devam ediyor. Dizayn, inşa ve operasyona kadar tüm birimlerle işbirliği yapıyoruz. Gelecekte de işbirliğimizin büyüme potansiyeli bulunuyor. Çünkü her yıl birkaç bin megawattlık powershipler üretip dünyanın farklı yerlerinde işleteceğiz. Bu konuda da Wärtsilä Türkiye’nin önemli desteğini alıyoruz.
Ayrıca bu gemilerin inşa edildiği Sedef Tersanesi’ne ve Kalkavan ailesine de işbirliklerinden dolayı çok teşekkür ediyorum. Sedef Tersanesi’nde bugüne kadar 6 geminin inşasını tamamladık. İyi ilişkiler içinde olduğumuz yüksek kaliteli bu tersanede, önümüzdeki dönemde işlerimizin artarak devam edeceğini umuyorum.”

Bunu Paylaşın