Putin, TürkAkım’ın özel ve benzeri olmayan bir gaz ulaşım sistemi olduğunu vurgulayarak; büyük çaplı ortak projenin gerçekleşmesinin, Rus-Türk stratejik ortaklığının kaydadeğer sonuçlar geliştirdiğinin sonucu olduğunu dile getirdi.
Erdoğan ise TürkAkım’ın tarihi nitelikte bir proje olduğunu ve Türkiye’yi küresel enerji merkezlerinden biri haline getirmenin hedeflendiğini belirterek, bu işbirliğinin zemini üzerinde yeni projelere imza atmaya devam edileceğini açıkladı.
Doğu Akdeniz’de yaşanan gelişmelerle ilgili de konuşan Erdoğan, ”Doğu Akdeniz’de süren hidrokarbon faaliyetlerinin tek amacı ülkemizin ve Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin menfaatlerini korumak içindir. Ülkemizin dışlandığı hiçbir projenin ekonomik, diplomatik ve hukuki bakımdan hayata geçme şansı yoktur. Akdeniz’deki en uzun kıyı şeridine sahip Türkiye’nin bu bölge ile ilgili her türlü projede söz söyleme hakkı elbette olacaktır. Kıyıdaş ülkelere yaptığımız çağrımızı tekrarlamak istiyorum. Gelin tarih boyunca medeniyetlere beşiklik yapmış Akdeniz’i çatışma değil, işbirliği sahasına dönüştürelim. Bize bir adım gelene çok daha fazlasıyla gitmeye hazırız. Karşılıklı saygı ve hakkaniyet temelinde, her türlü işbirliğine varız,” dedi.
Türkiye’nin enerji ticaretinde merkez ülke olması amacıyla yapılan boru hattı 31 Aralık 2019’da gaz akışına hazır hale getirilmişti.
Rusya’nın Anapa şehrinden 925’er km uzunluktaki iki hat ile Kıyıköy’e uzanan TürkAkım, 15,75 milyar metreküplük iki hattan toplam 31,5 milyar metreküp gaz kapasitesine sahip.
Anapa’da bulunan Russkaya Kompresör İstasyonu ve Türkiye Kıyıköy Alım Terminali ile tamamlanan TürkAkım doğalgaz boru hattı ile 15,75 milyar metreküp kapasiteli ilk hat Türkiye’ye gaz akışı sağlayacak. Aynı kapasiteli ikinci hat üzerindense Avrupa’ya gaz akışı gerçekleştirilecek.
