Akdeniz’de toplu pina ölümleri görüldü

MDN MEDIA

Bandırma Onyedi Eylül Üniversitesi’nden Prof. Dr. Mustafa Sarı, deniz suyu sıcaklığının yükselmesi nedeniyle, Akdeniz’de toplu pina ölümleri görüldüğünü söyledi

Akdeniz Havzası’nda yaşayan endemik bir kabuklu midye türü olan ve saatte 6 litre deniz suyunu filtre ederek arıtabildikleri için deniz ekosisteminin doğal filtresi olarak nitelendirilen pinaların, toplu ölümü ilk defa 2016’da İspanya kıyılarında görüldü.

Bandırma Onyedi Eylül Üniversitesi Denizcilik Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Mustafa Sarı, iklim değişikliğinin etkileri nedeniyle görülen toplu pina ölümleriyle ilgili şu yorumları yaptı:

Çanakkale ile Cebelitarık Boğazı arasında kalan pina popülasyonlarını kaybettik

Biz bugün itibarıyla Çanakkale Boğazı ile Cebelitarık Boğazı arasında kalan Akdeniz’in bütün bölgelerindeki pina popülasyonlarını kaybettik. Pinaların toplu ölümünde esas itibarıyla etkili olan faktör; iklim değişikliğine bağlı deniz suyu sıcaklıklarındaki artış. Bu artış tuzluluğu da beraberinde getirdi ve buna bağlı başka zamanlarda, başka yerlerde toplu ölümlere neden olmayan bir parazit pinalara bulaşarak toplu ölümlere neden oldu. Bu parazitin bulaşmasıyla pinanın bağışıklık sistemi zayıflıyor. Bağışıklık sistemi zayıfladığında ortamda bulunan diğer organizmalar devreye giriyorlar, bakteriler, virüsler gibi. Eğer suda kirlilik ve plastik atıklar da mevcutsa ölüm oranı daha da hızlanıyor ve artıyor. Yani 3 yıl içerisinde bütün pinaları topluca kaybetmiş olmamızda bu çoklu etkinin mutlaka payı var. Lâkin tetikleyicilerin en başında iklim değişikliği geldiğini vurgulayalım.

Suların enerji ve ısı depolama kapasitesi topraktan 5 kat fazla

Suların enerji ve ısı depolama kapasitesinin topraktan 5 kat fazla olduğunu söyleyen Sarı, birikme etkisinin zamanla artarak pina ölümlerini hızlandırdığını söyledi. Sarı, kıyıların yanlış kullanımı ve doldurulması, denizdibini kazıyan balıkçı ağları ve demirleme faaliyetleri ile pinaların doğal yaşam alanı olan deniz çayılarının sökülmesinin popülasyonun azalmasına yol açan önemli sebepler olduğunu söyledi.

Sarı sözlerine şu şekilde devam etti:

Marmara Denizi’ndeki pinalar yaşıyor

Şu anda pinaya en büyük tehdit insandan geliyor. Pinalar, iklim değişikliğine bağlı toplu ölümlerle karşılaştı ama Marmara Denizi’nin özel yapısı onu korudu. Şimdilik Marmara’da canlılığını koruyor, gayet sağlıklı şekilde popülasyon devam ediyor ama biz kıyıları tahrip etmeye devam edersek, pinanın yaşayacak yeri kalmayacak.

Müsilajsız Marmara istiyorsak pina bizim umudumuz

Marmara Denizi’nde yaşanan müsilaj sorunu için pinaların çok önemli olduğuna değinen Sarı, “Marmara’nın kirlilik yükünü azaltmada pinalar bize yardımcı, suları filtre ediyor. Pinanın son sığınağı Marmara Denizi, diğer taraftan da biz müsilajsız Marmara istiyorsak pina bizim umudumuz” dedi.

Kıyılar doldurulmamalı

Sığ kıyısal alanın pina başta olmak üzere birçok deniz canlısı için hayati öneme sahip olduğunu vurgulayan Sarı, deniz kıyılarının doldurulmaması gerektiği söylerken, “Tabii ki turizm faaliyetleri başta olmak üzere hiçbir nedenle deniz çayırlarını sökmemeliyiz, zarar vermemeliyiz. Denizi, kirletmediğimiz gibi var olan kirliliği azaltacak unsurları ortadan kaldırmamalıyız ve tabii ki yanlış avcılık tekniklerinden, kıyıdaki pinaya zarar verecek demirleme ve dalış faaliyetlerinden de olabildiği kadar uzak durmamız gerekiyor” dedi.

Koruma stratejisi lâzım

Son olarak Sarı, kamu kurumlarının, özel sektörün ve sivil toplum kuruluşlarının, Marmara’da kalan pina popülasyonunu canlı tutmak için bir koruma stratejisi oluşturması gerektiğini dile getirdi.

AA

ETİKETLER: , ,
Bunu Paylaşın