• TR
  • ENG
MarineDeal News
  • Haberler
  • Yazarlar
  • Piyasa
  • Ekonomi
  • Dünya
  • Deniz Ticareti
  • Deniz Savunma
  • Jeopolitik
  • Analiz
  • Çevre
  • Video Arşiv
Aa
Bildirim
Son yayınlananlar
İran’da su krizi alarm verdi!
Çevre Dünya
Ekim 2025 kayıtlardaki en sıcak üçüncü ay oldu
Çevre
Hakemlerin “Bahis Skandalı”nda yeni gelişme
Genel
Google Maps’e yapay zekâ dokunuşu
Teknoloji ve İnovasyon AI
Merkez Bankası enflasyon tahminini açıkladı
Ekonomi Haberler
Aa
MarineDeal NewsMarineDeal News
  • ANA SAYFA
  • HABERLER
  • YAZARLAR
  • PİYASA
  • EKONOMİ
  • DÜNYA
  • DENİZ TİCARETİ
  • DENİZ SAVUNMA
  • JEOPOLİTİK
  • ÇEVRE
  • ENGLISH
Search
  • TÜM HABERLER
    • Piyasa
    • Ekonomi
    • Dünya
    • Deniz Ticareti
    • Deniz Savunma
    • Jeopolitik
    • Çevre
    • English
  • YAZARLAR
    • Yeşim Yeliz Egeli
    • Meltem Aydın Süloğlu
    • Gökhan Esin
    • Barışcan Yücel
    • Atilla Yeşilada
    • Bartu Soral
    • Gürcan Elbek
    • Yüce Yöney
    • Emin Yaşacan
    • Cihangir Dumanlı
    • Serter Tuçaltan
    • Levent Akson
    • Haluk Mustafa Baybaş
    • Özhan Bakkalbaşıoğlu
    • Yaşar Canca
Bir hesabınız var mı? Giriş Yap
Bizi takip edin
  • MarineDeal News

Denizcilik sektörünün unsurları: Türk gemi ve yat inşa sanayii

Dr. Funda Songur
  • Dr. Funda Songur
  • Yükleme Tarihi: 06.10.2025 13:42 | Son Güncelleme: 06.10.2025 13:42
Paylaş
Paylaş

Deniz yolu taşımacılığının en önemli unsuru olan gemiler, günümüzün modern deniz ticareti filolarını oluşturmaktadır. Bu gemiler çeşitli hizmetleri sunmak üzere inşa edilen, bu nedenle de farklı yapılara ve teknik donanıma sahip olan deniz araçlarıdır. Her biri hizmet alanına göre çeşitlenmekte ve isimlendirilmektedir.

Tarih boyunca gemi tiplerinin gelişimi deniz ticaretinden etkilenmiştir. Bir taraftan deniz ticaretindeki konjonktüre göre sayıca değişim göstermiş, diğer taraftan da artan emtia akış tiplerine göre çeşitlenmiş ve boyutları değişmiştir. Böylece ticaret, gemileri etkilemiş ve gemiler de yanaştıkları limanları, inşa edildikleri tersaneleri, bu gemilerde çalışan denizciler için denizcilik eğitimini ve aynı zamanda bu alanda verilen tüm diğer denizcilik hizmetlerine ait altyapıyı etkilemiştir. Genel olarak bakıldığında ve denizcilik alanındaki gelişmeler incelendiğinde görülecektir ki, dünyada artan mal üretimi ve ihtiyaç duyulan nakliye hizmeti nedeniyle, gemi inşa sanayi ve tersaneler denizciliğin diğer alanlarında olduğu gibi gelişme göstermeye devam etmektedir.

Bahsi geçen bu değişim çerçevesinde denizciliğe önem veren ülkelerdeki denizcilik faaliyetleri ortaya çıktıkça ülkelerde gemi inşa uzmanlıkları oluşmuştur. Bazı alanlarda olduğu gibi gemi inşa alanında da karmaşık ve daha yüksek teknolojiye ihtiyaç duyan gemi tipleri bulunmaktadır. Avrupa devletleri bu alanda önemli liderlerden biridir. Türkiye’de de uzmanlaşma kendini göstermektedir. Özellikle süper yat, küçük ve orta tonajda kimyasal tanker, römorkör ve balıkçı gemisi, Türkiye için önem arz eden imalat sahaları halini almıştır. Dünya gemi ve yat inşa sıralamasında önemli yere ulaşan ülkemiz, aldığı yeni siparişlerle özellikle ekonomik krizlerde ihtisas sahasındaki yerini korumaya çalışmaktadır. Bu arada Türk armatörler de yurt dışına sipariş geçmeye devam etmektedir.

Gemi ve yat inşa sanayii, denizcilik sektörünün en önemli alt bileşeni sayılabilir. Zira sektörün araçlarını inşa etmek ve gereken bakım onarım faaliyetlerini gerçekleştirmek, bu sektör sayesinde tamamlanabilir. Yeni inşa ve bakım-onarım faaliyetleri sunan tersaneler olduğu kadar bu tersanelerin işlerini gerçekleştiren yan sanayi de önem kazanır. Ülkemizde gelişen her bir tersane ve yan sanayi işletmesi, Türkiye ekonomisi için önemlidir. Ülke içinde ithalattan bağımsız olma becerisi kadar döviz getirici etkisiyle gemi ihracatı, bu alana önem kazandırır. Aşağıdaki grafik, gemi inşa sanayinin 2010-2024 yılları arasındaki ihracat değerlerini vermektedir.

Gemi İnşa Sanayiinin İhracat Değerleri (Bin $), 2010-2024
Kaynak: IMEAK DTO, Sektör Raporu, s. 153.

Görüldüğü üzere gemi, yat ve yan sanayi ihracatı küresel krizlerden etkilendiği için dalgalı bir seyre sahiptir. Fakat döviz girdisi ve uluslararası ilişkilerde yer ettiği konumu sayesinde stratejik bir sektör olduğunu tekrar tekrar kanıtlamaktadır. 2024 yılı rakamlarına göre ihracat toplamı 1,9 milyar doları geçmiştir.

Yoğun imalat işlerini içeren bu faaliyetler bütünü, ithal ürünlere de ihtiyaç duymaktadır. Zira denizcilik her ne kadar yan sanayisi gelişen bir sektör ise de yerli üretim imkânları yeterli oranda cevap verememektedir. İMEAK DTO raporlarına göre ülkemizde inşa edilen yat ve gemilerde yerli malzeme ve ekipman kullanımı yüzde 35-40 oranındadır ve son yıllar itibarıyla yerli imalat artış göstererek sektöre ve ülke ekonomisine katkısını artırmaktadır. Bu orana katkı sunan başlıca yan sanayimiz arasında çelik döküm malzemeler, kaynak ekipmanları, güvertede kullanılan makinalar, kazanlar ve kompresörler, valfler ve boru devreleri, havalandırma sistemleri, elektrik teçhizatı, ambar kapakları ve marangozluk ürünleri sayılabilir. İthalat kalemleri ise çelik sac ve profiller, elektronik seyir yardımcıları, haberleşme sistemleri, sevk sistemleri, baş ve kıç iterlerdir.

Bahsi geçen yan sanayinin hizmet verdiği tersaneler genel olarak üçe ayrılır: özel, kamu ve askerî tersaneler. Ülkemizin farklı illerinde ihtiyaçları karşılayan ve çeşitli büyüklükte olan ticarî tersaneler bulunmaktadır. IMEAK DTO raporlarına göre mevcutta 85 adet faal tersane vardır ve bu tersaneler özellikle Marmara ve Batı Karadeniz’de yoğunlaşmıştır. Tersanelerimize yapılan yatırımlar neticesinde mevcut proje kapasitesi 4.790.000 dwt’ye yükselmiştir. Türk tersanelerinin çelik işleme kapasitesi 700.000 ton/yıl, yeni gemi inşa kapasitesi 2 milyon dwt/yıl, tek parçada yeni gemi inşa kapasitesi 180.000 dwt, 60 metre üstü yat inşa becerisi, 46,4 milyon dwt/yıl bakım-onarım kapasitesi vardır (İMEAK DTO Sektör Raporu, 2025). Tersanelerimizde 36 adet yüzer ve 11 adet kuru havuz bulunmaktadır.

2008 krizinden büyük ölçüde olumsuz etkilenen tersanelerimizin yeni inşa durumu 2019 yılından itibaren yükselişe geçmeye başlamış ve özellikle römorkör siparişleri sayesinde proje dwt seviyeleri yükselebilmiştir. Son birkaç on yılda tersanelerimiz ihracat amaçlı üretim yaptıklarında römorkör kadar, yolcu/araba feribotları ve küçük tonajlı kimyasal tankerler de önemli olmuştur. Ayrıca savunma sanayi projeleri güç kazanmış ve askerî gemi ihracatı artmıştır. Dünya sıralamasında kendi savaş gemisini tasarım aşamasından başlayarak inşa eden sayılı ülkelerden biri olarak ülkemiz tersanelerinde askerî kuvvetin ihtiyaç duyduğu gemiler yanında ihracat kalemi olarak savunma projeleri önem kazanmıştır.

Gemi ve askerî gemiler dışında katma değer oranı yüksek olan yat inşa alanı, ülkemiz tersanelerinin iyi olduğu alanların bir diğeridir. En iyi yat inşa eden dördüncü ülke olarak yat inşa becerimiz, bugün dünya standartlarında devam etmektedir. Çeşitli ana malzemeler kullanılarak farklı tiplerde ve boyutlarda kişiye özel yat inşa eden sektörümüz, diğer üretim ve hizmet sektörleriyle sahip olduğu bağlantı nedeniyle ekonomik faydası sektörel gelişime katkı sunmaktadır. Ayrıca turizm ve diğer hizmet sektörleriyle ilişkisi sayesinde kültürel ve toplumsal gelişime de destek verdiği unutulmamalıdır. Yat inşası yapılan tersaneler ile ilgili yan sanayi, her zaman gemi inşa sanayisi kadar ağır yatırım gerektirmediği göz önüne alındığında katma değerinin daha yüksek olduğu ifade edilebilir. 2007 yılından beri uluslararası alanda yükselişte olan Türk yat inşası, ikinci ve üçüncü sırada olmuş olıp bugün dünyada dördüncü sıradadır.

Tersanelerimiz, ticarî ve askerî alanda yeni inşa projeleri yanında bakım onarım faaliyetlerini de gerçekleştirmektedir. 2024 yılında 46,4 milyon dwt gibi çok yüksek bir oranda gerçekleştirilen bu faaliyetler, tersanelerimizin bakım-onarım becerisini de yükselmiştir. Başta 2008 yılında yaşanan kriz olmak üzere, azalan gemi siparişleri karşısında artan bakım onarım faaliyetleri, tersanelerimizde tamamlanabildiğinden Türk tersanelerinin uluslararası piyasada da çekiciliği artmıştır.

Tersanecilik alanında sermaye kadar nitelikli işgücü de dikkate değer ölçüde önemlidir. Bir taraftan ülkenin ekonomik performansını geliştirirken diğer taraftan bilgi birikimi ve tecrübenin bu bağlamda yükselmesini sağlar. Yine ekonomik krizlere bağlı olarak dalgalanan bir özelliğe sahip olan istihdam, 2024 yılını 94.179 kişi ile tamamlamıştır. Gemi ve yat inşaatı ile gemi yan sanayisinde çalışan personel sayısı bağlamında bakıldığında bu rakam, son 15 yılın en yüksek oranıdır.

Günümüzün en büyük tartışma konularından biri olan sürdürülebilirlik çerçevesinde ülkemiz tersaneleri de yeni tip gemi siparişleri almaya başlamıştır. Alternatif yakıtlara yönelen bu yeni siparişler arasında elektrikli ve hibrit gemi siparişleri, uzaktan kumandalı gemiler, yüzer enerji gemileri, kutuplara seyahat edebilen yolcu gemileri gibi gemi siparişleri bulunmaktadır. IMEAK DTO raporlarına göre ülkemiz gemi inşa sanayiinde gerçekleştirilen üretimin yüzde 45-65’lik kısmı çoklukla Avrupa’ya ihraç edilen yeşil gemilerden oluşmaktadır. Deniz taşımacılığında aranan alternatif yaklaşımlar ve bu alandaki tartışmaların, yakın bir gelecekte siparişlerin değişmesine neden olacağı sektörel aktörler tarafından dikkat çekilen önemli bir husus olmuştur. Bu durum ülkemiz tersanelerini de etkileyeceğinden, alternatif yakıtları merkeze koyan üretim pratiklerinin artacağı düşünülebilir. Mevcutta tamamlanan projeler ise gelecek vadetmektedir.

Mevcutta ise, özellikle Covid sonrası genel bir toparlanma sonrasında dünya genelinde gemi siparişleri artmış, yeni taşımacılık sözleşmeleri sayesinde de gemi yatırımlarına ilişkin talep kendini göstermiştir. Bu durumun siparişleri artıracağı genel öngörüsüyle birlikte, değişen teknoloji bu siparişlere teknik olarak yön verecektir.

Görüldüğü üzere gemi ve yat inşa sanayii pek çok açıdan değerlendirildiğinde önemli bir ekonomik faaliyetler bütünü ve aynı zamanda stratejik bir sanayi koludur. Devletler için ekonomik büyümeye katkı sunarken uluslararası özelliği sayesinde bilgi ve becerinin dışa açılan önemli bir kolu olmuştur. Sürdürülebilir bir dünya için hedef alınan Yeşil Mutabakat nedeniyle Türk gemi inşa sanayiinin de Avrupa standartlarına ulaşması hedeflenmiştir. Bu kapsamda alternatif yakıtlara eğilim artmış ve gemi siparişleri bu alanda yoğunlaşmaya başlamıştır. Her çeşit gemi kapsamında değerlendirildiğinde siparişlerin (Milyon CGT) ülkelere göre dağılımını aşağıdaki grafik vermektedir.

Kaynak: IMEAK DTO, Sektör Raporu, s. 155.

Türkiye’nin mevcut konumu ve rakipleriyle olan yakınlığı değerlendirildiğinde, sektörel performansın birçok unsura bağlı olduğu söylenebilir. Bir tarafta yüksek yatırım oranları ile bir ağır sanayi olan gemi inşa, diğer tarafta birçok etkene ve desteğe ihtiyaç duyan yat inşa sektörlerinde gelişim hem içsel hem dışsal faktörlerle bağlantılıdır. Stratejik devlet destekleriyle içsel olarak güçlendirilecek Türk gemi ve yat inşa sanayiinin, uluslararası alanda daha fazla var olma çabası elde edeceği açıktır. Küresel iyileşme ve konjonktürel büyüme, yüzlerce yıl olduğu gibi sektörün dışsal büyüme motivasyonu olarak varlığını korumaktadır.

Bu ayki yazımda gemi ve yat inşa sektörleri hakkında mümkün olduğunca güncel bilgileri paylaştım. Kasım ayında, Türk gemi geri dönüşüm sanayisi hakkında yazacağım.

***

Ekim ayı tarihimizin en mühim günlerinden birini barındırır: 29 Ekim

1923 yılının Ekim ayında, bundan önceki aylarda olduğu gibi, yoğun olarak çalışan Meclis, birçok kararı müzakere etmiş ve oylamıştı. Bu kararlardan en değerlisi ise Ekim ayının 29’uncu gününde Kānûn-ı Esâsî Encümeni’nin, Teşkîlât-ı Esâsîye Kanunu’nun bazı maddelerinin değişikliğine dair kanun teklifi için yapılan oylamadır:

“Teşkîlât-ı Esâsîye Kanunu’nun bâzı mevaddının tavzihan tadiline dair Kanun Madde 1. – Hâkimiyet, bilâkaydüşart Milletindir. İdare usûlü halkın mukadderatı bizzat ve bilfiil idare etmesi esasına müstenittir. Türkiye Devletinin şekli Hükûmet-i Cumhuriyettir. REİS – Madde hakkında söz istiyen var mı? (Hayır sesleri) Söz istiyen yok. Maddeyi aynen kabûl buyuranlar lütfen el kaldırsın. Kabûl edilmiştir. (Sürekli alkışlar) (‘Yaşasın Cumhuriyet!’ sesleri)”. (https://www.marinedealnews.com/29-ekim-2023/)

Cumhuriyetimiz, yaşasın ve yaşatılsın.

Bu haberin/makalenin tamamı ya da bir kısmı kaynak gösterilmeden yayımlanamaz. Kaynak gösterilse dahi aktif link verilerek kullanılabilir. Kaynak göstermeden ve aktif link vermeden yayımlayanlar hakkında yasal işlem başlatılır.

Aşağıdakiler de ilginizi çekebilir

TSK, konvansiyonel ordu yapısını güçlendirmeli mi?

Bu Meclis kimin?

Yüksek tansiyon-yüksek oynaklık

Rengârenk…

BDI 2200’ün üzerinde: Tanker ve kuru yük piyasasında hareketlilik

ETİKETLER: Denizcilik, Denizcilik Sektörü, Türkiye, YAZARLAR
Bunu Paylaşın
Facebook Twitter Whatsapp Whatsapp LinkedIn Linki kopyala Yazdır
Paylaş
Web Banner

Yazara Ait Diğer Yazılar

Denizcilik sektörünün unsurları: Türk gemi ve yat inşa sanayii
06/10/2025

Denizcilik sektörünün unsurları: Deniz yolu taşımacılığı
09/09/2025

Denizcilik sektörünün unsurları
08/08/2025

Denizcilik sektörü ve Denizcilik Bayramı
01/07/2025

Dünya tarihini belirleyen en önemli unsur olarak: Denizcilik VI
30/05/2025

Arama

Kategoriler

Arşivler

Legal

  • Kişisel Verileri Koruma Kanunu
  • Ziyaretçi Aydınlatma Metni
  • Çerez Politikası
  • Kişisel Verileri Saklama ve İmha Politikası
  • KVKK Başvuru Formu

MarineDeal News Künye

İmtiyaz Sahibi: MDN Yayıncılık, Matbaa, Reklam, Organizasyon ve Tur. San. Tic. Ltd. Şti. adına Yeşim Yeliz Egeli
Kuruluş: 1 Ocak 2008
Genel Yayın Yönetmeni: Yeşim Yeliz Egeli yesimegeli@marinedealnews.com
Yazı İşleri Müdürü (Sorumlu): Burak Derya editor@marinedealnews.com
Editör: Ömer Faruk Yazıcıoğlu
Haber Merkezi: Yüce Yöney, Barış Özgür, Barışcan Yücel
Abonelik: asistan@marinedealnews.com
E-posta: mdn@marinedealnews.com
Tel: +90 (212) 343 2005
Adres: Merkez Mah. Perihan Sk. No.118/5 34360 Şişli, İstanbul, Türkiye

Bizi sosyal medyada takip edin

Okuma listesinden çıkartıldı.

Geri al
Welcome Back!

Sign in to your account

Üye ol Şifremi Unuttum