2010 yılından beri Prista Oil firması ile Türkiye’de hizmet vermekte olan Gulf Deniz Yağları firmasının İstanbul’daki barcının enerji ihtiyacını rüzgâr ve güneş enerjisi ile sağlamaya başladı
1995 yılında kurulan Prista Oil 20’den fazla ülkede faaliyetlerini sürdürürken motor yağları, marin yağları, endüstriyel yağlar ve gresler konusunda yaptığı çalışmalarla dikkat çekiyor.Dünya trafo yağı lideri Ergon markasının Orta Avrupa distribütörü olan Prista, aynı zamanda dünya lideri Chevron, Texaco, Gulf Marine markalarının hem üreticisi hem de distribütörü konumundadır. Bunlara ek olarak baz yağı ve hammadde satışı yapan Star Oil’de grubun şirketleri arasında bulunuyor.
Özellikle Doğu ve Orta Avrupa ülkelerinde oldukça geniş bir pazar payına sahip olan şirketin; Asya, Ortadoğu ve Kuzey Afrika ülkeleri gelişmekte olan pazarları arasında bulunuyor.
Türkiye’de, Macaristan’da, Özbekistan’da ve Bulgaristan’da kendi üretim tesisleri bulunan Prista Oil son derece modern ve gelişmiş teknoloji ile üretim yapıyor. Ayrıca şirketin distribütörü ve üreticisi olduğu Gulf Marine
(deniz yağları) ile 2010’da Türkiye pazarına girerken ve kısa sürede büyük bir müşteri portföyüne sahip oldu.
Sistemde enerji rüzgâr ve güneşten sağlanıyor
Türkiye’de yaklaşık 150 tane bunker barcının olduğunu belirten Deniz Ticaret Odası Yönetim Kurulu Üyesi Yavuz Gün, bu barçların yıllık 2,5 milyon dolarlık akaryakıt sarfiyatının olduğunun altını çizdi. Bu bağlamda kolları sıvayan Prista Oil grubu İstanbul’da faaliyet göstermekte olan BAHRI EGE barcının enerji ihtiyacını Kasım 2013’den beri rüzgâr ve güneş enerjisi ile çalışan hibrit sistemi ile karşılamaya başladı.
Sistemin ülke ekonomisine ve çevreye faydalarından bahseden Prista Oil İkmal ve Lojistik Koordinatörü Gülsen Öztürk, bu uygulamanın sektördeki diğer barclara örnek olacağı düşüncesinde olduğunu belirtti.
“Normalde bir geminin demirde beklerken jeneratörü çalıştığından yakıt tüketimi ve zararı olurken hibrit sistemle bunların önüne geçiliyor. Sistemin hem rüzgâr hem de güneş enerjisiyle çalışması, konjönktür olarak Boğaz’ın projeye çok uygun olduğunu gösteriyor. Çevreye duyarlı bir misyona sahip olan Prista Oil ailesi olarak, bu amaç doğrultusunda böyle bir işe imza atmanın gururu içerisindeyiz.”
Hibrit sistemle enerji sağlayan daha küçük ölçekteki Mobil barcının yanında Prista Oil Bahri Ege Barcı, bu sistemi efektif olarak günde 12 saat kullanıyor. Öztürk, barcın çalışma sisteminin birçok konuda avantajlar sağladığını dile getirdi.
Projelerde çevreye duyarlılık ön planda
“Jeneratörün daha az çalışması çalışılan ortamda gürültünün azalmasını sağlıyor. Bu Barc personelinin psikolojik olarak alışılmışın aksine daha sakin bir ortamda çalışacağı anlamına gelirken, sistemde devredeyken daha az gürültüye maruz kalınacak. Yakıt tüketimi azaltılınca jeneratörün daha az çalışması, jeneratör bakım masraflarından da tasarruf edilmesini sağlıyor. Hibrit sistemi saatte 2700W elektrik üretirken barcın günde 10-12 saatlik enerji ihtiyacı bu sistemden sağlanıyor. Sistem kurulmadan önce aylık 6.000 litre olan yağ yakıt tüketiminin sistem kurulduktan sonra 3.000 litreye düşmesini çok önemli buluyorum.
Barcın enerji ihtiyacı için yenilenebilir enerji kaynakları kullanıldığından emisyon tüketimini azaltarak doğaya karşı sorumluluğumuzu yerine getiriyoruz. Bizim tüm çalışmalarımızda çevreye karşı olan duyarlılığımızın bu projede ön planda olması bizim önceliklerimiz arasındaydı.”
Öztürk çevresel performansını ISO 14001 çevre sistemine paralel olarak sürekli geliştirilerek kirlilik önlemeyi amaçlayan Prista Oil şirketinin, dünyanın kısıtlı kaynaklarının verimli olarak kullanılmasını ve çevre konusundaki sorumluluklarının bilincinde olduğunu vurguluyor.