Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi (YYÜ)’nden Ataman Altuğ Atıcı ve Deniz Ulaştırma İşletme Yüksek Mühendisi Araştırmacı Raim Akman, gemilerin sintine atıkları üzerine yaptıkları çalışmada, inci kefallerinin yaşam alanlarının tehdit edildiğini tespit etti
Van Büyükşehir Belediyesi’nin 5 Haziran 2021’de açtığı İleri Biyolojik Arıtma Tesisi’nin devreye girmesiyle, atık sulardan temizlenen Van Gölü’nde, YYÜ Su Ürünleri Fakültesi Dekan Yardımcısı Doç. Dr. Ataman Altuğ Atıcı ve Deniz Ulaştırma ve İşletme Yüksek Mühendisi Araştırmacısı Rasim Akman, gemi ve balıkçı teknelerinin makine ve kazan dairelerinden akan yağların göle döküldüğü bölgeden 1 yıl boyunca su örnekleri alıp, laboratuvarda inceleme yaptıklarını söyledi. İncelemelere göre; Erciş, Dağönü, Çitören balıkçı barınakları ve Van YYÜ İskelesi, Van Limanı, Edremit Marina, Grand Deniz İskelesi, Akdamar İskelesi, Dereağzı ve Yelkenli ile Tatvan Limanı’ndan alınan su örneklerinde yağ ve gres seviyesinin, 15 mg/L olan sınır değerin üstünde olduğu tespit edildi.
İnci kefalinin yaşam alanı tehlikede
Gemilerin sintine atıklarının ciddi kirliliğe yol açtığını söyleyen Atıcı, endemik tür olan inci kefalinin yaşam alanının tehdit altında olduğunu ekledi. Atıcı, “Gemilerden yapılan bu tür atıkların, sulara salınan hidrokarbonun başlıca kaynağını oluşturduğu tahmin edilmektedir. Gemilerden su ortamına sintine suyunun boşaltılması, alıcı ortamdaki en büyük insan kaynaklı kirlilik girdisidir ve bu girdi miktarının kazara olan petrol sızıntılarından bile daha yüksek olduğu bildirilmektedir” derken, “Sintine suyu, yağlı sıvılar ile birlikte metaller ve deterjanlar gibi diğer kirleticiler dahil çeşitli kaynaklardan gelen çözücüleri içeren karmaşık bir karışımdır. Sintine suyundaki yağ ve gres ise doğada hidrofobiktir, yani genel olarak suda çözünmezler. Yağ ve gres ile kontamine olmuş atık sular, çevre koruma kuruluşları tarafından çevre için en zararlı ve tehlikeli atık sulardan biri olarak kabul edilmektedir. İşlem görmeyen ya da zayıf işlem gören yağ ve gresli atık sular son derece tehlikelidir” ifadelerini kullandı.
Gölde kirliliğin artacağı öngörülüyor
Atıcı, ihtiyaca bağlı olarak gemi tonajlarının artmasıyla, kullanılan yağ ve yakıt miktarı da artacağı için gölde kirliliğin artacağını öngördüklerini belirtti. Gemilerdeki personelin bilinçli olmamasının da kirliliğe farklı bir boyut getirdiğini eklerken, “Kapalı bir göl özelliğinde olan Van Gölü, gemilerden kaynaklı ciddi bir kirlilik ile karşı karşıyadır. Yapılan bu çalışmayla Van Gölü’ndeki kayıtlı gemiler tarafından göle bırakılan sintine sularının neden olduğu yağ ve gres kirliliğin boyutları ve bu kirliliğin nedenlerinin belirlenmesi amaçlanmış ve gölde alınması gereken önlemlerin temelleri belirtilmiştir” dedi.
Akıcı sözlerine şu şekile devam etti:
Balıkçı barınaklarının su yüzeyinde ince bir yağ tabakası olduğu görüldü
Bu kapsamda barınak ve marina olarak kullanılan yerlerden su örneği alınırken, aynı zamanda gölde faaliyet gösteren gemilerin de sintinelerinden su örnekleri alınmış ve laboratuvarda incelenmiştir. Gemilerin barındığı 10 istasyondaki göl suyunda ve 42 adet gemiden alınan sintine sularında KOİ, yani kimyasal oksijen ihtiyacı ve yağ-gres analizleri gerçekleştirilmiştir. Bu çalışma ile yapılan gözlemler ve elde edilen bulgular neticesinde balıkçı barınaklarının su yüzeyinde ince bir yağ tabakası olduğu görülmüştür. Gemi yaşına ve geminin bakımsızlığına bağlı makine bölümünden yağ sızıntılarının oluştuğu, bu durumun da aynı bölgelerdeki gemilerde farklı yağ-gres sonuçlarının oluşmasında etkili olduğu belirlenmiştir.
Ortak yönetim planları oluşturulmalı
Bu problemin ortadan kalkması için Akıcı, sintine tankına sahip olmayan gemilere, tonajlarına göre makine dairesinde sintine tankları yapılması ve yağ değişimi sırasında oluşan atık yağların makine yatağına bırakılmayarak, karaya çıkarılması gerektiğini söyledi. Akıcı, “Makine dairesindeki otomatik sintine pompalarının atık su çıkışı sintine tankına bağlanmalıdır. Gemilerin barındıkları kıyı bölgelerine AKT veya sintine toplama tankları yapılmalı, biriken yağlı atıklar günlük veya haftalık olarak bu tesislere aktarılmalıdır. İl Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Müdürlüğü, İl Tarım ve Orman Müdürlüğü, Sahil Güvenlik Komutanlığı, Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi, Tatvan Liman Başkanlığı ve ilgili belediyeler tarafından sintine suyu kaynaklı su kirliliğine yönelik Van Gölü’nde ortak yönetim planları oluşturulmalıdır” ifadelerini ekledi.
Akıcı sözlerini tamamlarken, Van Gölü’nün korunması için erken önlem almanın şart olduğunu belirtti.
DHA