14 milyon balon balığının girişi engellendi

MDN MEDIA

Tarım ve Orman Bakanlığı Balıkçılık Yapıları Daire Başkanı Mahir Kanyılmaz, 2020’den bu yana verilen teşviklerle 185 bin civarında balon balığı teslim aldıklarını söyledi

Tarım ve Orman Bakanlığı Balıkçılık ve Su Ürünleri Genel Müdürlüğü Kaynak Yönetimi ve Balıkçılık Yapıları Daire Başkanı Mahir Kanyılmaz, balon balığı ile mücadele için yapılan çalışmalardan bahsetti. Nil Nehri’nin Süveyş Kanalı önünde tatlı su bariyeri oluşturması nedeniyle, balon balığının Akdeniz’e gelmesinin engellendiğini ancak Nil Nehri’nin üzerine yapılan barajlar ve tarımsal sulama dolayısıyla Süveyş Kanalı’nın önüne gelen tatlı suda yaşanan azalmanın, bu bariyeri ortadan kaldırdığını anlatan Kanyılmaz, “Böylelikle bir tuzlu su balığı olan balon balığı rahatlıkla Akdeniz’e doğru geçti. İlk Akdeniz’e geçişi 1987 yılında İsrail’de bildirildi. Ülkemiz kıyılarına ulaşması 2002 yılını buldu. 2002 yılından sonra küresel iklim değişikliğinin, deniz suyu sıcaklıklarının artışının etkisiyle İskenderun Körfezi’nden İzmir’e kadar olan alanda yıldan yıla yayıldı. Şu anda Ege Denizi’nin İzmir’den yukarı kısımlarında da görüldü” ifadelerini kullandı.

Bilim adamları uzun vadede Marmara ve Karadeniz’e de yayılacağını öngörüyor

Yapılan birkaç bilimsel çalışmada, balon balığının Karadeniz’de koloni oluşturmadan bireysel bazda varlık gösterdiğinin söylendiğini aktaran Kanyılmaz, “Fakat ağırlıklı popülasyon Akdeniz’de ve Ege’de. Marmara’da, Karadeniz’de şu an bir popülasyon söz konusu değil. Fakat iklim değişikliğinin etkisi artacağı düşünüldüğünde, uzun vadede oralara doğru da yayılacağı bilim adamlarınca öngörülmekte” dedi.

Halk, balon balığı görürse İl Müdürlükleri’ne ihbar etmeli

Balon balığının 200 civarında türü olduğuna değinen Kanyılmaz, sözlerine şöyle devam etti:

Bunlardan 112 civarındası denizlerde yaşayan tür. 50 civarındası acı sularda yaşıyor, 30’un üstünde tür de tatlı sularda yaşıyor. Normal şartlarda balığın kendisi zehirli değil. Balık, bulunduğu ortamdaki bir bakteri türünü beslenirken ister istemez kullanıyor. Bu bakteri türünün ürettiği toksin çok güçlü. Pişirmeyle, ısıtmayla kaybolmuyor. Ağırlıklı olarak balığın konaklarında, iç organlarında ve derisinde var. Yenmesiyle ölüme kadar varan tehlikeler oluşturuyor. Önemli olan burada hem balıkçılarımızın bunu karaya çıkarmaması, çıkarılsa bile vatandaşımızın bunu almaması. İl Müdürlüklerimiz’e ihbar etmesi, kendi sağlıkları için son derece önemli” şeklinde konuştu.

İlginizi çekebilir:

Uzmanlar zehirli balon balığı için uyardı

Balon balığı popülasyonunda yaşanan artışın üzerine, Tarım ve Orman Bakanlığı’nın bilim adamları ve araştırma enstitülerindeki araştırmacıların fikirlerini değerlendirerek ilk defa 2020 yılında bir pilot çalışma başlattığını söyleyen Kanyılmaz, kısa sürede 46 bin 192 adet balon balığının yakalandığını ekledi. Kanyılmaz, “Bu çalışma hem balıkçılarımızda hem kamuoyunda büyük yankı uyandırdı. Desteklemenin devam edilmesiyle ilgili çok güçlü talepler oluştu. Genel Müdürlüğümüz’ün görev ve sorumluluk alanı içinde, istilacı türlerle mücadele etme kapsamında bu desteğin 3 yıl süreyle devam ettirilmesi planlandı ve bu yönde gerekli mevzuat hazırlıkları yapılarak; 2021, 2022, 2023 yılları boyunca destekleme yapıldı. Desteklenen miktar başta en zehirli türde 5 lira, diğer türler için 50 kuruştu. Zaman içinde günün koşullarına göre 5 lira olan ürün desteklenmesini 12,5 liraya çıkardık. 50 kuruş olan diğer türleri de 2,5 liraya çıkartarak önemli miktarda balon balığını ekosistemden çektik” sözlerini söyledi.

Bu çalışma yapılmasaydı şu an 2-3 katı daha fazla balon balığıyla karşılaşıyor olurduk

Şu ana kadar balıkçılara balon balığı için 1 milyon 250 bin lira civarında destek ödemesi yapıldığını aktaran Kanyılmaz, “Bu desteklemelerle şu ana kadar 185 bin civarında balon balığını teslim aldık. Bu miktar baktığınızda büyük bir miktar gibi görünmeyebiliyor; fakat ekosisteme giren balon balığı miktarını azalttık. Tahminlere göre 14 milyon adet yeni balon balığı bireyinin ekosisteme girişini engelledik. Eğer bakanlığımız bu çalışmayı yapmamış olsaydı, sahillerimizde, denizlerimizde şu an olduğunun 2-3 katı daha fazla balon balığıyla karşılaşıyor olacaktık. Balıkçılarımız, av araçları ve ekosistem daha fazla zarara uğrayacaktı” dedi.

‘Yaptığımız desteklemeyle turizme de katkı veriyoruz’

Kanyılmaz, balon balığının Akdeniz’deki en yüksek riskli zaralı balıklardan birisi olarak kabul edildiğini dile getirirken, “Balon balığı kendi türlerini dahi tüketiyor. Sadece caretta caretta kaplumbağaları, yunuslar, orfoz, lahoz gibi canlılar bu balığı tüketiyor. Kendisi her şeyi tüketiyor. Hatta midelerinde balıkçıların av araçları, ağları, kancalarına bile rastlanıyor. Normal şartlarda tüketilmediği takdirde insana zarar veren bir tür değil. Nadir de olsa sahadan bildirilen vakalar var; fakat genellikle siz onu tüketmezseniz ya da ağzınıza parmağınızı bir uzvunuzu sokmazsanız insanlara zararlı değil. Biz aynı zamanda bir turizm ülkesiyiz. Yaptığımız desteklemeyle turizme de katkı veriyoruz” ifadelerini kullandı.

DHA

Bunu Paylaşın