Radyo ve Televizyon Üst Kurulu (RTÜK) Başkanı Ebubekir Şahin, TRT’yi hedef alan açıklamalara sert tepki gösterdi. Şahin, “TRT'yi siyasî hesaplara alet etmeye yönelik bu sorumsuz beyanları kınıyoruz,” ifadelerini kullandı. Aynı günlerde TRT’de görevli bir uzmanın kişisel sosyal medya hesabından yaptığı eleştirilerin ardından işten çıkarılması ise kurumdaki ifade özgürlüğü tartışmalarını gündeme taşıdı.
RTÜK Başkanı Ebubekir Şahin, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada şunları kaydetti:
“Çeşitli suçlardan yargılama süreci devam eden bir siyasetçinin, tutukluyken, kamu yayıncılığı görevini tarafsızlık ve sorumlulukla yürüten TRT’yi hedef alan açıklamaları, hem kurumsal değerlere hem de kamuoyunun haber alma hakkına açık bir saldırıdır.
Köklü yayıncılık geçmişiyle ülkemizin en saygın medya kuruluşlarından biri olan TRT, ilkeli yayıncılığı ve uluslararası itibarıyla Türkiye'nin sesi olmaya devam etmektedir.
TRT'yi siyasî hesaplara alet etmeye yönelik bu sorumsuz beyanları kınıyor, kurumlarımızı hedef gösteren her türlü baskı ve algı operasyonuna karşı kararlılıkla duracağımızı tekrar hatırlatıyoruz.”

TRT’de özgürlük… nereye kadar?
Bu açıklamaların yapıldığı günlerde, TRT’de uzman olarak görev yapan Abdulkadir Alan’ın, kapalı Instagram hesabından yaptığı bir ‘hikâye’ (“story”) paylaşımı nedeniyle sözleşmesi feshedildi. Alan, paylaşımında TRT’nin yönetim yapısını ve işleyişini sert ifadelerle eleştirdi.
Alan, “TRT kimin kanalı” başlıklı hikâyesinde, kurumu “AK cenahın arka bahçesi” olarak nitelendirerek ve yönetime dair eleştiriler yaparak, “TRT, hizmet üretiminin yüzde 80'ini dışarıdan sağlayan, KHK düzenlemesine dayanarak özel hukuk hükümlerine tabi personel alan ve bu kişilerden 100'den fazlasının yönetici yapıldığı, son 5 yılda bizzat şahit olduğum ve olmaya da devam ettiğim içi boşaltılmış, sömürülmüş bir kurumdur. AK cenahın arka bahçesine/çiftliğine dönüştürülmüş, babasının premsesleri ile doldurulmuştur. Hiçbir vasfı olmayan kişilerin daire başkanı yapıldığı, kurum kültürüne sahip, üreten bir avuç insanın ötekileştirildiği ve alt kademelerde çalışmaya zorlandığı, kamu hizmeti yayın kuruluşundan çok şirket gibi yönetilen, iktidar partisi yandaşlarına dış yapımlar ve alımlar vasıtasıyla para aktarılan, partizan kadroların istihdam kapısına dönüşen, iktidar partisinin halkla ilişkiler ajansı olarak çalışan bir kurumdur.” dedi ve paylaşımını “Gerçekleri savunduğum için benim de sözleşmemi sonlandırabilirsiniz,” şeklinde bitirdi.
TRT Proje Yönetimi Dairesi Başkanı İsmail Sakallı, Alan’ın bu paylaşımıyla kurumun itibarını zedelediğini belirterek savunmasını talep etti. Alan ise savunmasında şu ifadelere yer verdi:
“Eylül 2020 tarihinden itibaren TRT bünyesinde görev yapmakta olan bir çalışan olarak, kurum içi kapalı ve kamuya açık olmayan kişisel Instagram hesabımdaki bir hikâye paylaşımım gerekçe gösterilerek tarafımdan savunma istenmiştir. Paylaşımın, iznim olmadan bir kurum çalışanı tarafından ekran görüntüsü alınarak idareye sunulması sonucunda bu süreç başlamıştır. Paylaşımımda ifade ettiğim düşünceler, doğrudan kamuya açık bir mecrada yapılmamış olup yalnızca kişisel hesabım üzerinden ve sınırlı erişime sahip bir alanda paylaşılmıştır. Söz konusu ifadeler, somut kişi, kurum veya kişilik haklarını hedef almamakta, doğrudan eleştiri kapsamındadır ve Anayasa’nın tanıdığı ifade özgürlüğü kapsamında değerlendirilmelidir.”
Alan, ayrıca paylaşımlarının Türkiye Anayasası'nın 26. maddesi ve Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin 10. maddesi çerçevesinde ‘ifade özgürlüğü’ olarak kabul edilmesi gerektiğini vurguladı:
“6698 sayılı Kişisel Verilerin Korunması Kanunu (KVKK) kapsamında, kapalı sosyal medya hesabımdaki içeriklerin üçüncü kişilerce izinsiz şekilde alınarak paylaşılması hukuka aykırıdır, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 24. maddesi, kişilik haklarının ihlalini engeller, 4857 sayılı İş Kanunu gereğince, işverenin haklı fesih hakkını kullanabilmesi için işçinin davranışının açık, somut, ağır nitelikli ve kurumun temel işleyişini etkileyecek ölçüde olması gerekir. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu (HMK) m. 189/2, hukuka aykırı yollarla elde edilen verilerin delil olarak kullanılamayacağını belirtir.
Kişisel bir değerlendirme niteliğinde olan bu paylaşımın herhangi bir şekilde kurumu doğrudan küçük düşürücü, hakaret içeren ya da kurum sırlarını ifşa edici bir yönü bulunmamaktadır. Savunma istemine konu olan paylaşım tamamen ifade özgürlüğü çerçevesindedir. Hukuka aykırı yollarla elde edilen delillerin dikkate alınmamasını tüm yasal haklarım saklı kalmak kaydıyla, savunmamı bilgilerinize arz ederim.”
TRT İnsan Kaynakları Dairesi Başkanı Zeki Koç, 16 Nisan’da Alan’ın sözleşmesinin feshedildiğini bildirdi.
Daha önce de TRT’nin “Teşkilat” isimli dizisinden çıkarılan oyuncu Aybüke Pusat’a destek veren Boran Kuzum, Furkan Andıç ve Başak Gümülcinelioğlu’nun da kurumla yolları ayrılmıştı.