Akport Genel Müdürü Fuat Özbekli ile 5 soru 5 cevap

MDN İstanbul

1) Akport’ta güzel gelişmeler var. Bu gelişmeleri özetleyebilir misiniz?
Fuat Özbekli: Deniz işi, sabır işidir. Gemiyle uzak bir yere gideceksiniz, günlerce süren bir yolculuğu göze alırsınız, aceleci olmamanız gerekir. Yatırımlar da uzun vadelidir. Bir vadeye bağlıdır. Biz Akport olarak ciddi bir yatırım yaptık. Yaklaşık 80 dönüm yere 1 400 metre rıhtım inşa ettik. Yıl sonunda da bu rıhtımın gemi yanaşma yerini 2 kilometreye çıkarmış olacağız. Zaten bu tip limanlarda en önemli faktörlerden biri, bildiğiniz gibi gemi yanaşma yerinin uzunluğudur. Halen rıhtım yanaşma yerimizin en uzun yeri 350 metre, en kısası ise 190 metre. Derinliği ise 8,5 ile 14 metre. Bu iki derinlik zamanla 14,4 olacak. Zaten aralık ayından itibaren her çeşit gemi yanaşabilecek. Dökme yük gemisi de yanaşacak, kuru yük de, konteyner de, roro da. Şu anda 30 000 – 40 000 tona kadar kuru yük gemileri, 3 000 ton ile 40 000 ton arasında değişen tonajlarda da dökme yük gemileri geliyor. Bunlar yılda yaklaşık bir milyon altı yüz bin ton tutuyor.  Kısacası 800-850 adet gemi hareketi var. Şimdi konteynere de başladık. Şu anda gelen 1 400 – 1 500 TEU konteynerler ağırlıklı olarak transit yük taşıyorlar. Aynı zamanda yerel ihracat yapan gemiler de gelmeye başladı. Arkas nisan ayından itibaren hattını bize çevirdi. Başka firmaları da bekliyoruz.

2)  Limancılık  açısından  Tekirdağ’ı nasıl değerlendiriyorsunuz?
Fuat Özbekli: Zaten Tekir-dağ’da 7 500’e yakın sanayi kuruluşu var. Bu kuruluşların neredeyse 3 500’ü ithalat-ihracat yapıyor. Aralarında dış ticaret yapıp da Türkiye’nin ilk 500’üne giren 50–60 firma var. Örneğin çimento sektörü yatırımlarını tamamlayıp üretime geçti. Kâğıt sanayii büyüdü. Sonra, un fabrikaları çok aktif çalışıyorlar. Ayçiçeği fabrikaları ise hem yörenin ayçiçeğini kullanıyor hem de dışarıdan ayçiçeği getiriyor. Buğdayda da aynı şey söz konusu. Hem yörenin buğdayıyla hem de ithal buğdayla un üretiliyor. Bildiğiniz gibi şişe camın hammaddeleri var. Onlar gidip geliyor.  Bir de şu anda Trakya’ya çeşitli sektörlerden yatırım yapmak üzere gelen birçok firma var. Tabii limanın olması çok önemli. Zaten bir yerde altyapı varsa ona göre yatırımlar da neticelendiriliyor.

Muratlı-Tekirdağ demiryolunun Aralık 2008’de tamamlanacağını belirten Akport Tekirdağ Limanı Genel Müdürü Fuat Özbekli, Marmara’nın iki yakası arasında yaşanan tır ve kamyon trafiğini denize çekmeyi amaçladıklarını ve bunu ticari bir anlayıştan çok bir sosyal sorumluluk projesi olarak gördüğünü ifade etti.

3) Akport Tekirdağ Limanı’nın farkı ne?
Fuat Özbekli: Akport Tekirdağ Limanı’nın en büyük özelliği, demiryolu inşaatı aralık ayında bittiğinde Avrupa tarafında demiryolu bağlantısı olan tek liman olacak olması. Şu anda Tekirdağ’da Bandırma-Erdek arasında günde 300’e yakın kamyon taşıyan 9 adet roro seferi var. Demiryolu bağlantısı ile de Tekirdağ-Bandırma /Tekirdağ-Denizli arasında vagon taşımacılığı yapılacak. Dolayısıyla hem Ege’den hem Anadolu’dan vagonla gelen malları, Tekirdağ üzerinden vagon feribotuyla Avrupa’ya, Avrupa’dan gelenleri de Ege ve Anadolu’ya göndereceğiz. Bu zincir şu anda Haydarpaşa-Sirkeci arasında gerçekleştiriliyor. İşte biz bunu demiryolunun tamamlanmasıyla Tekirdağ-Bandırma-Denizli arasına kaydıracağız. Bu yüzden vagon feribotunun yanaşacağı 3’üncü bir roro rampası inşaatı başlattık. Yıl sonunda bittiğinde  liman da bu işe hazır hale gelecek. Ayrıca büyük bir ihtimalle temmuzda Ege Roro ile 3 gemi koyarak Tekirdağ-Trieste arasında uluslararası bir roro hattı açacağız. Bu da Marmara için çok önemli olacak. Ege’den özellikle Balıkesir’den ve Marmara’dan, Bursa’dan çıkan tırlar Tekirdağ’a gelecek. Tekirdağ’da inip Trieste rorosuna binecek ve Avrupa’ya gidecek. Avrupa’dan gelenler de Tekirdağ’da indikden sonra uluslararası rorodan inip başka bir roro ile Erdek üzerinden tekrar yayılacak. Böylece eğer iyi organize olabilirler ise yılda 10 000 – 15 000 tane tır, E-6 ve E-5 yollarını kullanmamış olacak. Çok ciddi bir proje. Tabii bu arada Tekirdağ ile körfezdeki herhangi bir liman arasında yine bir dahili roro hattı kurdurmaya çalışıyoruz. Böylece doğu-batı istikameti Tekirdağ’a taşınmış olacak ve bir o kadar tır daha karayolundan çıkarak, doğrudan doğruya deniz üzerinden karşılıklı gelip gidecek. Bu sayede Boğaz köprülerinin yükü hafifleyecek. Zaten aslında bu dahili rorolarla epey bir yükü hafiflettik. Körfezi de Tekirdağ’a bağlarsak çok büyük oranda tırı kara trafiğinden çıkartmış olacağız. Bir de biliyorsunuz Marmara Ereğlisi’nde karadan LNG ve LPG taşımacılığı yapılıyor. Bunların da yine Tekirdağ-Bandırma arasında roro ile taşınması üzerinde çalışıyoruz. Yalnızca izinlerde gecikme oldu. Bir türlü aşılamayan teknik sorunlar var. Aslında biraz bürokraside kolaylık sağlanır ve bu işe daha çok hız verilirse, karayolundan taşınan LNG ve LPG tırları da bu rorolarla Tekirdağ’dan Bandırma’ya gidip gelebilir. Çünkü bu tür bir taşımacılıkta denizyolu karayoluna göre daha az risk taşıyor. Tüm bunları Akport Tekirdağ Limanı’nın bu işe çok ihtiyacı var manasında söylemiyorum. Olaya bir sosyal sorumluluk projesi diye bakıyorum. Ayrıca denizyolunun daha güvenli olmasının yanı sıra daha ekonomik olduğundan söz etmeye bile gerek yok aslında ama tüm bu trafiği denize koyduğunuz zaman hepsini toplu olarak götürüyorsunuz ve toplu önlemler alıyorsunuz. Kanımca dahili roro taşımacılığı hem teşvik edilmeli hem de desteklenmeli. Türk sanayicisi artık şunu bilmeli ki, yurtdışına giden bir gemi veya bir konteynere ben kendi yükümü de koyabilmeliyim. Yükü İstanbul’dan çıkarıp Mersin’den alabilmeliyim. Yani bizim lugatımızdan “dış ticaret” sözcüğünü çıkarıp tamamı ile ticaret kelimesini oturtmak lazım.

4) Akport’un Ambarlı’ya alternatif olacağı hep bekleniyordu. Şu an orada da çok önemli bir araç kargosu var. Siz bu kapasiteyi kaç yıl içerisinde tamamen Akport’a kaydırmayı düşünüyorsunuz?
Fuat Özbekli: Tekirdağ’ın Ambarlı’ya mesafesi aşağı yukarı 100 kilometre. Akport Tekirdağ Limanı Marmara’ya gelen her yüke hizmet eden profesyonel bir liman. Mesela proje yüklerini gönderici firma açıyor internetten “Marmara’daki limanlar” diye bakıyor. Akport’u buluyor ve arıyor çünkü orada limanımızın haritada işlenmiş her türlü dokümanı var. Halen 30 ton ile 100 ton arasında değişen ağırlıklarda  7 tane vince sahibiz. Tabii firmalar bütün bunları görünce bizi seçiyorlar. Biz hem transit hem de transit proje yükleri yapıyoruz. Dolayısıyla biz bir Marmara limanı olarak dünyanın hacmine göre büyüyoruz. Ayrıca şu anda Tekirdağ’da önemli bir gelişme var. Özel depolar yapılıyor. Mevcut yükleri gümrüklü veya gümrüksüz bu depolar alıyor. Özellikle gübre, ayçiçeği ve buğday gibi ürünlerin paketleme işlemlerini yapıp piyasaya sunuyorlar. Bu yüzden demiryolu geldikten sonra onu takip eden bir yıl içerisinde limanı büyütme projemiz de var.

5) Peki insan kaynağı açısından bir sorun yaşıyor musunuz? Ayrıca Akkök Holding olarak denizcilik sektöründe farklı yatırımlar yapmayı planlıyor musunuz?
Fuat Özbekli: Bir kere altyapı olarak şu andaki insan kaynağımız çok iyi. Elemanlarımı-zı kendi içimizde yetiştiriyoruz. Ekiplerimiz şu anda sorunsuz gidiyor. Römorköra pilotaj hizmeti de verdiğimiz için deniz personelimiz de var. Ağır yük işlerinde ise taşeron kullanıyoruz. Sorunun ikinci kısmına gelirsek, biz limancılıkta kalacağız. Çünkü bu konuda ihtisas sahibiyiz. Denizciliğin farklı alanları şu anda gündemimizde yok. Biz daha çok üçüncü şahısları teşvik edip onları işin içine sokmaya çalışıyoruz.

Bunu Paylaşın