Ursula von der Leyen: Bildiğimiz Batı artık yok

MDN Editör
  • |

Avrupa Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen’in Alman Die Zeit dergisine verdiği röportaj, Avrupa’nın stratejik yönelimi ve küresel güvenlik algısı açısından çarpıcı mesajlar içerdi. “Bildiğimiz Batı artık yok” ifadesiyle öne çıkan açıklamalar, Avrupa Birliği'nin önümüzdeki dönemde izleyeceği güvenlik, savunma ve transatlantik ilişkiler politikalarına dair ipuçları taşıyor.

Trump dönemi ve Batı düzenindeki kırılma

Von der Leyen, röportajında özellikle Amerika Birleşik Devletleri’nin Donald Trump liderliğinde izlediği dış politika çizgisinin, Batı'nın geleneksel güç dengelerinde kalıcı değişiklikler yarattığını belirtti. Ona göre bu değişim yalnızca siyasi değil, aynı zamanda savunma, ticaret ve stratejik işbirliği mekanizmalarını da köklü biçimde etkiledi.

Trump’ın başkanlığı döneminde, Avrupa’nın ABD’ye olan güveninde sarsılmalar yaşandığına işaret eden Von der Leyen, bu durumun Avrupa Birliği’ni daha fazla özerklik arayışına ittiğini ima etti. Ancak buna rağmen, mevcut transatlantik işbirliğini “güçlü ve sağlam” olarak nitelendirdi.

Savunma: Daha fazla Avrupa, daha az dışa bağımlılık

Von der Leyen’in açıklamalarında en dikkat çekici vurgulardan biri, savunma sanayii alanında Avrupa merkezli bir üretim altyapısının zorunluluğu oldu. Savunma malzemeleri ve stratejik kaynaklarda dışa bağımlılığın sürdürülebilir olmadığını belirten Komisyon Başkanı, Avrupa ülkelerini daha fazla savunma üretimi yapmaya ve bu ürünleri yine Avrupa’dan tedarik etmeye çağırdı.

Bu açıklamalar, Avrupa Birliği içinde son dönemde giderek yoğunlaşan “stratejik özerklik” tartışmalarına bir destek olarak yorumlandı. Von der Leyen’in sözleri, Avrupa’nın sadece askerî olarak değil, sanayi ve teknoloji alanında da kendi kapasitesini geliştirmesi gerektiği yönündeki eğilimi açıkça ortaya koydu.

Rusya tehdidi: Hâlâ öncelikli tehdit değerlendirmesinde

Avrupa’nın güvenlik perspektifinde Rusya hâlâ temel tehdit olarak yer alıyor. Von der Leyen, “Putin ara sıra duraksasa da emperyal hırslarının sınırı yok” diyerek, Avrupa Birliği’nin stratejik tehdit değerlendirmesinde Rusya’nın ilk sıradaki yerini koruduğunu ifade etti.

Bu söylem, Ukrayna Savaşı sonrası şekillenen yeni güvenlik doktrininin devam edeceğini ve Avrupa savunma politikalarının bu tehdit algısı üzerinden şekilleneceğini teyit ediyor. NATO ile AB savunma işbirliğinin pekiştirilmesi ve doğu sınırlarının tahkim edilmesi de bu bağlamda değerlendirilmekte.

ABD ile ilişkiler: Yakınlık sürecek ama temkinli bir mesafeyle

Von der Leyen’in açıklamalarında dikkat çeken bir diğer unsur, Avrupa Birliği ile Amerika Birleşik Devletleri arasındaki ilişkilerin “beklenenden daha sağlam” olduğu yönündeki değerlendirmesi oldu. Her ne kadar küresel dengelerde değişiklikler yaşansa da, Komisyon Başkanı transatlantik ittifakın zayıflamadığını, aksine değişen tehdit algılarına karşı daha da önem kazandığını savundu.

Ancak bu yakınlık çağrısının yanında, Avrupa’nın daha dengeli ve bağımsız bir güç olarak hareket etmesi gerektiği vurgusu da ihmal edilmedi. Bu çelişkisiz bir duruş değil, aksine stratejik bir denge arayışı olarak okunmalı: Hem ABD ile yakın durmak hem de kendi savunma mimarisini inşa etmek.

Avrupa yeni bir döneme hazırlanıyor

Ursula von der Leyen’in açıklamaları, Avrupa’nın yalnızca bir entegrasyon projesi değil, aynı zamanda stratejik bir güç merkezi olma iddiasını yeniden gündeme taşıyor. “Bildiğimiz Batı artık yok” ifadesi, Batı ittifakının yapısal dönüşüm sürecine işaret ederken, Avrupa Birliği’nin savunmadan üretime, diplomatik ilişkilerden tehdit algılarına kadar birçok alanda yeni bir paradigma oluşturma çabasında olduğunu gösteriyor.

Bu dönüşüm, sadece kıtanın değil, küresel güvenlik sisteminin de geleceğini doğrudan şekillendirecek dinamikleri içinde barındırıyor.

Bu haberin/makalenin/çevirinin tamamı ya da bir kısmı kaynak gösterilmeden yayımlanamaz. Kaynak gösterilse dahi aktif link verilerek kullanılabilir. Kaynak göstermeden ve aktif link vermeden yayımlayanlar hakkında yasal işlem başlatılır.

Bunu Paylaşın