22 günde bir römorkör teslimi

MDN İstanbul

Sanmar Denizcilik, sipariş üzerine inşa edilen Ulupınar VI römorkörünün Arpaş A.Ş.’ye teslimini 24 Haziran çarşamba günü Tuzla Gisaş Rıhtım’da düzenlediği sade bir törenle kutladı

Sanmar, Ulupınar VI römorköründen önce Rus Sovcomflot firmasına 10 Mart ve 29 Mayıs tarihlerinde terminal serisinden 2 römorkör teslim etmişti. Ulupınar VI’nın Arpaş’a teslimiyle 2009 yılı ocak-haziran döneminde 180 günde 8 römorkör teslim ettiklerini söyleyen Sanmar Denizcilik Yönetim Kurulu Üyesi Ali Gürün, inşa ettikleri römorkörlerin teslim süresi hakkında, “Ortalama 22 günde bir” dedi. Ekonomik krize rağmen bu ilerlemeden ve Türk denizcilik sektörüne sağladıkları katkıdan mutlu ve gururlu olduklarını belirtti.
Arpaş A.Ş. onuruna römorkörde verilen kokteylde Ulupınar VI’nın isim değişim töreni de  gerçekleşti. Arpaş A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı Altan Köseoğlu filolarına katılan bu yeni römorkörün isminin Arpaş X olduğunu açıkladı.

“Hedefimiz ikizini de almak”
Arpaş X’in filolarındaki eksikliği gidereceğine değinen ve aynı römorkörün ikizinin siparişinin opsiyonlandığını da belirten Altan Köseoğlu şu açıklamalarda bulundu. “Sanmar’ı tercih etmemizin sebebi römorkörün bize çok uygun olması. Bu römorkörün ikiz kardeşini test ettik. ‘Ulupınar serisinden bir kardeşi de bize yapın’ dedik. Arpaş olarak bizim en küçük çekme gücündeki römorkörümüz 30 tondu. En büyük römorkörümüz ise 60 ton çekme gücünde. Ambarlı’ya gelen gemilerin büyüklüğü dolayısıyla hem konvansiyonel idareden çıkıp ASD römorkör, hem de etkin römorkör gücünü sağlamaya yönelik projeksiyonumuzu bundan beş sene evvel yaptık ve her iki yılda bir filoya bir römorkör kattık. Amacımız; römorkörlerimizi yenileyerek eski römorkörlerden çıkıp herhangi bir probleme sebep olmayan yaşta ve güçte römorkör servis ederek bu projeksiyonda büyüyen gemilere göre çok rahat ve daha kaliteli hizmet verebilmek. Şimdilerde Ambarlı’ya çok büyük gemiler gelmeye başladı. 6.500 teu’luk gemiler geliyordu, şimdi 8.500 teu’luk gemiler ‘opere’ edilmeye başlandı.

Altan Köseoğlu: “Türkiye römorkör yapımında Avrupalı firmalara mahkum değil”

Bunlar 70 bin gros tonluk gemiler. Dolayısıyla bunları abramakta o küçük römorkörler problem yaratıyor. Tabi bu 30 tonlukların yerine aynı ASD römorkör tipli Ulupınar serisi, metraj olarak bize çok uygun geldi. 7 numaralı römorkörümüzü kendimiz projelendirdik ancak bu 60 tonluk römorkörün önemli bir gücünü kullanamadık. Baktık ki, hep 42’lerde 45’lerde dolaşıyoruz, bu da bir maliyet işi. O maliyeti aşağı çekebileceğimiz ölçek nedir derken boyunu ve eşit gücünü biraz düşürdük, işte 42 ton, 42’den de biraz fazla çekme gücüne sahip bir römorkör olan Ulupınar serisi bizim için ideal oldu. Hedefimiz önümüzdeki yıl bir tane daha bunun eşinden yapmak ve ondan sonra elimizdeki römorkörlerden birini dışarı çıkarmak. Tek problem, bu genç filoyu ve etkin sistemi ortaya koyuyoruz ama bir taraftan da bizim politikamız en ucuz servisi vermek. Ama şunu biliyorum ki ben bu işe el attığım günden bu yana gelişen ‘pilotaj-römorkaj şirketi’ sistemi ile burada kullanılan römorkörlerle doğru bir iş yapmışız. Bu doğru iş Türkiye’de enteresan bir gelişme sağladı. Türkiye bugün römorkör yapımında Avrupa’daki birkaç firmaya mahkum olmaktan kurtuldu ve Hollanda’ya, Norveç’e, Rusya’ya römorkör satıyor. Dolayısıyla biz ölçüsünü tam koyamadan doğru bir vizyon açmışız.”
Sanmar Ailesi olarak dostlarının ve kendisinin  iş prensiplerine de değinen Köseoğlu, “Sanmar Ailesi’nin yönetici kadrosundan önce sahipleri benim dostlarım. Aslında bu sektördeki herkes dostum ve çok sevdiğim insanlar ama bunları bir kenara koyup iş yapıyoruz. Eğer ben römorköre binip test ettiğimde her şeyden önce ‘vibrasyon’ hissetmiyorsam, teslimimi zamanında alıyorsam bu harika bir iştir. Bir de yüzde yüz güvenle çalışıyoruz. Yani bu römorkör yapılırken ‘bu römorkörün sahibi Altan Köseoğlu, dikkat edin haa…’ dediklerini de biliyorum, Sanmar Ailesi’nin her işini nasıl titizlikle yaptığını da…” diyerek bu yeni projeden duyduğu memnuniyeti dile getirdi.

ETİKETLER:
Bunu Paylaşın