Sene sonunda enflasyon ne olabilir?

Gökhan Esin

gokhanesin@marinedealnews.com
2018’in sonuna geldiğimizde, yılın son enflasyon raporunda Merkez Bankası’nın 2018 sonu enflasyon tahmini yüzde 13,4’ten yüzde 23,5’e çıktı. 2019 sonu tahminiyse yüzde 9,3’ten yüzde 15,2’ye tırmandı. 2020 sonu tahmini yüzde 6,7’den yüzde 9,3’e yükseldi. Buna göre gıda enflasyonunda bankanın tahmini 2018 sonu için yüzde 13’ten yüzde 29,5’e yükselirken, 2019 için yüzde 10’dan yüzde 13’e çıktı.
İyi de sonra ne oldu? Aralık ayı (2018 yılsonu) enflasyon oranı yüzde 20,3 oldu. Yani Merkez Bankası tahmininin yüzde 3 altında gerçekleşti. Yeni Ekonomik Programı’nın (YEP) tahmini yüzde 20,8’di. Yani tahmin yarışını kazanan YEP oldu.

Peki, Merkez Bankası
neden yanıldı?

Bu sorunun cevabını bizlerin vermesi mümkün değil ama enflasyonu aşağı çeken faktörlerin düşen enerji fiyatı, kurdaki gerileme ve vergi teşvikleri olduğunu hatırlarsak, bunlardan birisi Merkez Bankası’nı yanılttı diyebiliriz.
Tüm bunların ardından 2019’un ilk toplantısında, yani Ocak başında Merkez Bankası, enflasyonun 2019 sonunda yüzde 14,6’ya, 2020’de de yüzde 8,2’ye gerileyeceği tahmininde bulundu. Yani tahminlerini düşürdü.
Aynı dönemde Merkez Bankası Başkanı yaptığı bir konuşmada; enflasyonda ikna edici bir düşüş görülene kadar sıkı para politikasına devam edeceği mesajını vermişti. Buradan anladığım şu; Merkez Bankası aceleci davranmıyor. Faiz politikasını enflasyonun durumuna göre belirleyecek. Enflasyonun yılın ikinci yarısında düşeceğini tahmin ettiğine göre, faiz indirimi de o dönemde başlayacak diyebiliriz.

2019 başında enflasyon
yerinde saydı

Gördüğünüz üzere yılın ilk ayı tahmin değişiklikleri ile geçti. Şubat başında, ocak enflasyonu açıklandı. Sonuç, aralık dönemi ile aynı oldu. Yani enflasyon olduğu yerde durmaya devam ediyordu.
Yerinde saymasının ana sebebiyse gıda fiyatları oldu. Gıda fiyatlarına sihirli bir dokunuş olmadığı müddetçe enflasyonun aşağı indirilmesi kolay değil. Kaba bir yorum yapmak gerekirse; yılın ilk yarısında enflasyon yüzde 20 seviyesinde gidebilir. Özellikle, mart ve nisan ayında zirveye yaklaşabilir.
Sevindirici bir gösterge ise ÜFE!! ÜFE’de de hızlı düşüş görülüyor. Kur etkisini çok hızlı yansıtan ÜFE, kurdaki gevşemeyi de aynı süratle yansıtıyor.

Sene sonunda enflasyon
yüzde 15-16 olabilir

Sene sonu enflasyonun yüzde 15-16 civarında görülmesi muhtemel, kaldı ki bu senaryo Merkez Bankasının tahminlerine de yakın!! YEP ise, 2019 sonunu yüzde 15,9 olarak tahmin etmişti.
Eğer bu senaryolar gerçekleşirse, piyasaya göre sene sonunda Merkez Bankası politika faizi yüzde 18 civarına inebilir.
Birçok kişi enflasyon ile faiz-kur ilişkisini merak ediyor. “Merkez Bankası faizleri indirince kur yükselecektir” şeklinde bir algı var. Kısaca şöyle anlatalım; Enflasyon düşerse, reel faiz seviyesi yükselir. Haliyle reel kur seviyesini otomatik olarak dengede tutar. Dolayısıyla Merkez Bankası’nın bu şekilde yapacağı faiz indirimi doların artmasına sebep olmamalı. Kaldı ki, enflasyon tahmin ettiğimiz derecede gerilerse piyasa faiz düşüş beklentisini önceden görecektir.

Unutmamamız gereken bir
mesele de ödemeler
dengesi…

TL’nin ucuzlamasıyla birlikte ihracatın gelişmesi, iç talepteki düşüş ile azalan ithalat TL’nin lehinedir. Görünen o ki; 2019 yılındaki ekonomi planı bu olacak; turizm ve ihracata dayalı sektörler ön plana çıkacak. TL’nin ucuzlamasıyla varlık fiyatlarındaki düşüş direkt sermaye akımlarının artmasına sebep olabilir. Elbette bunlar da enflasyonun yüksek kalmasını veya yükselmesini engeller.
Elbette yukarıda yazdığım “düşen enflasyon” senaryosunu bozabilecek etkenler de var. Vergiler eski seviyesine çıktığında enflasyonun yönü yukarı olur. Eğer bu dönemde, avantajlı ödemeler dengesine rağmen, kur şoku yaşanırsa enflasyon artabilir. Veyahut iktisadi faaliyeti artırıcı paketler açılırsa yine enflasyon yükselebilir.
Burada yazılanlar yatırım tavsiyesi değildir.

ETİKETLER:
Bunu Paylaşın
gokhanesin@marinedealnews.com