Trump’ın başlattığı ek gümrük vergilerine misilleme olarak Çin ve AB ülkeleri başta olmak üzere diğer ülkelerden de misilleme gelmesi ile risk iştahında yaşanan azalış, sürecin daha ılımlı ve müzakere şeklinde devam edecek olması sonrası yerini kısmî de olsa pozitif bir ortama bıraktı. ABD vadeli endekslerinde toparlanma eğilimi görülürken, dolar endeksinde de 99 seviyesinde yaşanan denge arayışı pariteler üzerinde etkili oldu. Özellikle Trump ve Fed arasında yaşanan faiz gerginliği hem siyasi politik belirsizliklerin artış göstermesine hem de Fed’in bağımsızlığının tartışılmasına yol açtı. Fed’in Musk’ın yönettiği D.O.G.E departmanı tarafından denetlenebilmesinin önünü açan tartışmalar, Hazine maliye bakanlığından gelen Fed’in yeni tahvil ihraççısı gibi davranıyor olduğu görüşü ve Trump’ın uyguladığı politik baskı Fed başkanı Powell’ın vereceği faiz kararı üzerinde belirsizliklerin artmasına zemin hazırladı. Ayrıca Powell’ın görevden alınabileceği gibi tartışmalar, “özgürlükler ve demokrasi ülkesi” ABD için daha farklı tartışmaların gündeme gelmesini sağladı. Yaşanan gelişmeler ve açıklanan makro verilerin etkisi ile Euro-dolar paritesi kritik 1,15 seviyesine kadar yükseliş kaydetti. Düşüş kanalının üst bandında yer alan ve hem altın oran gibi hem de hareketli ortalamaların kesiştiği bir pivot seviye olarak dikkatle takip edilmelidir. Bu seviye üzerinde her ne kadar çok fazla bir fiyatlama beklemesem de 1,15 üzerinde yaşanacak aylık kapanış 10 senelik devam eden düşüş trendinin değişmesine zemin hazırlayabilir. Aksi halde 1,15 seviyesine yaklaştıkça Euro-dolar paritesinde kar satışlarının yaşanması kuvvetle muhtemeldir. 1,13 -1,11 seviyeleri arasında dengelenmesini beklediğim parite için düşüş kanalı içindeki hareketinin devam ettiğini ve trendin hala aşağı yönlü olduğunu hatırlatmak isterim.
Ticaret savaşlarının sonuçları olarak küresel ticarette ve büyümede beklenilen düşüş ve enflasyonun global bazda tekrar tetiklenme ihtimali ile VIX korku endeksinde sert yükselişler görüldü. Risk iştahında yaşanan azalış ile güvenli liman talebi toplayan altın ons 3400 dolar üzerinde işlem görerek tüm zamanların rekorunu tazeledi. Daha önceki yazılarımda da vurguladığım gibi 3500-3720 bandına doğru yükselişin devam edeceğini düşünmekteyim. Kısa vadede aşırı alım bölgesinde olmasından kaynaklı kısmi kâr satışları yaşanabilir ve 3300-3180 bandına doğru bir gerileme görülebilir fakat; 2700 pivot üzerinde yaşanacak aylık kapanışlar ve 3000 psikolojik destek seviyesi üzerinde yaşanacak haftalık kapanışlar altın ons tarafında yukarı yönlü potansiyelin artış göstermesine zemin hazırlayacaktır.
Kripto tarafında yaşanan sert düşüşün ardından gözlemlenen hafif toparlanma eğilimi pozitif rüzgarların esmesine olanak sağladı. BTC 72 bin-75 bin dolar bandından bulduğu destekle ay boyunca kayıplarının büyük kısmını telafi etti. 87 bin-92 bin dolar bandının dikkatle takip edilmesi gerektiğini vurgulamak isterim. Bu bant aşağı yönlü kırılmadığı sürece ve hem coin piyasası iç dinamiklerinden hem de küresel piyasaların dinamiklerinden dolayı herhangi bir negatif haber akışı yaşanmadığı sürece yukarı potansiyelin korunduğunu ve momentumlu yükselişlerin tetiklenebileceğini belirtmek isterim.
Borsa İstanbul kritik eşikte denge arayışına devam ediyor
İmamoğlu’nun tutuklanmasının ardından sert düşüş kaydeden endeks teknik açıdan önem düzeyi yüksek olan bant içinde yatay hareket ederek dengelenme çabası gösterdi. 9600-9200 bandı dikkatle takip edilmelidir. Bu bant içinde yaşanabilecek aşağı yönlü kırılma aylık bazda gözlemlenen çift tepe formasyonunu tetikleyebilir ve kısa vadede düşüşler 8850-8750 bandına doğru derinleşebilir. Böyle olası bir düşüş yaşansa bile bu destek aralığının kolay bir şekilde kırılabileceğini düşünmüyorum. Olası geri çekilmelerin Borsa İstanbul açısından alım fırsatı olarak değerlendirilmesi gerektiği kanaatindeyim. Özellikle 9600 seviyesi üzerinde yaşanacak haftalık kapanışlar ise psikolojik açıdan önem düzeyi yüksek olan 10 bin bandının piyasada telaffuz edilmesine zemin hazırlayacaktır. Asıl önemli olan kısım ise daha önceki yazılarımda vurguladığım endeks bazlı değil sektör bazlı bir döneme girdiğimiz hususudur. Özellikle savunma sanayi tarafını incelediğimizde, endeks yatay veya düşüş hareketi yaparken ASELSAN’ın 5 ay boyunca yükseliş göstermiş olması. Tekrar hatırlatmakta fayda görüyorum, savunma sanayi, tarım sektörüne hizmet eden şirket ve sektörler, gıda-tarım-perakende sektörünün iç içe geçtiği şirketler ve alternatif enerji alanlarına yatırım yapan enerji şirketleri…
Bu haberin/makalenin/çevirinin tamamı ya da bir kısmı kaynak gösterilmeden yayımlanamaz. Kaynak gösterilse dahi aktif link verilerek kullanılabilir. Kaynak göstermeden ve aktif link vermeden yayımlayanlar hakkında yasal işlem başlatılır.