Türkiye’nin ilk kadın kurtarma gemisi kaptanından açıklamalar

MDN MEDIA

İstanbul Teknik Üniversitesi Deniz Ulaştırma İşletme Mühendisliği mezunu Gizem Turan, Türkiye’nin ilk kadın kurtarma gemisi kaptanı oldu

2012 yılında mezun olan ve kısa stajını konteyner gemisinde, uzun stajını ise kimyasal tanker gemisinde yapan Turan, 7 sene boyunca konteyner gemi kaptanı olarak çalışarak 2’nci kaptanlığa kadar yükseldi. 7 ay boyunca tersane kaptanlığı da yapan Turan, Türkiye’nin ilk kadın kurtarma gemisi kaptanı oldu.

Eğitim, askerî eğitim kurallarına uygun

Okuldaki düzen ile deniz ve gemi hayatının biraz daha askerî eğitim kurallarına uygun olduğunu söyleyen Turan eğitim gören kaptan adayları için, “Mezun olup mesleğe başladıklarında aslında çalışma ortamları hakkında çoktan fikir sahibi olmuş, gemilerde birkaç defa bulunmuş oluyorlar. Bu süreçlerden geçerken uzun yıllar geçtiği için o sırada zaten adapte olmuş, zorluklarla başa çıkmayı da öğrenmiş oluyorlar” dedi.

‘Süvari Hanım’ yeni yeni lügata giriyor

Sözlerine devam eden Turan, “4’üncü kaptan olarak başlanılan meslek yaşamı, 3’üncü kaptan, 2’nci kaptan ve en son kaptan Süvari Bey yahut yeni lügata girmiş olan Süvari Hanım olunarak devam ediyor” derken, “Siz çoğu zaman telefonunuzun bile çekmediği yerlerde seyir halindeyken bıraktıklarınızın hayatı bir şekilde devam eder ve bunu kaçırırsınız. Bolca özlersiniz. Havalar güzelken her şey nispeten yolundadır, her gün o masmavi manzaraya uyanmak güzel gelir ama hava bozup fırtına çıktığında ve günlerce sallandığınızda neden bu işi yaptığınızı sorgular, sonra fırtına geçince hepsini unutup devam edersiniz” ifadelerini kullandı.

Turan, kurtarma gemisinde çalışmanın sorumluluğuna değinerek şu sözleri söyledi:

Kurtarma gemisinin çok daha ciddi bir sorumluluğu var

Şu an görev aldığım gemiler tamamen farklı. Ben şu an herhangi bir geminin başına gelen acil bir durumda onlara yardım etmekle görevliyim. Çok daha ciddi bir sorumluluğu olan, hep bir acil durum ve olay yönetiminin gerektiği bir noktadayım. Bu operasyonlarda sakinliği korumak en önemli nokta diye düşünüyorum, zaten karşımızda genelde acil durum içerisinde paniklemiş bir gemi ve mürettebat oluyor. Şanslıyım ki karakter olarak zaten hep soğukkanlıyımdır.

‘Gemi adamı’nı ‘gemi insanı’ olarak değiştirmeye çalışıyorlar

Sektörde kadının yerinden bahseden Turan, “Bizim girdiğimiz yıllarda daha nadirdi rakamlar, fakat artık sosyal medyanın da etkisiyle bilinirliği arttı ve çok daha fazla talep var. Gemidekiler bile yeni yeni kabullenmeye başladılar. Mesela denizcilere hâlâ ‘gemi adamı’ denir, bu yavaş yavaş tıpkı iş insanı gibi değiştirmeye çalıştığımız bir tabir, ‘gemi insanı’ olarak” dedi.

‘Kadın olarak yapamazmışsınız algısı oluyor’

Meslekte kadın olmanın karşı tarafta ön yargı yarattığını ifade eden Turan, “Genel itibarıyla işimiz bir vasıtayı yürütmek olsa da yeri geldiğinde fiziki güç gerektiren ya da bakım tutum gibi görevlerde de bulunmamız gerektiği için sanki kadın olarak yapamazmışsınız algısı oluyor. Ben bu yüzden kendimi hep diğer meslektaşlarımdan daha çok çalışmak zorunda hissetmişimdir, bir çeşit ispatlamaydı belki. Kadın kimliğinizi kaybetmek zorunda olmadığınızı bilerek ama bunu ön plana da çıkarmadan çalışabilmeyi dengelemek gerekiyor. Ancak çok isteyince oluyor, kendilerine güvenip gerisinden korkmasınlar” şeklinde konuştu.

Milliyet

Bunu Paylaşın