‘Roketsan TF-2000’in hava savunma sistemlerinin tümünü yüklenecek’

MDN Editör
  • |

Türkiye’nin geleceğini şekillendiren Millî Teknoloji Hamlesi’nin öncü firmalarından Roketsan, Uluslararası Savunma, Havacılık ve Uzay Sanayi Fuarı SAHA EXPO’da görücüye çıkan üç yeni ürününü fuar öncesi düzenlediği basın toplantısıyla tanıttı. SAHA EXPO’da tanıtılan ROKETSAN PUSU, LG-155 Lazer Güdümlü Topçu Mühimmatı ve Lazer Güdümlü Orta Menzilli Tanksavar Füze Sistemi L-OMTAS için düzenlenen basın toplantısında MarineDeal News da yer aldı ve Roketsan Genel Müdürü Murat İkinci’ye sorular yöneltti.

Roketsan Genel Müdürü Murat İkinci, basın toplantısında yaptığı açıklamada yeni ürünlerle ilgili konuşurken, “ROKETSAN PUSU, taşıdığı 4 adet CİRİT Lazer Güdümlü Füze ile 8 kilometreye kadar etkin koruma sağlayarak anti-tank savunmasında önemli bir güç çarpanı olacak. Türk Kara Kuvvetlerimizin vurucu gücü obüsler için geliştirdiğimiz LG-155 Lazer Güdümlü Topçu Mühimmatı, 25 kilometre menzili ve 22 kilogramlık harp başlığı ile görevlere hazırlanıyor. Lazer Güdümlü Orta Menzilli Tanksavar Füze Sistemimiz L-OMTAS, yarı aktif lazer arayıcı başlığı ile tam isabet sağlamayı hedefliyor. Bu sistem, tanklar, zırhlı araçlar ve beton koruganlara karşı etkili savunma yeteneği sunarak ordumuza yeni bir kabiliyet kazandırıyor. Türk milletinden aldığı güçle geniş ürün yelpazemiz, ülkemizin güvenliği ve savunmasına katkı sağlıyor,” ifadelerini kullandı.

ROKETSAN

“İSO 500 Büyük Sanayi Kuruluşları listesinde 50’nci sıraya ulaştık”

Roketsan Yönetim Kurulu Başkanı Prof. Dr. Faruk Yiğit ise toplantıda, “Türk Silâhlı Kuvvetleri’nin caydırıcılığını artıran yüksek teknoloji ürünlerimizi ihraç ederek ülkemize katkı sağlıyoruz. Defense News Top 100 listesinde 2023’e göre 9 basamak yükselerek 71’inci sıraya, İSO 500 Büyük Sanayi Kuruluşları listesinde ise 15 basamak yükselerek 50’nci sıraya ulaştık. Yurtdışına yüksek katma değerli ürünler ihraç ederek Türkiye’nin en çok ihracat yapan 39’uncu şirketi olduk. Ar-Ge yatırımlarımızı artırarak bu başarılarımızı daha da yukarı taşımayı hedefliyoruz.” dedi.

Toplantıda, MarineDeal News Genel Yayın Yönetmeni Yeşim Yeliz Egeli tarafından yöneltilen “TF-2000 Projesi’nin neresinde varsınız?” sorusunu cevaplayan Roketsan Genel Müdürü Murat İkinci, “TF-2000, TCG Anadolu gemimizin hava savunma konusundaki en kabiliyetli platformlarımızdan birisi olacak. Biz de Roketsan olarak Millî Dikey Atış Sistemimiz MİDLAS’ı TF-2000’in ana omurga sistemlerinden birisi olarak kullanacağız. Hâlihazırda ürettiğimiz pek çok hava savunma sistemi TF-2000’de kullanılmaya hazır olacak. Denizde hava savunması konusunda en önemli unsur olacak olan TF-2000’in bütün hava savunma sistemlerini Roketsan bünyesinde barındırıyor. Biz TF-2000 konusunda çalışmalarımıza devam ediyoruz. Ancak, projenin alt yükleniciliği konusunda Savunma Sanayii Başkanlığımızın çalışmaları sonucunda proje “start” alacak. Sonuçta Roketsan TF-2000’in hava savunma sistemlerinin tümünü yüklenecek şirket olacak. Ayrıca hâlihazırda kendini kanıtlamış ve bir ürün haline gelmiş olan LUMTAS füzelerimizin de TF-2000’e entegre edilmesi konusunda çalışmalar tüm hızıyla devam ediyor,” ifadelerini kullandı. 

ROKETSAN

Egeli’nin Türkiye çevresinde gelişen konjonktürel gelişmeler (Ukrayna-RF ve Orta Doğu) bölgesel savaşlardan gözlemledikleri üzerine yapılan spesifik çalışmalar yapıp yapmadıkları hakkındaki sorusuna da cevap veren İkinci, “Aslında sadece Rusya-Ukrayna Savaşında değil, yaşadığımız yakın zamandaki gelişmelerden seyir füzeleri ve balistik füzelerinin aslında savaş esnasında çok ciddi önemli olduğunu bir kez daha gördük. Hava savunma sistemlerinin özellikle çok kıymetli sistemler olduğunu ve bunların artık savaş ortasında olmazsa olmaz sistemlerden bir tanesi olduğunu da görüyoruz. Bunun yanı sıra aslında Rusya-Ukrayna Savaşı’nın son döneminde evirilmiş olduğu nokta “dron savaşları”. Dron’lar ve bunlara karşı olan ciddi savunma sistemlerinin de aslında gelecekte ve hâlihazırda çok hayati bir öneme sahip olacağını değerlendiriyoruz. Bu konuda Roketsan’ın da aslında bir çözümü var “ALKA Yüksek Enerji Lazer Sistemi.”  ALKA’ya benzer teknolojilerin bundan sonraki sürü atakları, kamikaze dronlar ve küçük eğitimli dronlar için gerçekten çok ciddi bir koruma yeteneği kazandıracağını değerlendiriyoruz. Yakın zamanda ALKA Sistemi’nin etkili dronlara karşı da etkinliğini kanıtlamak için yapmış olduğumuz geliştirmeler nihayetlenmiş oldu. Bunlarla da ilgili şu anda mevcut durum üzerine geliştirmeler tamamlandı. Biliyorsunuz ALKA şu ânda Türk Silâhlı Kuvvetleri (TSK)’nin envanterinde olan yüksek güçlü tek lazer sistemi. Bundan sonra da hem kabiliyetleri hem de sayıları artarak tehditlere karşı koruyuculuğunu devam ettirecek. Yakın çevredeki aslında birçok olayda zaten şu ânda TSK başarıyla mücadelesine devam ediyor,” diye konuştu.

https://www.marinedealnews.com/roketsan-milli-teknoloji-hamlesinin-gozde/İlginizi çekebilir:

Roketsan, Millî Teknoloji Hamlesi’nin gözde ürünlerini SAHA EXPO’da sergiliyor

“Türk Silâhlı Kuvvetlerimizde bir eksik görmüyoruz”

Sadece teknoloji anlamında değil bu teknolojilerin kullanım konsepti ve kullanan askerlerin de bu konudaki yeteneklerinin de sonucu belirleyen unsurlardan bir tanesi olduğunu belirten İkinci, “Hem Türk Savunma Sanayi hem de Türk askerî gücü aslında şu ândaki teknolojileri dünyada en başarılı şekilde kullanan ordulardan bir tanesi. Bunu da zaten başarılarından görüyoruz. İnşallah bu konudaki yetenekleri ve teknolojinin de değişimiyle beraber bu güç kârı hızla artacak. Biz şu ânda Türk Silâhlı Kuvvetlerimizde bir eksik görmüyoruz açıkçası. Fakat her zaman daha iyisini yapmak için daha iyi sistemleri TSK’nın envanterine kazandırmak için çalışmalara devam ediyoruz,” dedi. 

İkinci, Egeli’nin kıyıdan deniz savunma sistemleri üzerine yapılan yatırımlar hakkındaki sorusuna ise “Kıyıdan deniz savunmasıyla ilgili Barbaros Kıyı Savunma Sistemimiz tam da bunu hedefleyen bir sistem. Gemi savar füzelerini kıyıdan ateşleyerek aslında denizden gelecek tehditleri bertaraf etmeyi amaçlayan bir sistem. Biliyorsunuz Barbaros’un vurucu gücünü Atmaca Seyir Füzelerimiz, Gemi Savar Füzelerimiz ve Çakıl Füzelerimiz oluşturuyor. Bunların testleri ve geliştirme çalışmaları devam ediyor. Çok yakın zamanda bunlar da envantere girecek. Fakat şunun altını çizmek lâzım kıyı savunma sisteminin savunması denizdeki gücümüzü kullanışsız hâle getirecek bir gelişme değil, destekleyici bir gelişme. TSK’nın denizdeki gücü aslında her tarafa mobil olarak götürebileceğiniz hem hava savunma hem saldırı kabiliyeti hem de savunma anlamında bütün deniz kuvvetlerinin en önemli unsurunu oluşturuyor. Karaya konuşlandırılacak savunma sistemleri bunların alternatifi olamaz. Ancak, destekleyicisi olabilir. Savaş gemilerimiz ve bunların üzerindeki sistemler her zaman ana unsur olarak hayatına devam edecek,” cevabını verdi.

ROKETSAN

Uydu fırlatma ve uyduların güvenliğini sağlama hakkındaki sorularımızı da cevaplayan İkinci, “Roketsan’ın en önemli görevi uydu taşıma sistemlerini harekete geçirmek ve uzaya erişimi sağlayan sistemler üretmek. Bu konudaki çalışmalarımız yaklaşık 10 yılı geçkin bir süredir sürüyor ve uzaya uydu fırlatma teknolojilerine ciddi yatırımlar yapılıyor. Bundan sonraki süreçte de amacımız yerli uydumuzu uzaya taşıyacak sistemleri harekete geçirmek,” dedi. 

“Uydular bir ülkenin kritik altyapılarından birisi hâline geliyor”

Uyduların savunulması anlamında da uzaya yerleştirilmiş uyduları koruyacak savunma sistemlerinin harekete geçirilmesinin oldukça önem arz ettiğini aktaran İkinci, “Uydular bir ülkenin kritik altyapılarından birisi hâline geliyor. Bu konuda da kritik Ar-Ge çalışmalarımız devam ediyor. Özellikle gelecek dönemde ortaya çıkacak uzay tehditleriyle ilgili ciddi çalışmalarımız devam ediyor. Uluslararası alanda da bu sistemlere saldıracak ürünlerin geliştirme çalışmalarının sürdüğü sıklıkla görülüyor,” ifadelerini kullandı. 

Yapay zekâ kullanımı ve siber saldırı tehditlerine karşı alınan önlemler hakkındaki sorumuzu da cevaplayan İkinci, “Yapay zekâ bundan sonraki süreçte en önemli değiştirici teknoloji gelişmelerinden bir tanesi. Hâlihazırda da hayatımıza uzun süredir girmiş durumda. Füzelerde de özellikle daha etkin ve savunma sistemlerini de yanıltacak teknolojiler eklemek istediğinizde yapay zekânın önemi birkaç kat daha artıyor. Füzenin kendisine karşı oluşturulacak tehditlerden kaçabilmek için anında personelinden gelecek bilgileri değerlendirip karar verme noktasına gelmesi gerekiyor. Bizim ÇAKIR Seyir Füzemiz aslında teknolojinin en üst noktasındaki seyir füzelerinden birisi olacak. Hem üzerindeki yapay zekâ teknolojilerinin hem de sensör teknolojileri anlamında dünyanın en önemli teknolojilerini bünyesinde bulunduran füzelerinden biri olacak. Bunun çok daha küçük sistemlere, çok daha farklı platformlara entegrasyonu için de çalışmalarımıza devam ediyoruz. Yapay zekâ ve sürü teknolojileri bundan sonraki süreçte dünyadaki silâhlı kuvvetlerin yöneleceği en önemli savunma sistemlerinden birisi hâline gelecek. Bu açıdan etkinlik konusunda ciddi farklılıklar yaratacağı için bizim en çok önem verdiğimiz konulardan bir tanesi hâline geliyor,” diye konuştu.

“Elektronik harp ve siber güvenlik gelişmiş teknoloji içeren bütün sistemler için bir tehdit”

Bu yeni teknolojiler dolayısıyla silâh sistemlerinin ağ sistemlerine entegre edildiği oranda siber saldırı tehdidine açık hâle geldiğini de belirten İkinci, “Kendi teknolojilerimizle ve iş ortaklarımızla çözümler üretme konusunda çalışıyoruz. Elektronik harp ve siber güvenlik gelişmiş teknoloji içeren bütün sistemler için bir tehdit ve bunu gözden kaçırmamak ve sürekli tedbir almak oldukça önemli diye düşünüyorum,” dedi.

ROKETSAN

Son olarak Egeli’nin saf değiştiren yapay zekâ temelli savunma platformlarına karşı önlemler hakkında ne gibi çalışmalar yapıldığı üzerine sorusunu da cevaplayan İkinci, “Buna cevap vermek önemli. Yapay zekâyı kontrol etmeniz gerekiyor. Dünyadaki en önemli tartışma konularından birisi şu ânda bu. Bizim sistemlerimizde kullandığımız yapay zekâ ise kendi başına karar verebilecek bir düzeyde değil. Daha çok akıllı bir biçimde tehdit algılamasını yapıp önerilerini sunan bir yapay zekâ algoritması. Otonom hareket eden sistemlerde bu risk var ancak biz şu anda otonom karar veren ya da kendi başına hareket edebilen bir mekanizmayı kullanmayı düşünmüyoruz,” diyerek sözlerini noktaladı.

Bu haberin/makalenin tamamı ya da bir kısmı kaynak gösterilmeden yayımlanamaz. Kaynak gösterilse dahi aktif link verilerek kullanılabilir. Kaynak göstermeden ve aktif link vermeden yayımlayanlar hakkında yasal işlem başlatılır.

ETİKETLER: ,
Bunu Paylaşın