Amerikan Merkez Bankası 2022 yılının başından bu yana ABD para politikasında enflasyonla mücadelede atacağı adımlara dair birçok sinyal verdi
Amerika’da enflasyon yüksek seyretmeye devam ediyor. Fed Başkanı Jerome Powell, enflasyon aşağı gelene kadar faiz artırımlarına devam edeceklerini ancak Fed yetkililerinin faizlerde nötr pozisyonun nerede olduğundan emin olmadıklarını ifade etti. 2021 yılında enflasyonun geçici olduğu yönünde görüşlerini paylaşan Amerikan Merkez Bankası’nın geldiği bugünkü nokta ile uyguladığı şahin politikaların resesyona yol açıp açmayacağı ise merak konusu. Geçmiş dönemlere bakıldığında Fed’in 11 kez yaptığı faiz artırımlarının 8’inin sonucu ABD ekonomisinde resesyonla sonuçlandı. Dünyanın en büyük ikinci ekonomisi Çin’in yanı sıra Avrupa Birliği’nde de büyüme ile ilgili sorunlar var. Küresel ekonomilerin lokomotifi görevini gören ülkelerde yaşanan bu sorunlar gelişmekte olan ülkelerin ekonomilerinde ihracat ve büyüme sorunu olarak karşımıza çıkabilir.
Pandemi Çin ekonomisini daraltıyor
Gözümüzü Çin’e çevirdiğimizde ise Omicron varyantının tetiklediği Covid-19 salgını nedeniyle uygulanan karantina tedbirlerinin aşamalı olarak kaldırıldığını takip ediyoruz. Ülkede pandemiyle mücadelede strateji ise sıfır vaka. Bu nedenle yaşanan kapanmalar ekonomi üzerinde olumsuz etkiler yaratırken bölge ekonomilerinde de ciddi anlamda aşağı yönlü bir baskının oluşmasına zemin hazırlıyor. Çin’in uyguladığı virüs karantinaları ülkenin ekonomisinde hem perakendeyi hem sanayiyi daraltmaya başladı. Uzmanlar, Çin’deki bu daralmanın pandeminin başında yaşanan daralmadan da zor olabileceğini ifade ediyor. Çin hükûmetinin yüzde 5,5’lik 2022 büyüme hedefi ise yine uzmanlar tarafından zor olarak görünürken önümüzdeki birkaç yıl boyunca yüzde 4-5 arası bir büyüme yaşayacağı öngörülüyor.
ECB temmuzda faiz artırabilir
Politikacılar, Avrupa’da yüksek enflasyon ve Ukrayna-Rusya savaşının resesyon riskini ikinci plana attığını belirtirken Avrupa Merkez Bankası (ECB)’nın 11 yıl aradan sonra temmuz ayında faiz artırabileceğini konuşuyor. ECB Başkanı Christine Lagarde, Slovenya’da yaptığı konuşmada, “İlk faiz artırımı, net varlık alımlarının sona ermesinden bir süre sonra gerçekleşecek” dedi. Lagarde yaptığı yönlendirme ile ilk faiz artışı sonrası para politikasında kademeli olarak normalleşmeyi savundu. Para piyasaları ise Avrupa Merkez Bankası’nın temmuz ve eylül toplantılarında toplamda 50 baz puan faiz artırmasını bekliyor. Amerikan Amerikan
Savaşın gölgesinde gıda krizi
Global merkez bankaları bir yandan yüksek ve kalıcı enflasyonla mücadele için adımlar atarken savaşın devam etmesi gıda da fiyat artışlarını tetikliyor. Uzmanlar ise bu süreç ile birlikte küresel anlamda yaşanacak gıda krizine karşı uyarıda bulunuyor. Birleşmiş Milletler (BM) Genel Sekreteri Antonio Guterres, Rusya’nın Ukrayna’da sürdürdüğü savaşın tarım ürünlerinin fiyatlarının artmasına yol açtığını söyledi. Guterres, “Savaşın ve fiyatlardaki artışın devam etmesi hâlinde küresel gıda krizi yaşanabilir” dedi. Özellikle az gelişmiş ülkelerde ve yoksul halklarda gıda güvenliğinin savaş sebebiyle daha ciddi bir tehlike altına girdiği ifade ediliyor. Ukrayna’da üretilen ve dünya genelinde ihtiyacın önemli bir kısmını karşılayan ayçiçek yağı ve bazı tahıl ürünleri, limanların kapalı olması nedeniyle ülkeden ihraç edilemiyor. Bu da piyasalarda arzı düşürürken fiyatları artırıyor. Tüm bu gelişmeleri yakından takip eden Dünya Bankası ise gıda krizine karşı 15 ay içinde 30 milyar dolarlık kaynak ayıracağını duyurdu. Tarım, beslenme, sosyal koruma, su ve sulama gibi alanlardaki mevcut ve yeni projelerle devam eden gıda güvenliği krizine müdahale edileceği belirtilen açıklamada, söz konusu finansmanın gıda ve gübre üretimini teşvik etme, gıda sistemlerini geliştirme, ticareti kolaylaştırma ve kırılgan hane halkları ile üreticileri destekleme çabalarını da içereceği ifade edildi. Banka ayrıca gıda güvenliği krizine yanıt vermek için 12 milyar dolarlık yeni projelerin hazırlanması konusunda ülkelerle birlikte çalıştığını da aktardı.
Yüksek enflasyon vatandaşın cebini yakıyor
Tüm dünyada artan enflasyon rakamları insanların alım gücünü azaltırken bugün bu fiyatlardan ihtiyaçlarını karşılamaya çalışan vatandaş, stok yaparak da fiyat artışlarına karşı bir şekilde kendisini enflasyona karşı korumaya çalışıyor. Ukrayna’daki savaş gıda ve enerji fiyatlarını tetiklerken Çin’deki karantinalar tedarik zincirlerini sekteye uğratıyor. Aynı zamanda merkez bankaları da yüksek enflasyonun önüne geçmek için faiz oranlarını artırarak şahin politikalar izliyor. Bu olumsuz gelişmelerin getirdiği korkularla finansal piyasalar sarsılırken teknoloji hisseleri ve kriptolar da dâhil olmak üzere riskli varlıklarda kayıplar yaşanıyor. Tüm bu gelişmeler ise ekonomide durgunluk korkularını iyice artırıyor.
Bu haberin/makalenin tamamı ya da bir kısmı kaynak gösterilmeden yayımlanamaz. Kaynak gösterilse dahi aktif link verilerek kullanılabilir. Kaynak göstermeden ve aktif link vermeden yayımlayanlar hakkında yasal işlem başlatılır.