Türkiye 2023 yılına seçim tartışmaları, bu doğrultuda yaşanan gelişmeler ve ekonomi ana gündemi ile girdi.
Bazıları hukuka ve ülkemizin teamüllerine uygunluk boyutunun ayrıca tartışılması gereken bu gelişmeler, ocak ayına da damga vurdu. Ülke içindeki müteakip döneme ait gündemin de bu eksendeki tartışmalar ile şekilleneceğini teyit etti.
Dış cephedeki önemli gelişmeler
Ülke bu gündem üzerinde yoğunlaşırken dış cephede yaşanan yakın çevreye ve Türkiye’ye ilişkin gelişmeler özetle şu şekildeydi:
ABD ve AB
ABD, PKK/YPG/PYD/SDG’ye yönelik desteğini devam ettirdi. Yunanistan’daki konuşlanmasını pekiştirdi.
Keyfi şekilde F-35 projesinden çıkarılan Türkiye’nin bu projedeki statüsüne ilişkin olumlu bir adım atılmadı.
Yeni F-16 savaş uçaklarının tedarik edilmesi ve mevcut F-16 filosunun modernizasyonuna ilişkin ekipmanın Türkiye’ye sevkine izin verilmesi konusunda, ABD cephesinde olumlu bir gelişme yaşanmadı.
ABD Kongresi’nde Türkiye karşıtı, güçlü bir lobi oluştu. Bu lobi, her aşamada Yunanistan ve GKRY taraftarı adımlar attı. Önceki yıllarda gerçekleşen muhtelif yasama çalışmalarının ardından, Yunanistan Başbakanı Mitsotakis’in ABD ziyareti ve ABD Kongresi’nde yaptığı konuşma esnasında kendisine verilen destek, söz konusu lobinin etkisini teyit etti.
Türkiye’nin Ege ve Doğu Akdeniz’deki menfaatlerine yönelik adımları ve söylemleri, ABD ve AB’nin haksız tepkilerine yol açtı.
Oluşan durum Türkiye-ABD ve Türkiye-AB ilişkilerini olumsuz etkiledi.
AB, Doğu Akdeniz’deki hidrokarbon arama ve sondaj faaliyetleri nedeniyle Türkiye’ye uyguladığı yaptırımları bir yıl daha uzattı.
AB’nin başat aktörlerinden Almanya, Türkiye’ye savunma sanayi ürünleri sevkine ilişkin örtülü ihracat sınırlamalarını devam ettirdi.
Yunanistan’ın, Ege ve Doğu Akdeniz’deki yayılmacı tutumuna ilişkin söylemleri ABD ve AB tarafından desteklendi. Bu destek Türkiye-ABD ve Türkiye-AB ilişkilerinin geleceği üzerindeki belirsizliğin artmasına da katkı sağladı.
AB, göçmenlerin kendisi için en az maliyetle Türkiye’de kalmasına yönelik çabasını sürdürmek istediğini teyit etti.
Türkiye, ABD’nin, AB ve Batı kulübü desteği ile Ukrayna üzerinden zayıflatmaya çalıştığı Rusya’nın dünyaya açılan önemli kapılarından biri oldu.
Bu duruma AB ve ABD tarafından tepki gösterildi.
Türkiye’nin adaylık statüsüne de atıfta bulunan bir açıklama yapan AB yetkilileri, Türkiye’nin Rusya’ya yönelik yaptırım politikalarına uymamasını ve Rusya ile ekonomik ilişkilerini geliştirmesini “endişe verici” olarak niteledi.
Bu gelişmelerin yanı sıra ABD, küresel güç mücadelesindeki rakipleri Çin ve Rusya’ya karşı NATO ve AB’yi kullanmak üzere attığı adımlarda önemli başarılar elde etti. Cephesini kuvvetlendirdi. Yeni NATO konsepti ile Rusya’yı tehdit, Çin’i sistemik rakip ilan etti.
Başta Polonya olmak üzere Baltık ülkeleri Rusya karşıtı platformda birleştirdi.
Ukrayna’ya sağladığı desteği önemli şekilde artırdı. Desteğin artırılması için de NATO ve AB ülkelerine yönelik baskısını yoğunlaştırdı. Bu suretle Rusya’nın kendini ve yakın çevresini savunma, NATO ile komşu olmama yaklaşımının maliyetini azamiye çıkardı.
ABD bunları yaparken Türkiye ile ilişkileri doğrultusunda kendi savunmasını da bir kademe batıya çekti. İlk dayanağını Yunanistan olacak şekilde tadil etti. Dolayısıyla Yunanistan’daki varlığını önemli ölçüde artırarak Rusya ile birlikte Türkiye’yi de çevreleyecek, Karadeniz-Akdeniz bağlantısını Bulgaristan ve Yunanistan üzerinden sağlayacak şekilde konuşlandı.
Almanya’daki seçimler ardından gelen hükûmetin, bilinen görüşleri itibarıyla daha içe dönük ve daha özgürlükçü bir tavır sergilemesi beklenirken, bu aşamada doğrudan ABD’ye müzahir bir tutum takınması ABD’nin işini daha da kolaylaştırdı.
Rusya
Türkiye, Rusya ve Ukrayna arasında İstanbul’da, Ukrayna ve Rusya’dan tahıl ihracatını mümkün kılan ve muhtemel bir gıda krizinin önlenmesi için önemli bir adım olan “Tahıl Koridoru Anlaşması” 22 Temmuz 2022 tarihinde imzalandı.
Anlaşma, eylül ayında Kuzey Akım boru hatlarına, ekim ayında Sivastopol’daki saldırılara rağmen sürdürüldü.
Türkiye’nin nükleer enerji projesinde de yer alan Rusya, Türkiye’nin doğalgaz bakımından enerji merkezi olmasına yönelik bir vizyon açıkladı.
Rusya aynı dönemde Türkiye’nin yaklaşık 20 milyar dolarlık doğalgaz borcunu 2024 yılına kadar erteledi.
Bu dönemde Rusya, Türkiye-Suriye ilişkilerinin canlandırılmasına ilişkin gayretlerini de artırdı. Tarafları yönlendirebilmek ve/veya görüşmelerde etkin olabilmek için, Suriye üzerinden görüşmelere ortak olma talebini gündeme taşıdı.
Rusya, Türkiye’nin BRICS’e davet edilmesinde de önemli pay sahibi oldu.
Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) ve Suudi Arabistan
Yetkililerin, önceki yıllarda muhtelif gerekçelerle itham ettiği BAE ve Suudi Arabistan ile Türkiye ilişkilerinde de gelişmeler yaşandı.
Açık kaynaklar, Türkiye-BAE ve Türkiye-Suudi Arabistan ilişkilerindeki gelişmelerin daha ziyade bahse konu ülkelerden Türkiye’ye sağlanan finans ile ilgili, ekonomik odaklı olduğunu duyurdu.
Benzer haberler Türkiye-Katar ilişkileri için de yapıldı. Açık kaynaklarda Türkiye-Katar ilişkilerinin stratejik düzeyli olduğu ve derinleştiğine atıfta bulunuldu.
Sonuç
Özetle gelişmeler ve bu gelişmelere giden yolda yaşananlar,
- Yukarıda sunulan konjonktürün 2023 yılında da devam edeceğini,
- Türkiye’de seçimlerin ardından görev alacak hükûmetin iç meseleler dışında dış politikada da zorlu bir gündem ile uğraşacağını gösterdi.
- Türkiye’nin dış politika bağlamında arzu ettiği adımları atabilmesinin ekonomisinin gücü ve bölgesel işbirliği imkânlarını geliştirme kabiliyeti ile orantılı olduğu dikkate alındığında, dış politikaya tam bağımsızlık ilkesini önceleyen, kendi gücüne dayanan, her türlü hayâl ve maceradan uzak, aklın ve bilimin rehberliğinde oluşturulmuş, milli gücün tüm unsurları ile diplomasiyi yerinde, zamanında ve koordine içinde kullanabilen, günlük siyasetin üzerinde bir tavırla yaklaşılması gerektiğini bir kez daha hatırlattı.
Bu haberin/makalenin tamamı ya da bir kısmı kaynak gösterilmeden yayımlanamaz. Kaynak gösterilse dahi aktif link verilerek kullanılabilir. Kaynak göstermeden ve aktif link vermeden yayımlayanlar hakkında yasal işlem başlatılır.