Global ekonomideki yavaşlama geçici ama riskler artıyor

MDN İstanbul

Uluslararası Para Fonu (IMF), küresel ekonominin karşı karşıya olduğu risklerin arttığı uyarısında bulundu, ancak küresel ekonomide görülen yavaşlamanın ”geçici” olduğunu bildirdi. IMF, nisan ayında açıkladığı Dünya Ekonomik Görünümü (DEG) Raporu ile Küresel Finansal İstikrar Raporu’nu revize etti. IMF’nin Brezilya’nın Sao Paulo kentinde açıkladığı raporlarda, gelişmekte olan ülkelerde büyümenin güçlü olmaya devam edeceği, ancak Japonya’yı 11 Mart’ta vuran deprem ve tsunami felaketi ile ABD’de ekonomik faaliyetin beklenenden zayıf olmasının yılın ikinci yarısında küresel ekonomideki büyümeyi yavaşlatacağı belirtildi. Bu yıl küresel ekonomik büyüme tahminini yüzde 4,4’ten yüzde 4,3’e indiren IMF, ABD ekonomisinin bu yıl yüzde 2,5 ve gelecek yıl yüzde 2,7 oranında büyüyeceği tahmin ediyor. Nisan ayındaki tahminlerinde dünyanın en büyük ekonomisinin bu yıl yüzde 2,8 ve 2012 yılında yüzde 2,9 oranında büyüyeceği öngörülmüştü.

Avrupa borç krizi artan
tehdit

IMF, ABD’de ekonomik faaliyetlerde görülen yavaşlamanın tahmin edilenden daha önemli olduğunu vurgularken, faaliyetlerdeki yavaşlamaya gerekçe olarak, hammadde fiyatlarında ve petrol fiyatlarında görülen artış, kötü hava koşulları ve 11 Mart’ta Japonya’da görülen deprem ve tsunami felaketinin etkisiyle ABD’li şirketlerin parça tedariki konusunda sorun yaşamasını gösterdi.
ABD’nin aksine Euro Bölgesi’nde Almanya ve Fran-sa’nın yatırımlarının etkisiyle sürpriz bir büyüme kaydedildiğine dikkat çeken IMF, bölgenin tamamı için büyüme tahmini bu yıl yüzde 1,6’dan yüzde 2’ye yükseltti.
IMF’ye göre, Almanya bu yıl G7 ülkeleri arasında yüzde 3,2 ile en yüksek büyüme oranını elde edecek. Fransa’nın bu yıl büyüme tahmini de yüzde 1,6’dan yüzde 2,1’e yükseltildi. IMF, gelişmekte olan ülkelerin 2011 yılı büyüme tahminini de yüzde 6,5’den yüzde 6,6’ya çıkardı.
Çin’in bu yıl yüzde 9,6 ile büyüme şampiyonu olmasını bekleyen IMF, Hindistan’ın ise bu yıl yüzde 8,2 büyüyeceğini öngörüyor. Avrupa’nın borç krizinin küresel ekonomi için artan bir tehdit olduğu uyarısında bulunan IMF, Yunanistan’ın devam eden borç krizinin küresel finansal sistemi istikrarsızlığa itebileceğine dikkati çekti.
Yunanistan’ın borçlarını ödeyememesi durumunda bundan İspanya ve Portekiz gibi ülkelerin de etkilenebileceğine işaret edilen IMF’nin finansal istikrar raporunda, ”Ciddi bir piyasa vakasında, bir şok Euro Bölgesi’nin dışını da etkileyebilir” denildi.
Avrupa ülkelerinin liderlerine, daha fazla sorunu önlemek için uzun vadeli politikaları uygulaması çağrısında bulunan IMF, Avrupa bankalarının daha fazla ekonomik şoka karşı koymada yeterli sermayeyi henüz oluşturmadığı uyarısında da bulundu.

Abd ve Japonya’daki
bütçe açıkları

IMF, ABD ve Japonya’daki büyük bütçe açıklarının bu ülkelerin ekonomilerini tehdit edebileceğini bildirdi. Her iki ülkenin bütçe açıklarını kademeli olarak azaltmak için adım atması gerektiğini belirten IMF, harcamalarda hızlı kesintinin ve vergi artışlarının iki ülkenin ”zayıf toparlanmasını” tehdit edebileceğine işaret etti.
”ABD için, borç tavanı konusunu derhal halletmenin ve reformların yapılması ile gelir artırıcı vergi reformu dahil açığı azaltıcı planı başlatmanın kritik önem taşıdığına” işaret eden IMF, Japonya için ise vergi reformunun, ayrıntılı orta vadeli açık azaltma paketinin en önemli unsuru olması gerektiğini kaydetti. ABD ve Japonya’nın yüksek borç seviyelerini düşürmek için özel planlar ortaya koymada yavaş kaldığına dikkati çeken IMF, özellikle ABD ve Japonya olmak üzere gelişmiş ekonomiler için en önemli mali önceliğin, orta vadeli borç sürdürülebilirliğini desteklemeye odaklanmış güvenilir ve iyi hazırlanmış konsolidasyon programlarının uygulanması olduğunu bildirdi. IMF’ye göre, ABD’nin bütçe açığının Gayri Safi Yurtiçi Hasıla’ya (GSYH) oranı bu yıl yüzde 9,9 ve gelecek yıl yüzde 7,8, Japonya’nın bütçe açığının GSYH’ye oranı ise bu yıl yüzde 10,5 ve 2012 yılında yüzde 9,1 olacak.
ABD’nin kamu borcunun GSYH’ye oranı bu yıl yüzde 98,3 ve 2012 yılında yüzde 102,3, Japonya’nın da bu yıl yüzde 233,2 ve gelecek yıl yüzde 236,7 olacak.

Gelişmekte olan
ülkelerde güçlü büyüme

IMF, Avrupa dışında gelişmekte olan ülkelerdeki ekonomik büyümenin güçlü kalmaya devam etmesini beklediğini de belirtti. Gelişmekte olan ekonomilerin kriz öncesi üretim seviyelerinde faaliyet gösterdiğini ifade eden IMF, bu ülkelerin önceliğinin, süratle sıkı makroekonomik politikaları uygulaması, ani yükseliş ve düşüş döngüsü risklerini kontrol altına almak için muhtemelen sermaye kontrolleri dahil makro ihtiyati araçları ve esnek döviz kurunu kullanması olduğunu kaydetti. Güçlü büyümenin beraberinde ekonomide aşırı ısınma riskini ortaya çıkardığını işaret eden IMF, gelişmekte olan ülkelere sermaye akışının artabileceği uyarısında bulundu ve bazı ülkelerde enflasyondaki yükselişe dikkati çekti. Gelişmekte ve düşük gelirli ülkelerde mali açıkların ve borçların kademeli olarak azaldığını ifade eden IMF, yüksek ihracat fiyatlarından yararlanan emtia üreticisi ülkeler dahil bazı ülkelerde ekonomideki toparlanmanın hızlı olduğunu ve öngörülenden daha hızlı sıkı mali politika dahil aşırı ısınmadan kaçınılması gerektiğini belirtti.

ETİKETLER:
Bunu Paylaşın