Denizcilik Müsteşarlığı İstanbul Bölge Müdürü Cemalettin Şevli ile 5 soru 5 cevap

MDN İstanbul

1- Denizcilik Müsteşarlığı’nın limancılık konusundaki yaklaşımından bahseder misiniz? 2008’de liman işletmelerini farklı uygulamalar bekliyor mu?
Cemalettin Şevli: AB ve Akdeniz Havzası ülkeleri ile rekabet edebilmesini teminen bu ülkelere göre çok yüksek olan ülkemiz liman ücretlerinde yaklaşık olarak yüzde 50 indirim yapıldı. 1 Ağustos 2003 tarihinde başlayan uygulama Kabotaj taşımacılığında yaklaşık yüzde 75’e varan indirim sağlayarak komşu ülkelerle rekabet ortamı yarattı. Bu sayede TCDD Limanları’nda elleçlenen yük miktarında ciddi bir artış meydana geldi.
Fener ücretlerinde yüzde 30 indirim yaparak fenerlerimizi turizme kazandırdık. İndirimler kruvaziyer turizmini de önemli oranda geliştirerek yolcu sayısında yüzde 203 oranında artış sağlandı. Liman ve fener ücretlerinde yapılan indirimler ilk bakışta ülke için bir gelir kaybı olacağı düşünülse de iki yıl içerisinde özellikle limanlarımıza gelen kruvaziyer gemilerinde ve getirdikleri turist sayısında önemli artışlar sağladı.  Ayrıca limanlarımıza gelen konteyner sayısında çok ciddi artışlar gerçekleşti.

2- Denizcilik sektörü önümüzdeki 5 yıl boyunca Türkiye’nin lokomotif sektörlerinden biri olabilir diyebilir miyiz?
Cemalettin Şevli: Son dört yıldır tersanelerimiz tarihinde görülmemiş bir büyüme içerisinde. 2002 yılına kadar geçen sürede ülkemiz tersanelerinin toplam kapasitesi yıllık 500 bin DWT’a ulaşmışken, Hükümetimiz döneminde son üç yılda yapılan 500 milyon dolarlık yeni tevsi ve modernizasyon yatırımlarıyla bu kapasite 2,5 kat arttı. Tersanelerimizin özellikle son üç yılda elde ettiği kapasite ve istihdam artışı ile gemi siparişleri sıralamasında ülkemiz 1.8 milyon DWT’luk hacimle dünya genelinde 23. sıradan 8. sıraya yükseldi. Gemi inşa da özellikle son üç yılımız hep rekorlarla geçti. Ülkemizde 2002 yılında 37 adet tersane mevcutken bugün tersanelerimizin sayısı 61 adede çıkmıştır. Ayrıca buna ek olarak 59 adet yeni tersanenin proje ve yatırım çalışmaları da başlamıştır. Bu yatırımlar da tamamlandığında toplam tersane sayımız 120 olacak. Gemi inşa kapasitemiz 2010 yılında 6 milyon DWT’a çıkacak. Bu kapasiteyle dünya sıralamasında dördüncülüğe yükseleceğiz.

3- Haydarpaşa Limanı kaldırılırsa oluşacak boşluğu hangi limanlar dolduracak?
Cemalettin Şevli: Haydarpaşa Limanı’nın elleçlediği yük çeşidi çoğunluğu konteyner olup Ro-Ro araç taşımacılığı yapılmakta ve az miktarda genel kargo elleçlenmektedir. Haydarpaşa Limanı konumu itibariyle İstanbul gibi metropol bir şehrin merkezinde olması nedeniyle yük taşımacılığı için uygun bir yer olmamaktadır.
Haydarpaşa Limanı kaldırıldığı takdirde fiziki yapı ve yerleşim itibariyle İstanbul’a yakın bir yerde yeni liman oluşumu çok zor görünmektedir. Genel kargo Ambarlı Limanı’na, Ro-Ro araç taşımacılığı ise Ambarlı ve Pendik Ro-Ro terminallerine kaydırılabilir. Konteyner taşımacılığında doğacak boşluk Tekirdağ yakınlarında yapılması planlanan 1.000.0000 TEU kapasiteli (Asyaport) yeni bir limanla karşılanabilecektir.

4- Türkiye ne zaman transit bir limana sahip olacak? Bu transfer limanı hangi liman olacak?
Cemalettin Şevli: Türkiye coğrafi konum itibarıyla, özellikle Karadeniz ülkelerine ait yüklerin aktarıldığı bir merkez transit taşımacılık hattı olabilir. Bu da limanlarımız aracılığıyla ülkeye önemli oranda hizmet dövizi kazandırılması demektir. Transit olarak ülkemize gelen ve limanlarımıza boşaltılan konteynerlerin gideceği ülkeye gönderilmesinde öncelikle Gümrük müsteşarlığından izin alınması ve “neden Türkiye’ye geldiğinin” izah edilmesi gerekmekte, transit aktarım beyannamesi verilmesi, beyannameye ticari fatura, çeki listesi gibi belgelerin eklenmesi, konteynerlerin açılarak muayeneye tabi tutulması, muayene sırasında malların orijinalliğinin veya vasfının bozulması riski yanında, hem de armatörlerin taşıdığı malı zamanında yerine ulaştıramamasından dolayı tazminat ödemelerine neden olmaktadır. Bundan dolayı da konteyner üslerini komşu ülkelere kaydırmak zorunda kalmaktadırlar. Bu ülkeler transit taşımacılıkta ülkemizin önüne geçmektedirler.
Şu an itibarıyla ayrıca transfer limanı olarak kullanılan konteyner limanlarımız mevcuttur. Ambarlı liman tesislerini örnek verebiliriz. Ancak elleçleme oranı çok düşüktür. Örneğin 2006 yılında Kumport Limanı’nda toplam 531.000 TEU elleçlenen konteynerin yalnızca 57.000 TEU’su transit yüktür. İlgili mevzuatta (Gümrük) gerekli düzenlemeler yapıldığı takdirde transit yüklerde artış olacağı kanaatindeyim. Şu an mevcut konteyner terminallerinde ise transit yük miktarları artacaktır.

5- Deniz yolu taşımacılığında Türkiye hedeflerini yakalayabildi mi? Müsteşarlık 2008’de ne gibi iyileştirmeler planlıyor?
Cemalettin Şevli: Deniz Yolcu ve Araç (feribot) taşımacılığında 2003’ten bu yana yaklaşık yüzde 150 artış gözlenmiştir. Haydarpaşa ve Ambarlı-Bandırma arasında yapılan Ro-Ro seferleri ağır vasıta taşımacılığı 2003’ten beri 8 kat artış göstermiştir. Bu da kara taşımacılığından deniz taşımacılığına büyük ölçüde yönelmenin bir göstergesidir. Kabotaj hattında taşınan yolcu ve araç sayılarında belirgin bir artış gerçekleşmiştir. Ayrıca kabotaj taşımacılığı saha etüd çalışması yapılarak; yapılabilir yük ve yolcu taşıma hatları belirlenip sektörün hizmetine sunulmuştur. Düzenli çalışan uluslararası  Ro-Ro hatlarında da yüzde 45’lik bir artış gerçekleşmiştir. Konteyner elleçlenme sayısında da yüzde 98’lik bir artış olmuştur. Türk Deniz Ticaret Filosu’nda gemi bazında yüzde 27 Grt bazında yüzde 8’lik bir artış görülmüştür.

Bunu Paylaşın