Piyasanın gözü ekonomi ekibi ve söylemlerde

MDN İstanbul

Peki, bu tablo önümüzdeki dönemde piyasaları ve ekonomiyi nasıl etkileyecek? Seçim öncesi son işlem gününde 4,66 TL seviyelerinde olan dolar, seçim sonrası ilk işlem gününe hızlı düşüşle başlayarak 4,53 TL’ye kadar gerilese de aynı gün içinde yeniden 4,70 seviyelerine yükseldi. Yani piyasalarda iyimserlik çok kısa sürdü ve dolar, seçim öncesindeki seviyelere geri döndü, faizler de yükseldi. Önümüzdeki günler içinse analistler kısa vadede Türk Lirası cinsi varlıklarda pozitif seyir bekliyordu. Ancak bundan sonra Erdoğan’ın oluşturacağı ekonomi ekibinin yanı sıra son dönemde Türk Lirası varlıklarda ayrışmaya neden olan risklere yönelik söylemlerin, piyasaların seyrinde belirleyici olması bekleniyor.

Temkinli, dalgalı seyir sürebilir
Bu çerçevede orta-uzun vadede Erdoğan’ın Merkez Bankası politikaları ve faizlere yönelik sert söylemlerinin devam edip etmeyeceği, ekonomi politikalarının nasıl şekilleneceği ve dış ilişkilerin nasıl gelişeceği belli olana kadar piyasalarda temkinli, dalgalı bir seyir görülebileceği belirtiliyor.

Öte yandan erken seçim kararı alınan 18 Nisan’dan bugüne Türkiye varlıklarındaki sert değer kaybında iki temel neden vardı. Bunlardan ilki Cumhurbaşkanlığının Erdoğan, Meclisin Millet İttifakı tarafından alınması durumunda Türkiye’nin seçim sarmalına girmesi riski, diğeri ise popülist politikalar ve piyasa dostu olmayan mesajlar nedeniyle Türkiye varlıklarındaki risk priminin artmasıydı.

Seçim sarmalına girme riski ortadan kalktı
Ekonomistlere göre, açıklanan sonuçlar Türkiye’nin seçim sarmalına girmesi riskini önemli oranda azalttı. Uzmanlar, Ak Parti tek başına çoğunluğu sağlayamasa da, Cumhur İttifakı’nın Mecliste çoğunluğa sahip olmasının kısa vadede erken seçim riskini ortadan kaldırdığının altını çiziyor. Altı çizilen bir diğer nokta ise küresel konjonktürün bozulmaması durumunda piyasalardaki iyimser havanın bir süre daha devam edebileceği konusu.

Piyasa güveninin yeniden tesisi önemli
Analistlerin en dikkat çektiği konulardan biri de piyasalarda yükselişin devam etmesi için, piyasaların güveninin yeniden tesisinin şart olması konusu. Türkiye varlıklarındaki risk priminde kalıcı bir düşüş sağlanması ve değerlemelerin normale dönmesi için siyasi riskin azalması gerektiğini ama bunun yeterli olmadığını vurgulayan uzmanlar, kalıcı bir iyileşme sağlanması için yeni dönemde doğru ekonomi politikaların uygulanacağı konusunda piyasaların güveninin yeniden kazanılması gerekliliğine dikkat çekiyor. Küresel fırtınadan asgari hasarla çıkmak için doğru ekonomik politikaların uygulanması gerekliliğine vurgu yapan ekonomistler; dış ticaret savaşları riskinin arttığı, doların güçlendiği, faizlerin yükseldiği ve küresel likiditenin azalmaya başladığı mevcut konjonktürde küresel sermayenin çok daha seçici davranacağını söylüyor. Analistler, “Yaklaşan küresel fırtınadan Türkiye’nin en az hasarla çıkabilmesi için küresel sermayenin güveninin doğru ekonomi politikalarla yeniden tesis edilmesi gerekiyor” diyor.

Bunu Paylaşın