Denizcilik sektörü Europort İstanbul Fuarı’nda buluştu!

MDN İstanbul

Exposhipping Europort İstanbul Uluslararası Denizcilik Fuarı, İstanbul Fuar Merkezi’nde 20-23 Mart tarihleri arasında gerçekleştirildi. Europort Fuarı, 72 ülkeden 462 firma katılımıyla düzenlenirken yerli ve yabancı katılımcı ve ziyaretçileri ağırladı

Türk denizciliğini, dünya denizciliğiyle buluşturmak ve ülkemizin bu alanda yaşadığı gelişimi dünyaya anlatmak amacıyla düzenlenen 12. Exposhipping Europort İstanbul Fuarı, İMEAK Deniz Ticaret Odası’nın öncülüğünde, Gemi İnşaatı Sanayicileri Birliği’nin (GİSBİR) desteğiyle NTSR Fuarcılık ve AHOY Rotterdam tarafından düzenleniyor. Fuarın açılış törenine, Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığı Gemi İnşa ve Tersaneler Genel Müdürü Hızır Reis Deniz, İstanbul Liman Başkanı H. Gani Aygün, TMMOB Gemi Makine Mühendisleri Odası Başkanı Feramuz Aşkın, Deniz Ticaret Odası Yönetim Kurulu Başkanı Metin Kalkavan; Meclis Başkanı Cengiz Kaptanoğlu, GİSBİR Genel Sekreteri Süheyl Demirtaş’ın yanı sıra yerli ve yabancı birçok sektör temsilcisi katıldı.

‘Krizi fırsata çevirmek
gerekiyor’
Toplantının açılış konuşmasını yapan Kıyı Yapıları ve Tersaneler Genel Müdürü Hızır Reis Deniz sözlerine Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Binali Yıldırım’ın başarı dileklerini ileterek başladı. Deniz, son yıllardaki atılımlar sayesinde Türkiye’nin Avrupa’da 6. Dünyada ise 17. ülke olduğunu belirtti. “Öyle bir noktaya geldik ki 2023 ihracat rakamlarımız bile rahatça her yerde telaffuz edilmeye başlandı” diyen Deniz, dünyadaki ekonomik krizin denizcilik için yeniden yapılanma fırsatına dönüştürülmesi gerektiğini ifade etti.

‘Hedeflerimiz büyük,
gelecek bizim’
Deniz Ticaret Odası Başkanı Metin Kalkavan Beşiktaş Spor Kulubünün  110. Yılını kutlayarak başladığı konuşmasında denizciliğin değişik birçok alanında yaşanan gelişmelerden bahsetti. Türkiye’nin Boat Show fuarlarında dünya birinciliği için uğraştığını belirten Kalkavan, henüz gemi inşa sanayinde o seviyede olmadığını söyledi. Kalkavan, “Gemi inşa sanayii Avrupa’da da eski günlerindeki gibi değil. Bu alanda en büyük hamleyi Uzakdoğu ülkeleri yapıyor. Türkiye olarak biz eşit olmayan şartlarda bile var oluruz. Bir de şartlar eşit olursa çok daha iyi oluruz. Çıkış yollarıyla ilgili çok fazla alternatifimiz var. Aşağıdan yetişmiş çok iyi bir nesil geliyor.
Gelecek yıllarda en büyük ihracatı savunma sanayi
ürünlerinden  yapacağız. Diğer bir alanımız özel/spesifik gemiler. Off-shore gibi buradan da faydalanacağız. Çok çeşitli dalgalanmalar yaşansa da bu, Türkiye’de hiçbir zaman bitmeyecek bir sektör. Fuarımızın da çok başarılı geçeceğini umu-yorum.”
Dünyada bu fuarları yapan sayılı ülke olduğunu anlatan Kalkavan, ”Hedeflerimizin gerisindeyiz. Gemi inşa ve ekipmanlarında üs şu anda Uzakdoğu. Avrupa’da gemi ve ekipmanları için yıllık 80 milyar Euro değerinde bir pazar var. Avrupa’da bu alanda çalışan insan sayısı 500 bin. Hem Avrupa hem de bizim için çok önemli olan bir sanayi dalındayız. Biz eşit olmayan şartlarda gemi inşasında var olmaya çalışıyoruz” diye konuştu.
Kalkavan, 2008 krizinden sonra, gemi inşa ve yan sanayinin beklenenin üstünde bir direnç gösterdiğini söyledi. Sektörün, bu kadar uzun süren bir kötü dönemde ayakta kalmayı başardığını dile getiren Kalkavan, kendileri için artık yeni bir dönem başladığını ifade etti.

‘Gemi inşa sektörüne
desteği olmayan
tek ülke Türkiye’
Tamir ve bakım sektöründe Avrupa’da lider ülke haline geldiğimizi dile getiren Kalkavan sözlerini şöyle sürdürdü:
”Şu anda projesi olan her gemiyi yapacak bir kapasiteye sahibiz. Enerji gemilerinden tutun, askeri harp gemilerine uzanan geniş bir yelpazede varız. Uzakdoğu ile gemi inşada rekabet etmek çok kolay gözükmese de, tamir,-bakımda çok rahat re-kabet edebiliriz. Tersanelerimizin büyük bir kısmı tamir-bakımda uzmanlaşıp o alanda ilerliyor.
Dünyada ortalama olarak üretilenin 3 katı kadar, her yıl gemilerini ana bakımdan geçirmek zorunda olan filolar var. Her gemi bulunduğu ve çalıştığı alan itibariyle Çin’e, Uzakdoğu’ya gidemez. Birinci çıkış yolumuz tamir, bakımda hem verimliliği hem de süratimizi arttıracağız. Bu bölgede şu anda tamir- bakımda üs haline gelmiş ve güçlü konumdayız. Burada daha da büyüyeceğiz. Avrupa’da tamir, bakımda lider konumdayız. Bu şartlarda bile özellikle Çin ile rekabet edebiliriz.
Savunma sanayi bizim için çok önemli bir alan. Gelecek yıllarda en büyük ihracatı savunma alanında yapacağız. Savunma sanayi ürünlerini hızla fazlalaştıracağız. Özel ve spesifik gemi alanında da çok daha iyi bir konuma geleceğiz. Krizin bize en önemli faydası, her tersane ve tedarikçimizin farklı alanları araştırması oldu. Böyle bakıldığında bu sektörün kesinlikle önü kesilmeyecek. Giren ve çıkanlar olacak, ama bu sektör yetişmiş insan gücüyle ve özellikle yan sanayi ekipman üretimimiz ve arkadan gelen denizcilik alanlarında yaptığımız büyük yatırımlar ile her zaman var olacak. Ülkemiz Avrupa ve dünyada bir denizcilik üssü olmaya devam edecek. Dünyada gemi inşa sektörü olup da desteği olmayan tek ülke Türkiye’dir. Tüm olumsuzluklara rağmen dimdik ayaktayız.”

‘Sektörün çıkışı Offshore marketinde’
Açılışta konuşan GİSBİR Genel Sekreteri Süheyl Demirtaş fuarın sektör için büyük önem taşıdığına dikkat çekerek katılım rakamının son derece memnuniyet verici olduğunu söyledi. Demirtaş, dünyada ve Türkiye’de krizden çıkışın bir numaralı yolunun off-shore marketi olduğuna vurgu yaptı:
”Denizcilik sektörü dünyada son zamanların en büyük ekonomik krizini yaşıyor. Navlun fiyatları tüm zamanların dip noktalarında. Tersaneler yeni gemi inşa siparişleri almıyor. Bunun iki nedeni var; birincisi gemi fazlalığı ve ikincisi kapasite fazlalığı. Kısa vadede bunun çözüleceğini öngörmüyoruz. Çaresiz olmadığımızı düşünüyoruz. Dünyada ve Türkiye’de gemi inşada krizden çıkışın yolunun “Offshore marketing” (denizaşırı pazarlama) olduğunu düşünüyoruz. Bugün dünyada inşa edilmekte olan platform, tekne gibi ürünlerin yüzde 7’si Offshore markete aitken, bu, cironun yüzde 26’sına tekabül ediyor. Yani her 4 liranın 1 lirası Offshore pazarından  geliyor. Çıkış yolumuz Offshore.”

ETİKETLER:
Bunu Paylaşın