Dervişoğlu: “Demokrasi çoktan bu toprakları terketmiştir”

MDN İstanbul
  • |

İYİ Parti Genel Başkanı Müsavat Dervişoğlu, TBMM'de partisinin grup toplantısında konuştu. Konuşmasında, 16 Nisan 2017’de yapılan anayasa değişikliği referandumuna da değinen Dervişoğlu, “Bugün 16 Nisan, Türkiye’yi dibi görünmeyen bataklığa sürükleyen o kara bulutların toplandığı referandumun yıldönümü. Yoksulluğu yöneten ekonominin, itibarsız diplomasinin, gelmeyen adaletin, geçindirmeyen maaşların yıldönümü. Bacaları sönen fabrikaların, terk edilen tarlaların, gençlerin yiten umutları, emeklilerin perişanlıklarının yıl dönümü. İşte tüm bunlar o referandumun üzerinden geçen 8 yılın özetidir. Bezirgan saltanatı ve saray sultasının istibdadıyla, cumhuriyet tarihi boyunca alınan uygar mesafe eriyip gitmiştir. Kalkınmış ülkelerle yarışan hedeflerimiz, muz cumhuriyetlerinin karnesine eşitlenmiştir,” dedi.

Referandumun ardından geçen süreci değerlendiren Dervişoğlu, “Memleketin başına neler geleceğini tek tek anlattık. Tehlikeyi gören Türk milleti ile kavli karar ettik. Hesap edemediğimiz ise; ettikleri yeminleri hiçe sayarak mühürsüz zarfları geçerli sayanların, devlete ve millete değil, iktidara hizmeti görev addetmiş olmalarıdır. Referandumun kirletilip, milli iradenin gaspına cüret edilmesidir. Bu bedel, açlık sınırı altındaki emekli maaşlarıdır. Bu bedel, her geçen gün eriyen asgari ücret sarmalıdır. Bu bedel, bağına, tarlasına ve bahçesine bakamayan çiftçi, vize kuyruklarında gelecek arayan gençler, korkan kadınlar, kaynamayan tencere, tedirgin iş dünyası, yer ve yetki güvencesinden mahrum bürokrasidir. Bu bedel, Türk Milleti adına değil, tek adamın lehine karara zorlanan yargı, ‘Mış’ gibi yapan Millî Meclis, kaçan yatırımlar, itibarsız dış politika, israf dolu saray saltanatıdır. Bu bedel, yitip giden yıllarımız ve borçlandırılan geleceğimizdir. Bu bedel, yaralanmış cumhuriyetimizin ta kendisidir,” ifadelerini kullandı.

“Demokrasi çoktan bu toprakları terk etmiştir”

Dervişoğlu, muhalefete birlik çağrısı yaptı. Güçlendirilmiş parlamenter sistemi yeniden inşa etme vurgusu yapan Dervişoğlu, “Yasamanın işlevsizleştirildiği, Seçim Kanunu’nun iktidar ve ortaklarına hizmet ettiği bir sistemde, demokrasi çoktan bu toprakları terk etmiştir. Bunun tek panzehiri ‘Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem’ tezimizdir. Parlamenter sistem, kuvvetlerin birbirinden ayrıldığı, millî iradenin güçlendiği, devletin ve kamu idaresinin keyfiyetten arındırılıp kurallara bağlandığı bir sistemdir,” dedi.

Sözlerini sürdüren Dervişoğlu, “Türkiye’nin her geçen şahsileşen, şahsîleşirken de şahsiyetsizleştiren tek adam rejiminden kurtarılması şarttır! 23 Nisan’da kuruluşunun 105'inci yılını kutlayacağımız Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin tek ve gerçek gündemi bu olmalıdır,” ifadelerini kullandı.

Adalet konusuna da değinen Dervişoğlu, isim vererek birçok tutuklu siyasî figüre dikkat çekti: “Bugün adaletsizlik, kimlik ayırt etmiyor. Ekrem İmamoğlu da tutuklu, Ümit Özdağ da tutuklu. Can Atalay da tutuklu, Selahattin Demirtaş ve Osman Kavala da. Hak aramaktan daha çok, haksızlığa karşı çıktıkları için yollara düşen gençlerimiz de tutuklu. Adaletsizliğe karşı çıkmak için kapımıza dayanmasını bekleyemeyiz. Hakkın ve hukukun her zaman savunucusu olmak zorundayız,” dedi.

Bunu Paylaşın