Haber: Yeşim Yeliz Egeli – Osman Karabacak
Yunanistan'ın karasularını 12 mile çıkarma amacı taşıyan “Deniz Mekânsal Planlaması”na, Türkiye’den sert itirazlar geldi. Emekli Tümamiral Yankı Bağcıoğlu, “Uluslararası hukuku hiçe sayan plan bölgede gerilimi artırmaktan başka bir işe yaramayacak,” açıklamalarında bulunurken Siyasetçi Sadettin Tantan da planı Türkiye’nin pasif ve etkisiz dış politikasının bir tezahürü olarak nitelendirerek, “Eski Türkiye, 1995 yılında bu durumu savaş sebebi olarak ilan etmiş ve Yunanistan’ın bu hamlesini engellemişti,” ifadelerini kullandı. Türkiye’nin Atina ile sorunlarını iyi komşuluk çerçevesinde çözmek istediğini belirten Dışişleri Bakanlığı ise, “Yunanistan’ın tek yanlı tasarrufları ve iddiaları ülkemiz açısından hiçbir hukuki sonuç doğurmayacak,” dedi
Yunanistan, balıkçılık, turizm ve enerji gibi faaliyetleri düzenlemeyi amaçladığını iddia ettiği deniz alanı kullanım planlarını AB'ye sunmaya hazırlanırken, Türkiye’den planın hukuk dışı ve yok hükmünde olduğu yönünde net açıklamalar geldi.
Planın, Ege ve Doğu Akdeniz'deki bazı bölgelerde Türkiye’nin yetki alanını ihlal ettiğini belirten Dışişleri Bakanlığı, yaptığı açıklamada “Yunanistan’ın tek yanlı tasarruflarının ve iddialarının ülkemiz açısından hiçbir hukuki sonuç doğurmayacağını bir kez daha vurguluyoruz,” dedi.
Ege ve Akdeniz gibi kapalı ya da yarı kapalı denizlerde tek taraflı tasarruflardan kaçınılması gerektiği belirtilen açıklamada, şöyle denildi:
“Söz konusu tasarruflar ve oldubitti teşebbüsleri ülkemiz açısından dün olduğu gibi bugün ve yarın da hiçbir hukuki sonuç doğurmayacaktır. Türkiye, Yunanistan'la ilişkilerinde her iki tarafın da sürdürmek istediği ruhu yansıtan 7 Aralık 2023 tarihli Dostane İlişkiler ve İyi Komşuluk Hakkında Atina Bildirgesi çerçevesinde sorunların uluslararası hukuk, hakkaniyet ve iyi komşuluk temelinde çözümü için samimi ve kapsamlı bir yaklaşım benimsenmesi gerektiğine dair tutumunu muhafaza etmektedir. Ülkemizin hazırladığı Deniz Mekansal Planlaması da UNESCO ile Birleşmiş Milletler’in ilgili birimlerine iletilmektedir.”
Tümamiral Yankı Bağcıoğlu: Bölgede gerilimi artırmaktan başka bir işe yaramaz
Yunanistan’ın 12 mil oyunu hakkında MarineDeal News’a özel açıklamalarda bulunan CHP MYK Üyesi ve Millî Savunma Bakanlığından Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Tümamiral Yankı Bağcıoğlu ise, Yunanistan'ın yeni deniz mekânsal planlamasını Yunanistan'ın planı, uluslararası hukuka aykırı şekilde adalar üzerinden deniz yetki alanlarını genişletme çabası olarak nitelendirdi.
“Bu girişim, uluslararası hukukun ‘hakkaniyet’ ve ‘coğrafyanın üstünlüğü’ ilkelerini hiçe saymaktadır” diyen Tümamiral Bağcıoğlu, “Türkiye'nin anakara temelli hakları göz ardı edilerek ortaya konulan maksimalist yaklaşımlar hukuk dışıdır. Yunanistan'ın bu ve benzeri girişimleri, bölgede gerilimi artırmaktan başka bir işe yaramayacaktır,” ifadelerini kullandı.
İlginizi çekebilir:
Yunanistan’dan skandal harita
‘12 Ada’nın silâhlandırılmasına kesintisiz itiraz edilmelidir’
12 adanın (Menteşe Adaları) uluslararası hukuk hilafına silâhlandırıldığının altını çizen Tümamiral Bağcıoğlu, açıklamasını şöyle sürdürdü:
“Önemli bir uluslararası hukuk ihlali olan bu konuda girişimlere ve itirazlara kesintisiz bir şekilde devam edilmelidir. Yunanistan ile Güney Kıbrıs, İsrail ve ABD arasında yıllardır devam eden siyasi işbirliği ve siyasi destek, Türkiye’nin denizlerdeki hak ve menfaatlerinin dayandığı uluslararası hukuk kurallarını geçersiz kılamaz. Hiçbir devletin veya uluslararası organizasyonların diplomatik ve askerî baskıları, Mavi Vatan'ın mevcut ve sağlam hukuki temellerini sarsamaz. Ama bunun için gerek şart; istikrarlı, milli menfaatleri gözeten, iç politika hedefi olmayan, tutarlı ve sağlam duruş gösterilen dış politikadır.”
‘Aşil’in Kalkanı hukuken geçersiz!..’
Tümamiral Bağcıoğlu, Yunan topraklarını koruyacak yeni caydırıcılık doktrini olarak lanse edilen “Aşil’in Kalkanı” projesinin de adaları Lozan ve Paris Antlaşmalarına aykırı şekilde silâhlandırmayı hedeflemesi nedeniyle başlı başına hukuka aykırı olduğuna dikkat çekti.
Ülkemizin uluslararası hukuktan aldığı güçle Yunanistan’ın tek taraflı girişimlerini etkisiz hale getirebilecek durumda olduğunun altını çizen Tümamiral Bağcıoğlu, “Türkiye, savunma sanayisindeki yerli üretim kabiliyetiyle caydırıcılığını güçlendirmektedir. Denizlerdeki hak ve menfaatlerimizin hukuki temelleri ve sahadaki filli uygulamaları iktidar tarafından erozyona uğratılsa ve Mavi Vatan sadece seçim dönemleri hatırlansa da Türkiye'nin sahip olduğu milli güç unsurları bizim için en güçlü koruma kalkanını sunmaktadır” diye konuştu.
Tantan’dan Hükûmet’e sert uyarı
Eski İçişleri Bakanı ve Siyasetçi Sadettin Tantan da sosyal medyadan yaptığı açıklamada, Yunanistan’ın AB’ye sunmaya hazırlandığı Ege’de karasularını 12 mile çıkarma planının Türkiye’nin pasif ve etkisiz dış politikasının bir tezahürü olduğunu söyledi.
Tantan, “Eski Türkiye” 1995 yılında bu durumu savaş sebebi olarak ilan etmiş ve Yunanistan’ın bu hamlesini engellemişti. ‘Türkiye yüzyılı’ olarak adlandırılan bu dönemde Yunanistan’ın bu hamlesinin engellenememesi, buna cüret etmesi basiretsiz politikaların sonucudur,” dedi.
Ege Adalarının 1911’de Trablusgarp’ta destan yazan Türk subaylarını dize getirmek için İtalya tarafından işgal edildiğini ve 1947’de usulsüz bir şekilde Yunanistan’a bırakıldığını hatırlatan Tantan, açıklamasını şöyle sürdürdü:
Ege Adaları esasen Türk adalarıdır ve Yunanistan bu adalarda işgalcidir. Mevcut statü gereği silâhsız olması gereken Adaları silâhlandıran Yunanistan’a karşı gerekli adımlar atılmadığı takdirde Yunanistan’ın tahrikleri devam edecektir. Türkiye; iç meselelerle vakit kaybederken dışarıda ise güç ve mevzi kaybediyor. İktidar sahipleri; Kıbrıs’ta, Ege’de, Suriye’de, Kafkasya’da Türkiye’nin potansiyelinin aksine ülkemizi güçsüz bir konuma gitmesini seyrediyor. İktidar ve muhalefete çağrım; dış meselelerde acil bir birliktelik sağlanması ve Türkiye’nin yakın geleceğini ilgilendiren sorunlara birlikte çözüm üretmeleridir. Türk milleti; düşmanlarını yine yenecek, emperyalizme geçit vermeyecektir. Bu yurt bizim sahip çıkacağız!”
Bu haberin/makalenin/çevirinin tamamı ya da bir kısmı kaynak gösterilmeden yayımlanamaz. Kaynak gösterilse dahi aktif link verilerek kullanılabilir. Kaynak göstermeden ve aktif link vermeden yayımlayanlar hakkında yasal işlem başlatılır.
