Abdullah Bahçeli kimdir?

MDN Editör
  • |

DEM Parti Eş Genel Başkanı Tülay Hatimoğulları’nın yaptığı son açıklama, siyasi içerikten ziyade yaptığı dil sürçmesiyle gündeme geldi. Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Genel Başkanı Devlet Bahçeli hakkında konuşurken, teröristbaşını çağrıştıran Abdullah Bahçeli ismini kullanması, kamuoyunda büyük yankı uyandırdı. Bu gafın ilk kez yaşanmadığı ve Hatimoğulları’nın daha önce de aynı hatayı tekrar ettiği görüldü.

Bahçeli’ye çağrı, Öcalan adıyla yapıldı

DEM Parti Eş Genel Başkanı Tülay Hatimoğulları, MHP lideri Devlet Bahçeli’ye yönelik olarak yaptığı açıklamada, PKK’nın çok geçmeden kendi kendini lağvetmesi gerektiği yönündeki ifadelerini eleştirdi. Ancak bu eleştiri sırasında Bahçeli’den değil, “Abdullah Öcalan’dan” bahsediyormuş gibi konuşması dikkat çekti. Bu dil sürçmesi, yalnızca kelime hatası olarak görülmedi; kamuoyunun geniş kesimlerinde siyasi ve ideolojik çağrışımlar yarattı.

Aynı gaf Van açıklamasında da yapıldı

Hatimoğulları’nın bu ifadeyi ilk kez kullanmadığı ortaya çıktı. Şubat ayında Van Büyükşehir Belediyesi’ne kayyım atanmasına tepki göstermek amacıyla düzenlenen basın açıklamasında da aynı şekilde Devlet Bahçeli’ye “Abdullah Bahçeli” şeklinde hitap ettiği kaydedildi. İkinci kez tekrarlanan bu hata, kişisel bir dil sürçmesinden çok, parti içi söylem alışkanlıklarıyla ilişkili olabileceği yorumlarına neden oldu.

Sosyal medyada tepki ve alay konusu

Hatimoğulları’nın Bahçeli ve Öcalan isimlerini karıştırması, kısa sürede sosyal medyada gündem oldu. Pek çok kullanıcı, bu gafı tiye alırken bazıları ise Hatimoğulları’nın terörle arasına mesafe koyamayan bir dili benimsediğini ileri sürdü. Özellikle MHP yanlısı hesaplar ve bazı milliyetçi çevreler, bu karışıklığın tesadüfi olmadığı yönünde değerlendirmeler yaptı.

Öte yandan, gafın Bahçeli’nin zaman zaman doğrudan Abdullah Öcalan’a yönelik mesajlar içeren açıklamalarıyla aynı döneme denk gelmesi, bu söylem karışıklığının bilinç altı yansıması mı yoksa ideolojik bir refleks mi olduğu sorularını da beraberinde getirdi.

Anlam ötesi gaflar

Siyasette sıkça karşılaşılan dil sürçmeleri, çoğu zaman münferit hatalar olarak değerlendirilse de özellikle tekrarlayan biçimde ortaya çıktığında siyasi duruşla ilişkilendirilir. Hatimoğulları’nın iki farklı açıklamada aynı hatayı yapması, DEM Parti'nin söylem diline dair daha derin bir tartışmayı da tetikledi.

Bu tür hataların yalnızca bireysel değil, kolektif parti söylemi bağlamında da değerlendirilmesi gereklidir. Özellikle bölgesel siyasette kimlik, aidiyet ve sembol isimler üzerine kurulu politik bir atmosferde, isimlerin sembolik ağırlığı düşünüldüğünde bu tür gafların politik yansımaları sınırlı kalmayabilir.

Sonuç

Tülay Hatimoğulları’nın aynı hatayı ikinci kez yapması, tesadüf ihtimalini zayıflatmakta. Bu durum, hem DEM Parti'nin dili hem de siyasi refleksleri açısından dikkatle incelenmeyi hak ediyor. İsimler üzerinden kurulan sembolik bağlar, Türkiye siyasetinde yalnızca semantik değil, aynı zamanda ideolojik pozisyonlanma anlamı da taşır.

Bu bağlamda söz konusu gafın, yalnızca bireysel bir hata değil, partinin yaklaşımı ve algılanışı açısından da yeni tartışmalara zemin hazırlayabileceği açıktır.

Bu haberin/makalenin/çevirinin tamamı ya da bir kısmı kaynak gösterilmeden yayımlanamaz. Kaynak gösterilse dahi aktif link verilerek kullanılabilir. Kaynak göstermeden ve aktif link vermeden yayımlayanlar hakkında yasal işlem başlatılır.

Bunu Paylaşın