Küresel piyasaların derdi ‘enflasyon’

MDN İstanbul

Pandemiyle beraber geçirdiğimiz iki yılın içinde, küresel ekonomiler toparlanmaya doğru giderken merkez bankaları birinci hedefine enflasyonla mücadeleyi koydu

Küresel para piyasalarında 2022 yılında izlenecek önemli riskler arasında yüksek enflasyon yer aldı. Ülkelerin büyüme performanslarında ise Covid-19’a dair yaşanan gelişmelerin tüketici talebine vereceği yönün belirleyici olması bekleniyor.

Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB), yayımladığı Piyasa Katılımcıları Anketi’nde, 2022 yılı için yılsonu enflasyon ve dolar tahminlerini ortaya koydu. Buna göre, yılsonunda dolar tahmini 16,13 olarak belirlenirken enflasyon tahmini ise yüzde 29,75 oldu. Hâlihazırda oldukça yüksek seyreden enflasyon oranları açıklanan rakamlara da bakıldığında, 2022 yılının da Türkiye için sancılı geçebileceği sinyalini veriyor. Hazine ve Maliye Bakanı Nureddin Nebati, 2022 için büyüme beklentilerine dair yaptığı açıklamalarda, ”Büyümeyle ilgili piyasadaki iştahı görüyorum,” dedi ve aynı süreçte büyüme için tek haneli bir rakam öngördüğünü söyledi. Hazine Bakanı’nın yaptığı ve dikkat çeken açıklamalar arasında ise 2023 enflasyon hedefi yer aldı. Nebati, “Enflasyon Haziran 2023’te tek hane olur” dedi.  Ekonomistler iktidarın Haziran 2023 için gösterdiği tek haneli enflasyon hedefini ise gerçekçi bulmadı.

“MB faiz artışına gitmeyecek!”
Hazine ve Maliye Bakanı Nebati’nin, İstanbul’da ekonomist, akademisyen ve piyasa analistleri ile bir araya geldiği toplantıda, enflasyon ana gündem oldu. Nebati, Merkez Bankası’nın faiz artışına gitmeyeceğini söylerken bizden enflasyon üzerinde bir politika faizi beklemeyin mesajını verdi. Enflasyonun farkında olduklarını da belirten Nebati, yılın genelinde enflasyona dair yüzde 30’larda bir oran beklediğini de ifade etti.

Yüksek enflasyon ABD için en büyük tehdit!
Küresel piyasalarda ise enflasyon baskıları genele yayıldı. FED’in piyasaları bozmadan bilançoyu “olabildiğince hızlı daraltması” gerektiğini vurgulayan ekonomistler, bilançonun daha makûl boyutlara indirilmesi gerektiğini savunuyor. Bölgesel başkanlar ise faiz artışının mart ayında başlaması gerektiği yönünde açıklamalar yapıyor. Analistler ise yüksek enflasyonun bu yıl ABD ekonomisi için en büyük tehdit olacağını düşünüyor. Buna neden olarak da aralık ayında son 39 yılın en yüksek seviyesine ulaşan enflasyonu kontrol altına almak isteyen FED’in, iş gücü arzının azalmasını da göz önüne alarak yakın zamanda gideceğini açıkladığı faiz artırım sinyalleri neden olarak gösteriliyor. FED’in olası faiz artırımları ise gelişmekte olana piyasalar başta olmak üzere küresel piyasaları derinden etkileyecek. Politika faizinde yapılan artırımlar, dolarda değerin artışını tetikleyeceği gibi büyümenin de yavaşlamasını beraberinde getireceği düşünülüyor.

Piyasalarda yüksek seyreden enflasyona dair bir diğer açıklama da Avrupa cephesinden geldi. Avrupa Merkez Bankası (ECB) Başkanı Christine Lagarde, ECB‘nin enflasyonun bu yıl düşeceği görüşünü devam ettirdiğini ifade etti. Lagarde, Euro Bölgesi’nde ücret taleplerinin, ECB’nin enflasyonun cari rekor seviyelerden geri geleceği beklentilerini desteklemeye yetecek kadar ılımlı olduğunu vurguladı. ECB Başkanı ayrıca, Avrupa’da talebin aşırı yüksek olmadığını ve ABD ile aynı enflasyon ile karşı karşıya kalmanın muhtemel olmadığını da sözlerine ekledi. Merak edilen ise Avrupa Merkez Bankası’nın enflasyona dair atacağı adımlar. ECB, varlık alımları sona erdikten sonra faizin de içinde olduğu diğer araçları kullanmak için hazır. Görünen o ki merkez bankaları için 2022 yılı enflasyon ile mücadelede öncü bir yıl olacak.  Enflasyonla mücadelede açıklanan politikaların uygulanmaya başlamasıyla beraber, küresel piyasalarda daha değerli bir dolar ve artan faiz dönemleri de kaçınılmaz olacak.

Bu haberin/makalenin tamamı ya da bir kısmı kaynak gösterilmeden yayımlanamaz. Kaynak gösterilse dahi aktif link verilerek kullanılabilir. Kaynak göstermeden ve aktif link vermeden yayımlayanlar hakkında yasal işlem başlatılır.

Bunu Paylaşın