İnternet sitemizde deneyimlediğiniz tecrübeyi geliştirmek için çerezler kullanmaktayız. Kişisel verilerinizin nasıl işlendiğini öğrenmek için Kişisel Verilerin Korunması Hakkında sayfamızı ziyaret edebilirsiniz.
Kabul et
MarineDeal News
  • HABERLER
  • YAZARLAR
  • PİYASA
  • EKONOMİ
  • DÜNYA
  • DENİZ TİCARETİ
  • DENİZ SAVUNMA
  • JEOPOLİTİK
  • ÇEVRE
  • ENGLISH
Okunuyor: Dünya raporu
Paylaş
Aa
Bildirim
Son yayınlananlar
Meteroloji uyardı
Meteorolojiden kar ve fırtına uyarısı
Gündem Haberler
Big Kral
En büyük tur teknesi ‘Big Kral’ suya indirildi
Gemi İnşa Gündem Haberler Turizm
Milli yelkenciler İspanya’da boy gösterdi
Haberler Spor
Türk lirası
EYT’de yaş yerine prim şartı
Ekonomi Gündem Haberler
İstanbul Boğazı’nda gemi trafiği çift yönlü durduruldu
Gündem Haberler
Aa
MarineDeal NewsMarineDeal News
  • ANA SAYFA
  • HABERLER
  • YAZARLAR
  • PİYASA
  • EKONOMİ
  • DÜNYA
  • DENİZ TİCARETİ
  • DENİZ SAVUNMA
  • JEOPOLİTİK
  • ÇEVRE
  • ENGLISH
Arama
  • TÜM HABERLER
    • Piyasa
    • Ekonomi
    • Dünya
    • Deniz Ticareti
    • Deniz Savunma
    • Jeopolitik
    • Çevre
    • English
  • YAZARLAR
    • Yeşim Yeliz Egeli
    • Meltem Aydın Süloğlu
    • Gökhan Esin
    • Barışcan Yücel
    • Atilla Yeşilada
    • Bartu Soral
    • Gürcan Elbek
    • Yüce Yöney
    • Emin Yaşacan
    • Cihangir Dumanlı
    • Serter Tuçaltan
    • Levent Akson
    • Haluk Mustafa Baybaş
    • Özhan Bakkalbaşıoğlu
    • Yaşar Canca
Bir hesabınız var mı? Giriş Yap
Bizi takip edin
  • MarineDeal News
© 2008-2023 MDN Yayıncılık
MarineDeal News > Görüş > Dünya raporu

Dünya raporu

Yüce Yöney
Son Güncelleme: 01 08 2011 9:35:46 AM
Yüce Yöney 2 Görüntülenme 1 Ağustos 2011 09:35:46
Paylaş
Paylaş

Dünyayı izlemenin birçok yolu var kuşkusuz. Gazeteler, televizyon kanalları, internetin olanakları, vs… Ancak hangi araç kullanılırsa kullanılsın, ana akım medyanın bize gösterdiklerinden uzaklaşıp kendi yargılarımızı görece daha bağımsız biçimde verebileceğimiz kanallara ulaşmak, tarihin hiçbir döneminde olmadığı kadar büyük önem taşıyor.
Geçen ay ana akım medyanın görmezden geldiği ya da yasak savmak adına küçük bir yer verdiği haberler arasında dolaşırken, özellikle ulusal ve uluslararası kurumların yayımladığı raporların ne denli önemli olduğunu bir kez daha anladık. İşte o raporların üzerinden bakıldığında görünen dünyamızdan manzaralar!

Somalili çocuk askerler
Uluslararası Af Örgütü Amnesty International, Somali’de çocukların silahlı gruplara üye yapılmasının yaygın bir uygulama olduğunu ortaya çıkardı. Örgütün geçen ay içinde yayımladığı raporda, çocuk askerlerin çoğunun el-Şabab adlı İslamcı gruba dahil edildiği belirtildi. Ancak uygulama bununla sınırlı değil. Raporda söz edildiği gibi, Somali’nin geçiş dönemi hükümetinin saflarında da çocuk askerler yer alıyor. Çocuk kategorisine açıklık getirmek için en küçüklerinin sekiz yaşında olduğunu ve bu örneğin bir kişiden ibaret olmadığını vurgulamalı.
Raporda, el-Şabab’ın çocukları saflarına katmak için kullandığı yöntemlere de yer verilmiş. el-Şabab çocuklara para ve cep telefonu vaat ediyor, bazen de çocukları kaçırıyor. Şu veya bu yöntemle askerlere katılan çocuklar öyle geri saflarda da kalmıyor, bazılarının savaşta yer aldığı raporun dehşete düşüren bilgileri arasında geçiyor.
Birleşmiş Milletler’in kuraklık yüzünden kırılan Somali’ye dair ‘kıtlık’ ilanı, çocukların yüzde 30’unun yetersiz beslenmesinin ve günde her 10 bin çocuktan dördünün hayatını kaybetmesinin itirafı aslında. Uluslararası Af Örgütü’nün verdiği bilgilere göre, el-Şabab kuraklığın hakim olduğu bu ortamda insanların aciz durumda olmasından faydalanıyor; kuraklık çocukları örgüt karşısında daha savunmasız bırakıyor.
Ülkeyi terk etmiş 200’ü aşkın Somalili ile yapılan görüşmeler sonucunda oluşturulan raporda, çocukların başka savaş suçlarına da maruz kaldığı ifade ediliyor.

Ya Türkiye’nin çocukları?..
Çocuklara dair bir başka rapor da gene temmuzda bizim ülkemizde yayımlandı. Türkiye İnsan Hakları Vakfı, İnsan Hakları Derneği ve Diyarbakır Barosu’nun da aralarında bulunduğu 11 sivil toplum örgütünün ‘taş atan çocuklar’la ilgili raporuna göre, çocuklar şiddeti ‘kendini ifade etme aracı’ olarak kullanıyor. Haber ajanslarının diğer haberler arasında hiçbir özel yer ayırmadan yer verdiği, birçok yayın organının görmezden geldiği raporda, şiddet ortamında büyüyen çocuğun sorunlarını çözmek için şiddeti kullandığına dikkat çekiliyor.
Diyarbakır’da, 2006 yılındaki olayların milat olarak gösterildiği raporda, yasa değişikliğinin yapıldığı 25 Temmuz 2010 tarihine kadar, 12-18 yaşları arasındaki dört bin çocuğun gözaltına alındığı ya da iki ay ile dört yıla varan sürelerde cezaevinde tutuklu kaldıkları bildiriliyor.
Zorunlu göçe, eğitim sistemindeki fırsat eşitsizliğine ve çocukların karşılaştığı politik, ekonomik, sosyal pek çok riske vurgu yapılan rapor, sadece istatistiki veriler içermiyor: “Çocukların, sokakta gösterdikleri tavır, politik ve sosyal anlamda sağlıklı bir ortam ve geleceği yaratma çabası olarak okunmalıdır. Çocukların başrolde olduğu sokak eylemleri, bütün politik kimliğin yanı sıra aynı zamanda çocukların, kendi mekânlarını ve kendilerini ifade alanlarını açmak için de bir yol olarak yorumlanmalıdır.” Dileyenler internette küçük bir tarama yaparak raporun ayrıntılarına ulaşabilir.

Suudiler’in baskı yöntemleri
Temmuz ayının gündemi arasında kaynayıp giden önemli bir başka açıklama da yine Uluslararası Af Örgütü’nden gelmişti. Af Örgütü’nün yayımladığı Suudi Arabistan’a dair değerlendirmede, Suudi Arabistan’ın gizlice hazırladığı bir terörle mücadele yasasıyla barışçı gösterileri bastırmayı amaçladığı söyleniyordu. Örgüt, bu gizli ve taslak haldeki belgede yer alan önlemlerin insan haklarını çok ağır şekilde kısıtlayacağını duyurdu.
Sözü edilen önlemler arasında zanlıların yargıç karşısına çıkarılmadan uzun süre gözaltında tutulması, yasal haklarının kısıtlanması ve ölüm cezasının daha fazla durumda uygulanması da bulunuyor. Af Örgütü’nün Ortadoğu Basın Sözcüsü James Lynch konuyla ilgili olarak BBC’ye bir açıklama yaptı ve kendilerine sızan taslağın ”örgütün yıllardır belgelediği baskıcı uygulamaları kökleştirmeyi amaçladığını” söyledi. Açıklamada yasa taslağında, terör suçu kavramının genişletildiği de vurgulandı. Buna göre, “devletin şöhretini zedelemek ve ulusal birliği tehlikeye atmak” da artık terör suçu sayılacak. Ayrıca sinir bozucu yeni bir uygulamadan da söz ediliyor: Zanlılar hiç kimseyle görüştürülmeden 120 gün hücrede tutulabilecek ve mahkeme izin verirse bu süre daha da uzatılabilecek. Af Örgütü’nden yapılan açıklama, taslağın aslında muhalefeti bastırmaya yönelik tedbirlerin bir parçası olduğu yönünde. Taslakta dudak uçuklatan bir madde daha var: Suudi Arabistan liderlerinin ‘dürüstlüğünü’ sorgulamanın cezası en az 10 yıl hapis olacak.

“Uyuşturucuyla savaş kaybedildi”
Muhtemelen çok azımızın bildiği bir kurum var: Uyuşturucu Politikası Küresel Komisyonu. Tanıdık birçok ismi barındırıyor komisyon: Eski BM Genel Sekreteri Kofi Annan, Yunanistan Başbakanı Yorgo Papandreu, Eski AB Dış Politika Yüksek Temsilcisi Javier Solana, Eski ABD Dışişleri Bakanı George Schultz, Latin Amerikalı yazarlar Carlos Fuentes ve Mario Vargas Llosa, vs…
Komisyonun hazırladığı ve tüm çabalara karşı afyon bazlı uyuşturucu kullanımının yüzde 35 arttığının anlatıldığı raporda, uyuşturucuyla savaşın kaybedildiği söyleniyor. Uyuşturucuyla mücadele politikasının organize suçu körüklediği, milyonlarca dolar harcandığı ve binlerce ölüme yol açtığı kaydedilen raporda çeşitli tespitler, öneriler ve tahminler var. Birkaç örnek vermek gerekirse…
Bazı uyuşturucuların yasallaştırılması ve kullanıcıların sabıka kaydı olan suçlular haline getirilmesine son verilmesi çağrısı yapılıyor.
Birleşmiş Milletler’in 1998-2008 yılları arasında afyon bazlı uyuşturucu kullanımında yüzde 25, kokainde yüzde 27, esrarda ise yüzde 8,5’lik bir artış olduğu yönündeki tahminlerine yer veriliyor. Uyuşturucuyla savaşın sonuç verdiğini savunan hükümetler eleştiriliyor ve “uyuşturucuyla savaş kazanılamadı ve kazanılamaz” deniyor. Özellikle ABD eleştiriliyor ve Washington’ın sağlık ve insan hakları temelinde bir uyuşturucu politikası izlemesi isteniyor. “Başka kimseye zararı olmayan” kullanıcıları cezalandırmak yerine, kullanımın suç olmaktan çıkartılması, organize suç örgütlerine darbe vuran yasallaştırma modellerinin denenmesi ve bağımlılara tedavi hizmetleri sunulması tavsiye ediliyor.

Eşcinsellere şiddet endişe yaratıyor
Son olarak bir rapor çağrısından söz edelim. Birleşmiş Milletler, tarihinde ilk defa eşcinseller ve cinsiyet değiştiren kişilerin haklarını tanıyan bir kararı kabul etti ve tüm dünyada eşcinsellere karşı ayrımcılığı ortaya koyan küresel bir rapor hazırlanması çağrısında bulundu. BM İnsan Hakları Konseyi, Güney Afrika’nın sunduğu karar tasarısını 19’a karşı 23 oyla kabul etti. Karar, “dünyanın tüm bölgelerinde insanların cinsel eğilimleri ve cinsiyet tercihleri nedeniyle maruz kaldıkları şiddet eylemleri ve ayrımcılıktan derin endişe duyulduğunu” vurguluyor. Ayrıca eşcinsellere karşı ayrımcılık yapan yasalarla şiddet eylemlerinin de dahil edildiği insan hakları ihlallerini belgelemek için resmi bir BM süreci başlatılacak.
Uluslararası Af Örgütü’ne göre, aynı cinsiyete sahip kişiler arasında karşılıklı rızaya dayalı birliktelik 76 ülkede yasadışı sayılıyor ve pek çok ülkede eşcinseller taciz ve ayrımcılığa uğruyor.

Aşağıdakiler de ilginizi çekebilir

Deniz Kuvvetleri’ne yeni görevler

100 yıl sonraki hesaplaşma…

Ortalık karışacak, vaziyet alın…

Köpekbalığının cemiyet hayatımızdaki yeri

Muharip harp gemisi tasarım süreçleri

ETİKETLER: Manşet
Yüce Yöney 1 Ağustos 2011 09:35:46
Bunu Paylaşın
Facebook Twitter Whatsapp Whatsapp LinkedIn Telegram Email Linki kopyala Yazdır
Paylaş
By Yüce Yöney
yuceyoney@marinedealnews.com
Önceki Avrupa’da türbülans
Sonraki Tüketim durmuyor, dış açık yeni rekorlar kırıyor
Leave a comment

Bir cevap yazın Cevabı iptal et

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Web Banner

İlginizi Çekebilecek Diğer İçerikler

Cihangir Dumanlı

Deniz Kuvvetleri’ne yeni görevler

Cihangir Dumanlı Cihangir Dumanlı 17 Ocak 2023 16:45:00
Özhan Bakkalbaşıoğlu

100 yıl sonraki hesaplaşma…

Özhan Bakkalbaşıoğlu Özhan Bakkalbaşıoğlu 17 Ocak 2023 16:00:00
Görüş

Ortalık karışacak, vaziyet alın…

Barışcan Yücel Barışcan Yücel 13 Ocak 2023 17:00:58
Yüce Yöney

Köpekbalığının cemiyet hayatımızdaki yeri

Yüce Yöney Yüce Yöney 3 Ocak 2023 15:59:17
MİLGEM
Gemi İnşaGörüşGündemHaberler

Muharip harp gemisi tasarım süreçleri

MDN İstanbul MDN İstanbul 3 Ocak 2023 15:57:21
Gemileri ticari anlamda kimler, nasıl çalıştırıyor_
GörüşGündemHaberler

Gemileri ticari anlamda kimler, nasıl çalıştırıyor?

MDN İstanbul MDN İstanbul 3 Ocak 2023 10:18:36
GörüşGündemHaberler

Cumhuriyetin 100’üncü yılında: Türkiye’nin önem vermesi gereken millî ve stratejik hedefleri

MDN İstanbul MDN İstanbul 3 Ocak 2023 09:47:35
gemi
English EditionGörüşGündemHaberler

World economy and maritime transportation

MDN İstanbul MDN İstanbul 2 Ocak 2023 17:55:36
GörüşLevent AksonYazarlar

İzmir İktisat Kongresi ve Cumhuriyet denizciliğine katkısı

Levent Akson Levent Akson 2 Ocak 2023 17:47:04

MarineDeal News Künye

İmtiyaz Sahibi: Yeşim Yeliz Egeli
Genel Yayın Yönetmeni: Yeşim Yeliz Egeli yesimegeli@marinedealnews.com
Yazı İşleri Müdürü (Sorumlu): Burak Derya mdn@marinedealnews.com
Haber Merkezi: Yüce Yöney, Barış Özgür, Barışcan Yücel
MDN Yayıncılık, Matbaa, Reklam, Organizasyon ve Tur. San. Tic. Ltd. Şti. Merkez Mah. Perihan Sk. No.118/5 34360 Şişli, İstanbul, Türkiye
Tel: (0212) 343 2005

Bizi sosyal medyada takip edin

Arama

Kategoriler

Arşivler

Legal

  • Kişisel Verileri Koruma Kanunu
  • Ziyaretçi Aydınlatma Metni
  • Çerez Politikası
  • Kişisel Verileri Saklama ve İmha Politikası
  • KVKK Başvuru Formu

Son Sayılarımız

© 2023 MDN Yayıncılık

Okuma listesinden çıkartıldı.

Geri al