Karadeniz’de artan askerî gerilim, NATO ülkelerini bölgedeki caydırıcılığı artırmaya yönelik müşterek adımlar atmaya yöneltiyor. Bu kapsamda Fransa ve Birleşik Krallık, bu hafta Batı Karadeniz hava sahasında kapsamlı bir hava operasyonu gerçekleştirdi.
Operasyon çerçevesinde, Fransız uçak gemisi Charles de Gaulle’den havalanan Rafale tipi savaş uçakları ile E-2 Hawkeye erken uyarı uçağı, Kraliyet Hava Kuvvetleri’ne (RAF) ait Typhoon savaş uçakları ve Rivet Joint RC-135 sinyal istihbarat uçağıyla birlikte görev yaptı. Her iki ülkeden tanker uçakları da operasyonun havada ikmal unsurunu oluşturdu.
Harekâtın ana hedefi, Karadeniz’in batı kıyılarında artan Rus askerî faaliyetlerini izlemek ve hava sahası farkındalığını artırmak olarak açıklandı. Görev tamamlandıktan sonra Fransız uçak gemisi Charles de Gaulle, Yunanistan’ın Pire limanına intikal etti.
Söz konusu hava operasyonu, NATO’nun doğu kanadında sürdürdüğü deniz güvenliği faaliyetlerinin önemli bir parçası olan “Sea Shield 25” tatbikatıyla da örtüşen bir zaman diliminde gerçekleşti. Karadeniz’in stratejik önemini vurgulayan tatbikat, ittifakın yıllık deniz unsurlu en büyük tatbikatlarından biri olma niteliğini taşıyor.
Romanya ev sahipliğinde icra edilen “Sea Shield 25” tatbikatına Arnavutluk, Bulgaristan, Kanada, Fransa, Yunanistan, İtalya, Birleşik Krallık, Hollanda, İspanya, ABD ve Türkiye’nin de aralarında bulunduğu 11 NATO müttefiki katıldı. Tatbikatta toplam 1.600 Rumen asker görev aldı.
İlk olarak 2015 yılında düzenlenen tatbikat, Rusya’nın 2022’de Ukrayna’ya yönelik başlattığı geniş çaplı işgal girişiminin ardından çok daha kritik bir pozisyona yerleşti. Karadeniz’de denge arayışının askerî düzlemde yoğunlaştığı bu dönemde, NATO güçlerinin bölgedeki varlığı giderek artıyor.
Öte yandan, Amerika Birleşik Devletleri 25 Mart’ta Suudi Arabistan’da gerçekleşen diplomatik görüşmelerin ardından, Karadeniz’de “güç kullanımını ortadan kaldırmak” amacıyla Ukrayna ve Rusya’ya ateşkes önerisinde bulunmuştu. Ancak sahadaki askerî hareketlilik, barışçıl çözüm arayışlarının oldukça zorlu bir zeminde yürütüldüğüne işaret ediyor.