‘STA ile ticarette yeni fırsatların önü açıldı’

MDN İstanbul

Türkiye ile Avrupa Birliği (AB)’nden ayrılan Britanya arasında imzalanan Serbest Ticaret Anlaşması (STA), 1 Ocak 2021 itibarıyla yürürlüğe girdi. Anlaşma kapsamındaki eşyanın tercihli menşeinin tespitine ilişkin Yönetmelik ise 25 Mayıs’ta yayımlandı. Yürürlük tarihinden mayıs ayında yayımlanan Yönetmeliğe kadarki süreçte ise gümrük işlemlerinde birtakım sorunlar yaşandı.

Denetim, vergi ve danışmanlık hizmetleri sunan PwC Türkiye Ortağı Cem Arıcı, iki ülke arasında karşılıklı imtiyaz sağlayan Serbest Ticaret Anlaşması’nın detaylarını MarineDeal News için değerlendirdi

STA
Cem Aracı

İngiltere ile imzalanan STA’nın iki ülke arasındaki ticarete getirdiği artılar ve eksiler nelerdir?

2016 yılında başlayan Birleşik Krallık (BK)’ın Avrupa Birliği (AB)’nden ayrılık süreci, ülkemiz ve Birleşik Krallık arasındaki ticaretin hangi şartlarda devam edeceği konusunda soru işaretlerine ve değerlendirmelere neden olmuştu. Uzunca bir süre AB ile BK arasında bir anlaşmazlık durumunun olma ihtimali sebebiyle belirsizlik ve “hard Brexit” olarak tabir edilen BK ile Türkiye arasındaki ithalat ve ihracat işlemlerinde her iki tarafça üçüncü ülkelere uygulanmakta olan vergi ve vergi dışı önlemlerin uygulanması ihtimali söz konusu olmuştur.

Bilindiği üzere Gümrük Birliği kapsamında AB’den ve Türkiye’den A.TR dolaşım belgesi eşliğinde gönderilen sanayi ürünleri için ilgili varış ülkelerinde gümrük vergisi tahsil edilmemekte ve ithalat/ihracat ile ilgili belirli işlemlerde çeşitli kolaylıklar sağlanabilmektedir. BK’nin AB’den ayrılması, dolayısıyla Gümrük Birliği’nden de ayrılması BK ve Türkiye arası ticaretin eğer bir ikili anlaşma yapılmazsa bahsedilen kolaylık ve imkânlarda faydalanamayacağı anlamına gelmekteydi.

Özellikle Türkiye için dış ticaret fazlası veren BK ticaretinde Gümrük Birliği’nden kaynaklanan imkânların kullanılmaya devam edilebilmesi oldukça önem arz eden bir durumdu. Ticaret Bakanlığı bünyesinde yürütülen çalışmalar nihayetinde, iki ülke ilgili otoritelerinin ciddi mesai ve koordinasyonu neticesinde ülkemiz ile Birleşik Krallık arasında AB ve Birleşik Krallık arasında yapılan ve 2020 sonunda yürürlüğe giren Serbest Ticaret Anlaşması’na benzer nitelikte bir serbest ticaret anlaşması hızlıca sonuçlandırıldı ve ikili ticaretin esasları sert bir geçişe mahal verilmeden belirlenmiş oldu.

Netice itibarıyla 1 Ocak 2021 tarihinde yürürlüğe giren anlaşma ile daha önce Gümrük Birliği’nin her iki ülkeye sağladığı kazanımlar muhafaza edildiği gibi Gümrük Birliği’nin sınırları belirli yapısından çıkarılarak ticarette yeni fırsatların önü açılmış oldu.

Anlaşmayla birlikte Türkiye ve Birleşik Krallık arasındaki ticaret gümrük vergileri uygulanmadan devam edebilecektir. Sanayi ve tarım ürünlerinin anlaşma kapsamında olmasının yanı sıra ilerleyen dönemlerde hizmet ve yatırım sektörlerinin de anlaşma kapsamına alınmasının gündemde olduğu anlaşılmaktadır. Her iki ülkenin de bu sektörleri de dâhil etme konusunda fikir birliğinde olması, anlaşmanın kapsamının genişletilmesi ile birlikte ticaret hacminin daha da artmasını sağlayacağı konusunda umutları artırmaktadır.

Buna ek olarak Gümrük Birliği çerçevesinde Türkiye’nin ihracatında en çok kullanılan rejimlerden biri olan dâhilde işleme rejimi kapsamında, AB ülkelerine A.TR dolaşım belgesi ile yapılan ihracatlarda ihraç ürünü bünyesinde kullanılan üçüncü ülke menşeli girdi için tahsil edilebilecek telafi edici vergi BK-Türkiye arasında imzalanan anlaşma kapsamı dışında tutulmuştur. Diğer bir ifade ile Türkiye’ye Çin’den dâhilde işleme rejimi kapsamında ithal edilen eşyanın işlenmesi ve Birleşik Krallık’a ihracı sırasında Çin menşeli girdiye ait gümrük vergisinin telafi edici vergi olarak tahsil edilmemesi bu anlamda üreticiler açısından avantaj sağlamaktadır.

Sonuç olarak, Anlaşma hem Gümrük Birliği imkânlarını devam ettirmesi hem de Gümrük Birliği ötesinde imkânlar sağlaması ve Gümrük Birliği’ne göre çok daha geniş kapsamlı bir ticari işbirliği anlaşması olma potansiyeli ile BK ile Türkiye arasındaki ticarete ciddi artılar getirmiştir. Anlaşma koşulları, Türkiye ile Birleşik Krallık arasında uzun yıllardan beri var olan yüksek ticaret hacminin azalmasını engellemiş ve işbirliğinin Gümrük Birliği’nden daha dinamik bir yapı çerçevesinde genişletilmesi konusunda her iki ülkeye de fırsat sunmuştur.

Bunun karşısında söz konusu Anlaşma’nın olumsuz yönü olaraksa geçici olan ve geçiş döneminde yaşanan tereddütler ile ilgili Anlaşma’nın tam manasıyla yürürlüğe girmesini sağlayacak Yönetmeliğin yayımlanmasında yaşanan gecikme olduğu söylenebilir.

Türkiye ile İngiltere arasında imzalanan STA’nın, Türkiye ile Avrupa Birliği arasındaki Gümrük Birliği 1/95 Sayılı Ortaklık Konseyi Kararı’ndan farklılıkları nelerdir?

Türkiye ile Avrupa Birliği arasında imzalanmış bir serbest ticaret anlaşması bulunmamakla birlikte,  Türkiye ile AB arasında Gümrük Birliği 1/95 Sayılı Ortaklık Konseyi Kararı uygulanmaktadır. Dolayısıyla, Türkiye ve AB arasında, karşılıklı ticarette çeşitli imtiyazların verildiği bir karar bulunmaktadır.

1/95 Sayılı Ortaklık Konseyi Kararı uyarınca, uygulanmakta olan Gümrük Birliği mal ticaretini kapsamakta ve tarım ve demir-çelik ürünleri harici diğer ürünlerde Topluluk ile Türkiye arasında ithalat ve ihracatta alınan gümrük vergileri ile eş etkili vergi ve resimler kaldırılmaktadır. Buna ek olarak Gümrük Birliği’nin herhangi iki ülke ile yapılan serbest ticaret anlaşmasından farklı olarak AB ile Türkiye arasında gümrük mevzuat ve uygulamalarının entegrasyonunu amaçladığını da ifade etmek gerekecektir.

Gümrük Birliği ile Türkiye ve AB’nin kendi arasında ve üçüncü ülkelere karşı ortak gümrük tarifesi uygulaması benimsenmekte ve Gümrük Birliği çerçevesinde malların serbest dolaşımda olması ilkesi geçerli kılınmaktadır.

Birleşik Krallık ve Türkiye arasında imzalanan Serbest Ticaret Anlaşması ise ortak bir entegrasyondan ziyade karşılıklı imtiyaz sağlayan bir anlaşmadır. Söz konusu Anlaşma kapsamında serbest dolaşım ilkesi değil menşe kuralları uygulanmaktadır. Yani, her iki ülke, ticareti yapılan eşyanın Türkiye veya Birleşik Krallık menşeli olması koşuluyla gümrük vergisini sıfır veya indirimli olarak uygulamaktadır. Menşe kazanımına ilişkin kurallar gümrük tarifesi bazında ayrıca anlaşma ekinde yer almaktadır. Gümrük Birliği’nden farklı olarak Türkiye ve BK arasında Anlaşma sadece sanayi ürünleri gibi belirli ürünleri değil, Anlaşma’da belirtilmiş olan tüm ürünleri kapsamaktadır. Söz konusu Anlaşma ile iki ülke arasındaki ticarette, gümrük vergileri bir takvime bağlı olarak indirimli olarak uygulananlar dışındaki Anlaşma kapsamındaki tüm eşyanın gümrük vergileri kaldırılmaktadır.

Ayrıca, söz konusu Serbest Ticaret Anlaşması karşılıklı mutabakat ilkesine bağlı olarak sadece mal ticareti değil, hizmet, sermaye ve kişilerin dolaşımını da kapsayacak şekilde genişletilebilme imkânına sahiptir.

Britanya’ya ticaret gerçekleştirecek olan firmalar hangi evraklara ihtiyaç duymaktadır?

Türkiye ile Birleşik Krallık arasında imzalanan Serbest Ticaret Anlaşması uyarınca tercihli uygulamalardan yararlanmak yani karşılıklı ticarette indirimli veya “0” gümrük vergilerinden faydalanmak için ticareti yapılan eşyanın Türkiye veya BK menşeli olduğunun anlaşmada belirtilen şartlara uygun olarak tevsik edilmesi gerekmektedir. Söz konusu tevsik, Anlaşma’nın menşe protokolü eklerinde yer alan menşe beyanının yazılı olarak yapılması veya bahse konu beyan ifadesinin fatura veya başka bir ticari belge üzerine eklenmesi ile yapılabilmektedir. Söz konusu menşe beyanı ile BK’ya ihraç edilen eşya BK’da veya Türkiye’ye ithal edilen eşya Türkiye’de tercihli ticaretten yani “yüzde 0” veya indirimli gümrük vergisi uygulamasından faydalanabilecektir.

Üzerinde menşe beyanı yer alan fatura veya başka bir ticari belge dışında, ilave bir belge yükü bulunmamaktadır. Bu anlamda söz konusu Serbest Ticaret Anlaşması’nın ticaretin sadeleştirilmesi konusunda da ilave bir zorluk oluşturmadığı gözükmektedir.

Anlaşma’ya eklenen Menşe Kuralları ne gibi değişiklikler getirdi? Bu Türkiye için mi yoksa Britanya için mi daha olumlu bir gelişmedir?

Anlaşma eki Protokol’de imal edilen ürünün menşe statüsü kazanması için menşeli olmayan girdilere uygulanması gereken işçilik veya işlem listesi belirtilmiştir. Her ne kadar menşe kazanım kurallarında mevcut durum korunmak istenmişse de menşe kurallarının bazı ürünler için AB ile geçerli olan menşe kurallarından farklılaştığı görülmekte olup belirli ürünlerde menşe kazandırma anlamında değişiklikler yapılmıştır. Değişikliklerin menşe kazanım kurallarında genel olarak bir liberalleşme getirdiği, AB ile geçerli olan menşe kurallarında revize edilmesi planlanan hususlar gözetilerek hazırlandığı anlaşılmaktadır. Bu anlamda Birleşik Krallık ile karşılıklı ticarette gümrük vergisi ödenmeden veya indirimli gümrük vergisi ödenmesi şeklinde uygulanan tercihli ticarette kolaylık sağlandığı söylenebilecektir. Dolayısıyla, her iki ülkede üçüncü ülke menşeli ürünler üzerinde gerçekleştirilen işlemler sonucunda daha kolay bir şekilde menşe kazanımına imkân tanınması, gümrük vergisi muafiyetinden yararlanma noktasında Anlaşma’nın önceki durumdan daha avantajlı olmasını sağlamıştır. Söz konusu avantaj hem Türkiye’de hem de Birleşik Krallık’ta üretim yapan firmalar için olumlu bir gelişme olarak değerlendirilebilir.

STA yürürlüğe girdiği halde gümrük işlemlerinde problem yaşandı, bunun nedeni ne olabilir? Firmaların STA’ya ilişkin doğru bildiği yanlışlar var mı?

Özellikle Birleşik Krallık’tan gerçekleştirilen ithalatlarda, anlaşmanın ilgili Yönetmeliğin yayımlandığı tarih olan 25.05.2021 tarihine kadar tam anlamıyla yürürlüğe girmemesi ve işlemlerin teminatlı olarak devam etmesinden kaynaklı sıkıntılar yaşanmıştır. Anlaşmanın yayımlandığı tarihten söz konusu Yönetmeliğin yayımlandığı tarihe kadar, Türkiye-Birleşik Krallık STA’sı çerçevesinde gerçekleştirilmek istenen ithalat işlemleri için geçerli bir menşe beyanı ibraz edildiği durumda eşyaya ilişkin olarak diğer ülkelere uygulanan kanuni vergi oranı üzerinden teminat alınması suretiyle işlem tesis edilmiştir. Bahse konu durum, 25.05.2021’e kadar devam etmiş, bu tarihte Resmi Gazete’de  “Türkiye Cumhuriyeti ile Büyük Britanya ve Kuzey İrlanda Birleşik Krallığı Arasında Serbest Ticaret Anlaşması Kapsamı Ticarette Eşyanın Tercihli Menşeinin Tespiti Hakkında Yönetmelik” yayımlanması ile bu tarihten sonra diğer serbest ticaret anlaşmalarında olduğu gibi teminatsız bir şekilde gümrük vergileri de ödenmeden işlemlerin tamamlanabilmesi mümkün hâle gelmiştir. Bu gelişme ile birlikte yaşanan sıkıntıların giderileceği öngörülmektedir.

STA’nın imzalanmasından sonra gümrük işlemlerinde sıkıntı yaşayan firmalar daha sonra geriye dönük olarak bu mağduriyetlerini giderebilmek için ne yapmalılar?

İthalat işlemlerinin teminatlı olarak gerçekleştirilmesinden kaynaklanan sıkıntıların ilgili Yönetmeliğin yayımlanmasıyla giderileceği anlaşılmaktadır. Yönetmeliğin yayımlanması ile birlikte önceki dönemde Anlaşma’da belirlenen kurallara uygun bir menşe beyanı ibraz ederek yapılan ithalat işlemlerine ilişkin teminat tutarları ilgililerine iade edilecektir.

STA’ya göre üçüncü ülkeler üzerinden ticaret nasıl yapılacak?

Serbest Ticaret Anlaşması kapsamında ticaret söz konusu olduğu için, ticaretin taraf ülkeler arasında olması ve eşyanın herhangi bir üçüncü ülkeye uğramadan taraf ülkeler arasında sevk edilmesi esastır. Diğer bir ifade ile Anlaşma konusu tavizlerden faydalanabilmek için ticaret konusu eşya iki ülke arasında doğrudan transit edilmelidir. Bununla birlikte, Anlaşma hükümleri çerçevesinde, ürünler veya sevkiyatlar, üçüncü transit ülkesi veya ülkelerinde gümrük gözetimi altında olmaları koşuluyla depolanabilir, sevkiyatlar üçüncü transit ülkesi veya ülkelerinde gümrük gözetimi altında olmaları koşuluyla bölünebilir.

STA’yı geliştirmek adına nasıl adımlar atılabilir?

Birleşik Krallık ile imzalanan Anlaşma, diğer serbest ticaret anlaşmalarından farklı olarak sadece bir serbest ticaret anlaşması değil, Birleşik Krallık ile Japonya arasında imzalanan Ekonomik İşbirliği Anlaşması gibi kapsamlı bir işbirliği anlaşması olabilecek potansiyel ile tasarlanmıştır. Söz konusu Anlaşma, tarafların yetkilendirilmiş yükümlü konusunda ortaklık programı oluşturması ve bu alanda yetki sahibi firmaların karşılıklı olarak tanınmasını teşvik eden bir yaklaşım içermektedir. Yine anlaşmada, iki taraf için belirli kıstasları sağlayan ticaret erbabının basitleştirilmiş usullerden faydalanmalarına ilişkin önlemler almasına ilişkin hükümlere yer verilmiştir. Bu yaklaşımın devam ettirilmesi ve basitleştirilmiş usullerin yaygınlaştırılması ihracatçımız açısından faydalı olacaktır.

Ayrıca taraf ülkelerin anlaşması koşuluyla, anlaşmanın hizmet, sermaye ve kişilerin de dolaşımı gibi birçok konuyu daha kapsama imkânı bulunmaktadır.

STA’yı nakliye sektörü açısından değerlendirmeniz mümkün müdür?

Brexit öncesinde, Avrupa merkezli birçok firma Birleşik Krallık menşeli ürünleri öncelikle Avrupa’daki konsolide merkezlerine/depolarına getirmekte ve bu konsolide merkezlerinde/depolarında eşyalar ayrılmakta veya diğer ülke menşeli ürünlerle birlikte Türkiye’ye ihracatı A.TR Dolaşım Belgesi eşliğinde gerçekleştirilmekteydi.

Ancak, Birleşik Krallığın AB’den ayrılması ile birlikte Birleşik Krallık-Türkiye STA’sı çerçevesinde doğrudan nakliye kuralı gereğince eşya AB’den A.TR Dolaşım Belgesi eşliğinde sevk edilmesi durumunda ilave gümrük vergisi ödenmesi söz konusu olacaktır.

Bu kapsamda, söz konusu masraftan kaçınmak amacıyla Birleşik Krallık’tan eşyanın doğrudan Türkiye’ye ihracatı gündeme gelecektir. Birleşik Krallık’tan Türkiye’ye yapılacak taşımalarda sınır geçişleri, mesafe ve gümrük süreçleri gibi birçok unsur göz önüne alındığında denizyolunun alternatif bir taşıma şekli olarak gündeme gelmesi mümkündür.

Bu haberin/makalenin tamamı ya da bir kısmı kaynak gösterilmeden yayımlanamaz. Kaynak gösterilse dahi aktif link verilerek kullanılabilir. Kaynak göstermeden ve aktif link vermeden yayımlayanlar hakkında yasal işlem başlatılır.

Bunu Paylaşın