Tuğgeneral (E) Dr. Cihangir Dumanlı, Montrö’ye sahip çıkılmasının gerekliliğinin, bugün Cumhurbaşkanı ve Milli Savunma Bakanı tarafından da dile getirilmesinin önemini değerlendirdi
Rusya’nın Ukrayna’yı işgâli ile başlayan ve Karadeniz’e sıçrayan son savaş Montrö Boğazlar Sözleşmesi’nin önemini ortaya çıkarmıştır.
Sözleşme dikkatle incelendiğinde ileride olabilecek tüm ihtimâlleri kapsadığı görülmektedir. 1936 yılında Ukrayna Sovyet Sosyalist Cumhuriyeti’nin bir gün bağımsız olacağı ve Rusya’nın işgâline uğrayacağı herhalde kimsenin aklına gelmezdi. Montrö 86 yıl sonra gerçekleşen bu senaryoda bile önemli işlev görmektedir.
Türkiye bu savaşta ulusal çıkarları gereği tarafsız kalmaktadır. Bu politikanın dayanağı ise Montrö Boğazlar Sözleşmesi’dir.
Montrö olmasaydı Amerikan/NATO savaş gemileri Karadeniz’e serbestçe geçebilir, burada Rusya ile deniz üstünlüğü mücadelesine girebilirdi.
Türkiye Sözleşme’nin 19’uncu Maddesi uyarınca Rus savaş gemilerinin Boğazlar’dan Karadeniz’e geçmesine izin vermemiştir. Bu yapılmasaydı Rus savaş gemileri Ukrayna’nın güney limanlarına süratle hâkim olabilir, bu ülkenin Karadeniz’le bağlantısını kesebilirdi.
Her iki hâlde de kuzeyimizdeki savaş Türkiye’nin güvenlik ve ekonomik çıkarlarına aykırı olarak daha da şiddetlenebilir ve uzayabilirdi. Bu olumsuz durumun önlenmesi Montrö Sözleşmesi sayesinde olmuştur.
Yaşanan olaylar 104 emekli Amiralin “Montrö’nün tartışma konusu yapılmaması” konusundaki hassasiyetlerinin ne kadar doğru olduğunu gözler önüne sermiştir. Montrö’ye sahip çıkan açıklamalar Cumhurbaşkanı ve Milli Savunma Bakanı tarafından da yapılmıştır.
Bu gelişmeler yargılandıkları davada emekli Amirallerin savunmalarını güçlendirecek niteliktedir.
Bu haberin/makalenin tamamı ya da bir kısmı kaynak gösterilmeden yayımlanamaz. Kaynak gösterilse dahi aktif link verilerek kullanılabilir. Kaynak göstermeden ve aktif link vermeden yayımlayanlar hakkında yasal işlem başlatılır.
